BIST 9.645
DOLAR 32,53
EURO 34,91
ALTIN 2.427,09
HABER /  GÜNCEL

FETÖ duruşmasında ürperten ifade!

15 Temmuz darbe girişimi sırasında İstanbul'da AK Parti il başkanlığını basan askerlerin yargılandıkları FETÖ davasının ikinci duruşması bugün yapıldı. Duruşmada bir üsteğmenin ifadesi ise tüyler ürpertti.

Abone ol

FETÖ/PDY'nin 15 Temmuz'daki darbe girişimine katılarak Ak Parti İstanbul İl Başkanlığı'nı işgal eden 14'ü tutuklu 74 asker'in yargılandığı davanın ikinci duruşması sanıkların savunmalarının alınmasıyla devam ediyor. Tutuklu sanıklardan üsteğmen Muzaffer Dikencik, telefonla aradığı alay komutanının kendisine toplanan halka ateş etme emri verdiğini ileri sürdü.

Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki salonda yapılan duruşmada ifade veren tutuklu Astsubay Ali Aydoğan, bağlı bulunduğu birlikte 15 Temmuz günü öncesinde herhangi bir toplantının yapılmadığını ve alayın devir teslim töreni için hazırlandıklarını belirterek, saat 20.00 sıralarında "mühimmatları alın" emri verildiğini ve ardından da AK Parti il binasına yönlendirildiklerini kaydetti.

"ÜSTEĞMEN ATEŞ ETMEYİN EMRİNİ VERDİ"

Tutuklu sanıklardan Binbaşı Faruk Şimşek'in havaya ateş ettiğini belirten Aydoğan “Olaylara müteakiben Muzaffer Üsteğmen, emir komutanın kendisinde olduğunu belirterek 'Hiçbir şekilde ateş etmeyin' emrini verdi. Bu sırada, halkın tepkisini görünce telefonundan haberlere baktım. İnternet erişimi sınırlıydı. Kuvvet komutanlığından askerleri personele kışla dışına çıkmamaları yönünde emir verildiğini okudum. Haberlerde 'hain darbe girişimi' olduğu yazılıydı" şeklinde konuştu.

"NE KADAR BAŞ GÖRÜYORSAN ATEŞ ET"

Tutuklu üsteğmen Muzaffer Dikencik de ifadesinde, Faruk binbaşıya çok net bir şekilde alay komutanını aramasını söylediğini belirten Dikencik şunları söyledi:

"Kendisi de 'emir bekliyorum' dedi. Benim de yerimde durmamı söyledi. Ama o saatten sonra yaşanacak her şeyi göze almıştım. Kendisi aramayınca ben alay komutanını aradım. Halkın üzerimize geldiğini söyledim. Kendisi bana kesinlikle ayrılmamam gerektiğini ne olursa olsun dönmemem gerektiğini söyledi. 'Kışlaya dönüyorum' dedim. O da "üzerinde ne kadar baş görüyorsun hepsine ateş et" dedi. Kanunsuz emre itaat etmemem gerektiğini biliyorum. Kanunsuz olduğunu ne olursa olsun bu emri yerine getirmeyeceğimi söyledim. 'Ben sana ne diyorsam onu yap' diye bağırdı. Ben de dinlemeyeceğimi kışlaya döndüğümde her türlü işlemi yapacağını söyleyip telefonu kapattım.

İDDİANAMEDEN

236 sayfalık İddianamede, 1 Binbaşı, 2 yüzbaşının da aralarında bulunduğu 14 rütbeli tutuklu ve tutuksuz yargılanan 60 er hakkında, "Anayasayı ihlal", "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs" ve "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs" suçlarından 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor. İddianamede, bir kısım şüpheliler hakkında "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan, diğer bazı şüpheliler hakkında ise "Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına faaliyette bulunmak" suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.