BIST 10.320
DOLAR 32,19
EURO 35,08
ALTIN 2.457,62

Ekonomi ARAF’ta (mı)?

Dünyaca ünlü ekonomist P. Krugman yazımızın başlığındaki tesbiti yaparken oldukça gerçekçi davranmış.

Krugman’a göre “ortada bir terminoloji sorunu var”. Ekonomi resesyonda veya iyileşmeye başlıyor şeklindeki yaklaşımlar durumu tam olarak yansıtmıyor.

Krugman’a göre ekonomide ne cennet, ne de cehennemdeyiz. İkisinin ortasında bir yerdeyiz. Yani “Ararf’tayız”.

Krugman yeniden milli gelirde büyümenin başlayacağını, bu yaz ABD’de resesyonun sona ereceğini tahmin ediyor. Ancak bunlar olurken halen işsizliğin artıyor olmasını, işsizlik oranının yükseliyor olmasını, “işsizlikle birlikte düzelme” olarak tanımlıyor.

Bizdeki ekonomistlerin, ekonomi yazar ve yorumcuların %90’ının görmediği, sezmediği ya da görmezden geldiği son 60 yılın en büyük krizini aylar öncesinden gören, yazan ve uyaran Prof. Roubini de Krugman’ı teyit eden şeyler söylüyor.

Roubini “V” şeklinde bir ekonomik toparlanmayı mümkün görmüyor.

Çift dipli bir çöküş senaryosunun hala ihtimal dahilinde olduğundan endişe ediyor.

“U” tipi bir krizin tam da en alt noktasında olunduğunu düşünüyor.

Yani büyüme ABD’de de 2010 yılında yeniden başlasa bile bunun çok cılız ve küçük bir toparlama olacağını hesaplıyor.

Ortalama potansiyel büyümeye ulaşmanın 2012 yılından önce gerçekleşemeyeceğini savunuyor.

Krizi aşmak için aşırı likiditeyle piyasayı paraya boğan kamu otoritesinin bu parayı geri çekmeye çalışmasının sıkıntı yaratacağını belirtiyor.

Vergi artışı gibi tedbirlerin ekonomik dengeleri baltalayacağını, ama bu pompalanan büyük likidite ve aşırı kamu açıklarından geri adım atılmaz ise de, bu kez enflasyonun yükseleceğini ve faizlerin artabileceğini tesbit ediyor.

Hele bir de petrol fiyatları yeniden yükselişe geçerse, sonucun daha da büyüyeceğinden endişe ediyor.

- Aynı filmi izlemek istemiyorsak! -

ABD’nin başını çektiği gelişmiş diğer ülkelerde başlayan ve dünyayı kapsamına alan ekonomik krizden çıkışın hiç de kolay olmayacağı anlaşılıyor. ABD 22 aydır içinde bulunduğu krizden diğer gelişmiş ülkelerle çıkarsa, bizim gibi ülkelerin ihracatı ve siparişlerinde de artış ancak o zaman başlayabilir. Ama eski seviyelere gelinmesi aylar, hatta yıllar alır.

Pembe haberler pompalayarak zarar eden batık şirketlerin bile borsada hisselerinin yükselmesine neden olan manüplasyona ve oluşan yeni balona, herkes ihtiyatlı yaklaşmalı. Eğer aynı filmi bir kez daha izlemek istemiyorsak…