Devlet artık 'Batılı' takılıyor

Diyarbakır Festivali'nin gündüz ve geceleri ayrı ayrı güzelliklere sahne oluyor.

DEHAP Genel Başkan Yardımcısı Osman Özçelik'le birlikte kalabalığın arasına karışıyoruz.
Sanılanın aksine konser alanı "Erkekler Cumhuriyeti" değil...

Sahnede Koma Gulen Xerzan adlı Kürt müsizyenlerden oluşan grup var. Şarkı, türkü anonsları Kürtçe yapılıyor. Ardından da Kürtçe türküler patlıyor. İzleyiciler kadınlı erkekli, kızlı oğlanlı müziğin ritmine uyarak halay çekiyorlar.

İçlerinde erkek olmayan kadın-kız grupları da konseri danslarla izliyorlar. Ama aileler çoğunlukta... İçecek olarak alkolsüz meşrubat şişeleri dikkati çekiyor.
Sahnedeki sunucu, Diyarbakır'ın Güneydoğu'nun ücra bir kenti olmadığının değişik bir işaretini veriyor:

-Bu tişörtü bana Uluslararası Af Örgütü'nün Diyarbakır Temsilciliği'nden hediye ettiler. Savaşları protesto için giyiyorum.

Siyah tişörtün üzerinde yere paralel uzunan otomatik bir tüfek var, üzerine de çarpı işareti konulmuş... Kadın solist "Dünyada her 1 dakikada 1 insan silahla öldürülüyor" diyerek insanları "silahlanmaya hayır" duruşuna davet ediyor.

Yalçın Bayer'in köşesindeki gibi avuçiçleri açık biçimde eller havaya kalkıyor: Silahlanmaya dur!

Süleymaniye Orkestrası'ndan sonra sahneye Selda Bağcan çıkıyor. Kırmızılar içinde bir "isyan bayrağını" andıran sanatçı Diyarbakırlıları çoşku seline sürüklüyor. Eller, balonlar, bayraklar, günüller her şey havada...

Osman Özçelik bana dönerek soruyor:

-Hiç PKK, Abdullah Öcalan, bayrakları görebiliyor musun? Sadece festival bayrakları var.

-Nasıl oluyor bu?

-Son bir kaç yıldır böyle... Eğer bu alana polis gelip, düdükler çalarak dağıtmak istese, anında 'Biji Serok Apo' sloganları patlar. Bir yerlerden bulup ekleyip sarı-kırmızı-yeşil renkler biraraya getirilir. Andından da Hernepeşt marşı başlar. Ama izin verilirse, devlet esnek davranırsa o zaman şenlik, sadece şenlik olarak sürer...
İşte sürüyor da!

Devletin yumuşak tavrı başka alanlarda da kendini gösteriyor. Önceki gece yarısı Büyük Otel'e gelen polisler Evrensel muhabiri Şenay Aydemir'e asker kaçağı durumunda bulunduğunu söyleyerek tebligat yapıyorlar. Eskiden olsa "anında alır giderlerdi" diyorlar.

Diyarbakır'da devlet de artık "batılı" takılıyor!