BIST 10.738
DOLAR 32,20
EURO 35,03
ALTIN 2.521,25

CHP yörüngeden çıkmamalı

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve CHP genel başkanı Özgür Özel'in siyasi nezaketle iletişimde olmaları bile siyasetteki gerilimi azalttı.

Her iki siyasi partide; tabanda ve tavanda olumlu ifadelerle görüşmeye dair analizler yapıldı.
Görüşme sonrası siyaset dilinde "yumuşamaya" özen gösterildi. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan;

"Ben de Özgür Bey'e ilk fırsatta böyle bir ziyaretin karşılığını, iadeyi ziyaret yapacağımı söyledim. Türkiye'nin buna ihtiyacı var. İlk fırsat ta da bu ziyareti gerçekleştirerek Türkiye'de siyasetin yumuşama sürecini başlatalım istiyorum" dedi.

İki liderin görüşmesi ve bu görüşme sonrası siyasi arenaya yansıyanlar küresel boyutta da tartışılıyor. Tartışılmaya da devam edilecek gibi duruyor. Yapılan bu görüşmenin en büyük mimari millettir.

Millet sandıktan verdi mesajı. Sandıktan çıkan mesajı AK Parti ve CHP doğru okudu. Her iki lider de seçim gecesi yapmış olduğu basın açıklaması ve balkon konuşmasında milletin duymak istediklerini söyledi ve sürecin devamı geldi.

Seçim öncesi yaşananlar rafa kaldırıldı.

Yumuşak geçiş süreci yaşandı.

Her iki siyasi parti lideride kişisel egolarını bir yana bıraktı.

AK Parti siyaset mantığını değiştirdi.

AK Parti sadece siyaset sosyolojisini değil, siyasetini de taşıdı.
Temel sorunlarla yüzleşti.

AK Partinin siyasi terminolojisi farklı sosyolojilerle yakınlaştı.

Atatürk düşmanlığı yerine, büyük önder olarak gördü. Atatürk’ü sahiplenmek üzere argümanlar üretti.

Aynı şekilde Özgür Özel’in CHP Genel Başkanı olma sürecinde yaşananlar da CHP'ni değiştirdi.

Özgür Özel’in dili yumuşarken kendisine bir karizma geldi. Bu karizma dilinden mi, yapılan göz ve ses telleri operasyonundan mı bilinmez. Ama iyi oldu.

Bunun yanı sıra
Sert ve kutuplaştırıcı siyaset dönemi geride bırakıldı.

Muhafazakârlara, milliyetçilere parti içinde yer açıldı.

Hatta sol ve laik değerleri önceleyen CHP’nin içinde sağ ve milliyetçi bir gelenekten gelen Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş isimleri daha da öne çıktı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Özel’in bu yakınlaşması; sert ve yıkıcı siyaset diliyle hareket eden Kemal Bey’i ve Meral Hanımı siyaset döngüsünde eritti. Her ikisi de misyonunu tamamladı. Siyasetten çekilmek zorunda kaldılar.

Bu birlikteliğe, ortak payda da birleşme çabasına;

AK Parti'nin de,

CHP'nin de,

Türkiye'nin de ihtiyacı var. 

Özgür Özel'in "Dışarıda Türkiye'nin, içeride partimizin çıkarını seslendireceğiz."
İşte yeni siyasi iklim bu olmalı. Sürecin işleyişine dinamit döşenmezse, gelecekte her sosyal kesimden oy almayı hedefleyen, birbirine düşman olmayan iki siyasi partinin sandık mücadelesini hep beraber göreceğiz.

Süreç doğası gereği risk taşıyor olsa da.

13 seçim kaybetmiş CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, toplumda ve siyasi gündemde karşılık bulmayan açıklamalarına devam etse de yıkıcı siyasetini yaşatmaya çalışsa da…

Özgür Özel vaz geçecek gibi durmuyor.

Ülkemizin temel meseleleri için kafa yoruyor. O nedenle yörüngeden çıkmamalı.