BIST 10.644
DOLAR 32,20
EURO 35,01
ALTIN 2.500,70

Dalgalan Ey Şanlı Bayrak

Ülkemiz olağanüstü bir “gelişme hamlesine” daha sahne oluyor. Bir fetih ve hükümranlık simgesi olan bayrak, ülke topraklarının her karesinden görülebilecek zenginlikte çoğalıyor.

Türkiye’nin her yanına Türk Bayrağı dikiliyor!

Sadece topraklarımız değil, denizlerimiz de harika gelişmeden istifade ediyor. Bostancı açığındaki deniz çakarının üzerine de kocaman bir Türk bayrağı dalgalanıyor.

Bu “muhteşem” uygulamanın ilk örneği yıllar önce Güneydoğu’da yaşanmıştı. Gazeteler sevinçli haberi şu başlıkla duyurmuştu:

-Cudi Dağı’nda Türk Bayrağı!

Haritalara baktık, Cudi Türkiye sınırları içinde görünüyordu. Fazla üzerinde durmadık, bayrak dikildiğine göre Cudi, bir kere daha bizimdir diye sevindik. Böylece kendi topraklarını fetheden müstesna bir ülke konumuna yükseldik.

Logosunda “Türkiye Türklerin” gibi birlik-beraberlik(!) sloganı bulunan Hürriyet gazetesi geçenlerde “En Güzel 10 Bayrak” seçimi yaptı. Daha önce “En İyi 10 Kokoreççi”, “En İyi 10 İşkembeci” vb. gibi zor konularda seçimler yapan gazetenin manşetinde yine bayrak vardı:

-En büyük bayrak askerden…

Selimiye Kışlası önüne dikilen büyük bayrak haberleştirilmişti.

Yüksek direklere çekilen devasa bayraklar bağımsızlık yanında laikliğin teminatının kim olduğu konusunda bilgiler arzediyor.

En Güzel 10 Bayrak seçimi fikrinin babası olan Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, yakın gelecek için bir müjde verdi:

-En güzel 10 mescit seçimi de yapsak…

Bu seçimler arasındaki açı farkı holdingsel medyanın içinde bulunduğu zorlukları da yansıtıyor. İnanıyoruz ki, “özgür basın” bunları da aşacaktır.

Türkiye’ye dikilen Türk bayraklarının mutluk veren artışıyla birlikte ülkemize yönelen yabancı sermaye akışında da “sevindirici” artışlar kaydediliyor.

Artık En Büyük 500 Firma sıralamasında “kamu kuruluşu-özel sektör ayrımı” yerine “yerli sermaye- yabancı sermaye” kıyaslaması yapılıyor. Burada da görülüyor ki, en büyük 500 firmanın elde ettiği toplam kârın yarısını yabancı sermayeli 147 firma elde ediyor.

Türkiye ekonomisinin bel kemiğini oluşturan sanayi kuruluşlarını yabancı yatırımcılara satmak için iş başında bulunan hükümet büyük bir özveriyle çalışıyor.

Böylesi gelişmelerde eskiden sadece solcularda bulunan kaygılar, hayatını paralara yön vererek kazananları da kapsamaya başladı. İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, Ziraat Bankası’nın satılmasına itiraz ediyordu:

-Kriz anında elde bir ulusal bankanın bulunması iyi olur!

İş Bankası müdürünün bu çıkışı bazı münafıklara cesaret verebilir. Vaktiyle Turgut Özal’ın “köşe dönme” ve “çağ atlama” politikalarına da karşı çıkmış olanlar şöyle diyebilirler:

-Bayraklar açılıyor, sanayimiz saçılıyor. Böyle giderseniz elimizde kala kala şimdi açılan bayrakların uzun direkleri kalacak!