İletişim Şurası başladı!

Türkiye'nin kalbi, Ankara'da düzenlenen İletişim Şurası'nda atıyor. Devletin zirvesi şurada toplandı ve önemli mesajlar verdi.

Başbakan Abdullah Gül, Bilkent Otel'de düzenlenen İletişim Şurası'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin çok önemli bir süreçten geçtiği günlerde bu Şura'da bulunmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Başbakan Gül, bu krizin Türkiye'nin geleceğini yakından ilgilendirdiğini, hükümetin bu konuda milli menfaatler bakımından son derece kararlı olduğunun altını çizdi. Gül, sorumluluklarının bilincinde olduklarını vurgulayarak, "Aynı sorumluluğu toplumun bütün kesimlerinden beklemekte haklı olduğumuzu düşünüyorum. Yorumlara açık olduğumuzu ve bize yarar sağlayacağını düşünüyorum. Amacımız, Türkiye'nin bu durumdan en az zararla çıkması" dedi. Bu meselelerle uğraşırken, çözmesi gereken diğer problemleri de bir kenara bırakmadıklarını söyleyen Gül, AB konusunda Türkiye'nin üzerine düşen her türlü sorumluluğu yerine getirmeye devam ettiklerini kaydetti. Geçen dönemlerde birçok reform paketlerinin TBMM'ye sevk edilerek, bunların geçirildiğini ifade eden Başbakan Gül, "Hukukun gereklerini yerine getirmeyi sadece AB adaylığından dolayı değil, hayat standartları açısından da önemli görüyoruz. İletişim alanındaki düzenlemeler, AB açısından da önemli bir yer teşkil ediyor" dedi. Günümüzde teknoloji alanındaki gelişmelerin, haberleşmeyi yayma ve taşımayı sınırların dışına taşıdığına işaret eden Gül, medyanın toplumsal hayatta çok önemli görevler üstlendiğini, bunları toplumun bilgilendirilmesi ve sağlıklı bir kamuoyunun oluşmasına katkıda bulunmak şeklinde özetledi. Başbakan Gül, demokrasilerde fikirlerin açıkça söylenebilmesinin önemli olduğuna dikkat çekerek, "En önemlisi de ifade özgürlüğüdür. Hükümet programımızda da şeffaflık ve bilgi edinmenin önemi vurgulanmıştır. Bilgi edinme hakkıyla ilgili çalışmaların hazırlıkları bitirilmiştir. Bu çalışmayı en kısa sürede TBMM'ye sevk edeceğiz" diye konuştu. Hükümetin, iletişim özgürlüğünün temeli olan ifade özgürlüğünü Avrupa standartlarına ulaştırmakta kararlı olduğunu vurgulayan Gül, "Her alanda daha çok özgürlük, çoğulcu ve katılımcı demokrasi, hukukun üstünlüğü, çağdaş dünyanın parametrelerini oluşturmaktadır. Artık insan haklarına ilişkin düzenlemeler, 'bu benim kendi meselemdir' deme noktasında kalamaz. Dünyanın bir noktasındaki düzenlemelerle dünyanın diğer noktasındaki insanlar ilgilenmektedir" ifadelerini kullandı. Şura'dan çıkacak görüşlerin hükümet tarafından dikkate alınacağını bildiren Gül, konuşmasına, "Hükümetimiz de bunları TBMM'ye gönderecektir. Hükümetimiz yapacağı düzenleme ve icraatlarda mümkün olan en geniş katılımı ve demokratikleşmeyi sağlayarak, demokratik anlayışı yerleştirmek istemektedir" sözleriyle son verdi.