BIST 10.677
DOLAR 32,24
EURO 35,02
ALTIN 2.443,61
HABER /  GÜNCEL

Erdoğanın kritik kararı

Erdoğan törene katılmama kararını kurmaylarıyla yaptığı kritik zirve sonrası aldı. Zirveden özel notlar...

Abone ol

Danıştay İkinci Dairesi'ne dün düzenlenen silahlı saldırı sonrası hayatını kaybeden Mustafa Yücel Özbilgin, bugün toprağa verilecek. Özbilgin için ilk tören, emekli vali olması nedeniyle, saat 14.30'da İçişleri Bakanlığı önünde yapılacak.

Danıştay'daki tören ise saat 15.30'da düzenlenecek.

Törenin ardından, Özbilgin'in cenazesi Kocatepe Camii'nde kılınacak ikindi namazından sonra Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verilecek. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise bugün Antalya olacak ve Özbilgin'in cenaze törenine katılamayacak.

Bu arada yargı mensupları, Danıştay, Yargıtay, Anayasa Mahkemesi ve Bölge İdare Mahkemesi üyeleri ile hakim ve savcılar bugün saat 11.00'de saldırıyı protesto etmek için Anıtkabir'i ziyaret edecek. Aynı saatlerde Rektörler Komitesi de Danıştay üyelerine saldırıyı protesto etmek üzere oloğanüstü toplanacak. YÖK Başkanı Erdoğan Teziç'in toplantının ardından açıklama yapması bekleniyor.

ERDOĞAN KATILMIYOR
Saldırıda yaşamını yitiren Danıştay 2. Dairesi üyesi Mustafa Yücel Özbilgin (64) bugün son yolculuğuna uğurlanacak. Antalya'da temaslarda bulunacak olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, son dakika bir değişiklik yapmazsa cenaze törenine katılmayacak.

Erdoğan dün gece 00.05'te Antalya'ya uçtu. Başbakanlık Konutu'nda kurmaylarıyla son gelen bilgileri değerlendiren Erdoğan, Antalya'ya gitmeden önce Esenboğa Havaalanı'nda Ankara Valisi Kemal Önal ve emniyet yetkililerinden bilgi aldı.

Antalya programı geçildi
Erdoğan'ın cenaze törenine katılıp katılmayacağı konusunda da kurmaylarıyla Antalya'ya gitmeden son dakikaya kadar tartıştığı öğrenildi. Erdoğan, kararsızlığından ötürü gece yarısı Antalya'ya giderken, Başbakanlık Basın Merkezi'nden Erdoğan'ın bugünkü programı geçildi. Erdoğan, bugün 14.00'te Altının Kalbi Antalya Toplantısı, 16.00'da da Antalya Belediyesi Falez Kavşağı Açılışı, 19.30'da da AKP Gençlik Şöleni'ne katılacak. Böylece Erdoğan son dakika değişikliği yapmazsa gün boyunca Antalya'da olması nedeniyle cenaze törenine katılmayacak.

Cüppeleriyle Ata'nın huzuruna çıkıyorlar
Danıştay 2. Dairesi başkan ve üyelerine dönük saldırı, yargı ile üniversite çevrelerinin çok sert tepkisine neden oldu. Yüksek yargı organlarının başkan ve üyelerinin başında yer aldığı yargı mensupları, cüppeleriyle Anıtkabir'de Atatürk'ün huzuruna çıkacak.

Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu, Yargıtay Başkanı Osman Aslan, Yargıtay Başsavcısı Nuri Ok ve Danıştay Başsavcısı Zafer Kantarcıoğlu, Danıştay Başkanı Sumru Çörtoğlu ile yaptıkları görüşmede bugünkü organizasyonu kararlaştırdı. Yargıtay'ın saldırıya tepkisini önce bir bildiri ile açıklamaya hazırlandığı, ancak Mustafa Yücel Özbilgin'in ölümü üzerine ortak tepki gösterilmesine karar verildiği öğrenildi. Yüksek mahkeme başkan ve üyeleri ile avukatlar, saldırıyı protesto için bugün saat 11.00'de Anıtkabir'e gidecek. Hâkim, savcı ve avukatlar ziyarete cüppeleriyle katılacak. Yüksek yargı organlarının başkanlarının Aslanlı Yol'daki yürüşünün ardından, Danıştay'da saldırıyı kınayan ve hükümeti eleştiren ortak bir açıklama yapılacağı ve bunun ilk olma özelliği taşıyacağı kaydedildi.

Rektörler de yürüyecek
YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç ile 77 üniversitenin rektörleri de ODTÜ, Ankara, Gazi ve Hacettepe üniversitelerinden yaklaşık bin öğretim üyesiyle birlikte Anıtkabir'e gidecek. Cüppeleriyle Ata'nın huzuruna çıkacak rektörler, saygı duruşundan sonra YÖK'e giderek Rektörler Komitesi'nin olağanüstü toplantısına katılacak. Saldırıya tepki gösteren Teziç, "Danıştayımıza yönelik sindirme, açıkça meydan okuma ve yok etme amacı taşıyan saldırıyı nefretle kınıyoruz. Bu tehlikeli gidişi durdurma konusunda başta iktidar olmak üzere herkese düşen sorumlulukları hatırlatırız" dedi.

ÜAK: Sabrımız taştı
Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) Başkanlığı'nın açıklamasında ise şu değerlendirmeler yer aldı:

"Son olarak Danıştay’a yapılan pervasız saldırı, sabır sınırlarını aşmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin teminatı olan tüm kaleler tek tek ele geçirilmeye, zorbaca saldırılarla yıldırılmaya çalışılmaktadır. Oysa cumhuriyetin kalelerine yönelen bu silahların bumerang misali kendisini vuracağı aşikardır."