BIST 9.090
DOLAR 32,37
EURO 34,99
ALTIN 2.325,61
HABER /  GÜNCEL

Fetullah'a küfret deyince Adil Öksüz ne yanıt verdi?

15 Temmuz darbe girişiminin 1 numaralı ismi Adil Öksüz gözaltındayken neler oldu? Öksüz'ün serbest kalmasından sorumlu tutulan Ali İhsan Sarıkoca'dan yeni açıklamalar...

Abone ol

15 Temmuz darbe girişiminin ardından gözaltındaki FETÖ İmamı Adil Öksüz'le karakolda görüştüğü ortaya çıkan FETÖ sanığı ve Başbakanlık Müşaviri Ali İhsan Sarıkoca'dan yeni bir açıklama daha geldi.

Sözcü gazetesinden Saygı Öztürk'e konuşan Sarıkoca, jandarma karakolundayken Öksüz'ün "FETÖ imamı" olduğunun bilindiğini, kendisinin de yanına yaklaşarak hakaret ettiğini ve hatta sinirlerine hakim olamayarak daha da ileri gittiğini iddia etti.  Sarıkoca'nın iddiasına göre polis, yakalananların FETÖ imamı olup olmadığını "Fethullahçı değilsen Fethullah'a küfret" diyerek anlamaya çalıştı. Sarıkoca'nın iddiasına göre Adil Öksüz, "ben öyle bir şey diyemem" dedi.

İşte Sarıkoca'nın o ifadeleri: 

FETULLAH'A KÜFRET

"Akıncı Üssü'nde pist başları vurulduktan sonra, darbecilerin sivil kıyafetle tarlalara kaçtığı ihbarı gelmişti. Kazan'daki kuvvetler müdahale ediyor, Ankara'dan da destek istenmişti. İkindi namazından sonra, Kazan Jandarma Karakolu'nda olduğunu öğrendiği polis Serter Koçak'ın yanına gitti. Polis Serter, yakalananların “cemaat imamı” olup olmadığını anlamak için onlara “Fethullahçı değilsen, Fethullah'a küfret” diyordu. Aynı şeyi Adil Öksüz'e de yaptı. Öksüz, “Ben öyle bir şey diyemem” deyince, imam olduğunu anladı.

Ali İhsan Sarıkoca, karakolda askerlerle birlikte gözaltında bulunanlardan birisinin de cemaat imamlarından Adil Öksüz olduğunu öğrendi. Sarıkoca, Adil Öksüz'ü ilk kez orada gördüğünü de belirtiyor ve şöyle devam ediyor:

“Benim karakola girdiğim andan, çıktığım ana kadar yaşanan her şey kamera kayıtlarında var. Benim gidişim Adil Öksüz'ü bir ziyaret, onunla görüşme değil, o anki psikoloji ve öfkeyle ‘vatan haini' olarak gördüğüm kişiye bütün karakoldaki polis ve jandarmanın da duyacağı şekilde bağırdım, çağırdım, hakaretler ettim. Kazan'da gördüğüm şehitleri ve köprüde 16 yaşında oğluyla birlikte şehit edilen Erol Olçak'ı anlattım. Daha da öfkelendim. Sinirime hakim olamadım ve daha da ileriye gittim.”

ARAPÇA AYETLERLE

Ben, yapılanları, şehitleri anlatınca, ‘biz böyle olmasını tasvip etmiyorduk' dedi. Bunun üzerine bağırarak, ‘Senin Fethullah'ın da ‘bu işin içinde yokuz' diyecek. Biz sizi biliriz. Bir de sözde ilahiyatçı olacaksın. Bunları İslam'da hangi kriterlere oturtuyorsun?”
“Bunun üzerine Adil Öksüz, bana Arapça bir ayet okudu. Ayet konusu ‘masumların öldürülemeyeceğine' ilişkindi. Bu sözleri üzerine daha da öfkelendim, Arapça olarak ‘Niye söylediğiniz şeyi yapmazsınız' anlamına gelen ayeti okudum. Ardından da, ‘Ben hafızım. Başkalarını kandırabilirsin ama beni kandıramazsın' dedim.”

“Adil Öksüz, dikkatlice yüzüme baktı, ‘Ben hafız değilim' dedi. Bunun üzerine ‘Sen Müslüman da değilsin. Bir ihtimal Müslüman olduğunu iddia ediyorsan, bu saatten sonra kıvırmadan bildiklerini devletimize anlat. Bir ihtimal belki ahiretini kurtarmış olursun' dedim. Mahzunlaştı, başını önüne eğdi, cevap da vermedi.”

Ali İhsan Sarıkoca kimdir Adil Öksüz'ü serbest mi bıraktırdı?

NAMAZ KILMAK İSTEDİ

Ben oradayken, polis Serter'in amiri ‘normale dönebilirsiniz' talimatı verdi. Serter hazırlanırken ekibindeki bir arkadaş, sıkıntılı ifadeyle, “Abi bu herif namaz kılmak istiyor” dedi. “Bu kadar kişinin öldürülmesine sebep olan adam Allah'ın huzuruna çıkmayı hak etmiyor. Üstelik bu şekilde namaz kılamayacağına ilişkin 50 tane ayet bulabilirim. Bırak kılmasın” dedim. Bu sözleri Adil Öksüz de duyuyordu.

Sarıkoca, “Ben oradan ayrıldım. Adil Öksüz'le başka hiçbir görüşmem olmadı. Karakola girmemle çıkmam arasındaki süre bir saatlik bir mevzudur. Bu süre içerisinde Adil Öksüz'le konuşmam da en fazla 5 dakikadır. Konuşmama da orada bulunan çok sayıda polis ve jandarma da şahittir. Ben onlardan Serter Koçak ile ekibindeki iki polisi tanıyorum” diyor ve şöyle devam ediyor:

“Bu adamın serbest bırakılabileceğine de asla ihtimal vermedim. Salıverildiğini öğrendiğimde Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Gülcü'ye gittim, ‘Bu adam nasıl serbest bırakılır. Bu işte tuhaflık var' dedim. Gülcü, ben oradayken telefonla birilerine talimat verdi, bu konu üzerinde önemle durulmasını istedi.”

KIRILMA NOKTASI

Adil Öksüz'ün serbest bırakılmasıyla ilgili ilginç bir ayrıntı var. Adil Öksüz, diğer şüphelilerle birlikte Ankara Emniyeti ve oradan Ankara Adliyesi'ne getirilmek üzereyken, son anda Sincan Adliyesi'ne götürülüyor. Orada da serbest bırakılıyor. Başbakanlık Müşaviri Sarıkoca, “Bana göre kırılma noktası da bu” diyor."