BIST 10.400
DOLAR 32,23
EURO 34,95
ALTIN 2.412,19
HABER /  GÜNCEL

Çelik'ten YÖK tepkisi

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, ''Bugün YÖK Yasası önünde büyük bir engel teşkil eden insanlar, bence bu ülkeye en büyük kötülüğü yapan insanlar oldular'' dedi.

Abone ol

Bakan Çelik, Bahçeşehir Üniversitesi'nin ''Siyaset ve Liderlik Okulu'' programı çerçevesinde Conrad Oteli'nde ''Türkiye'nin Eğitim Politikaları'' konulu konferans verdi. Konuşmasından sonra katılımcıların sorularını yanıtlayan Çelik, ''Üniversitelere hazırlık için öğrencilerin dershanelere gitmesinin önüne geçmek amacıyla bir sistem kurulacak mı?'' sorusu üzerine, Türkiye'de dershaneciliğin patlamasının en temel nedenlerinden birinin lisede okutulan derslerin müfredatı ile üniversite sınavında sorulan soruların birbiriyle örtüşmemesi olduğunu söyledi. Çelik, ''Maalesef üniversite sınavında ne tür sorular sorulması gerektiğine karar veren Milli Eğitim Bakanlığı değil. Bunun kapsamının ne olup olmadığına da biz karar veremiyoruz'' dedi. Dershanelerin ise ÖSS'de çıkan sorular paralelinde eğitim verdiğine işaret eden Bakan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: ''O zaman siz de bırakın dersleri, üniversite sınavı paralelinde eğitim yapın... Böyle bir komedi yeryüzünde yok. Bugün YÖK Yasası önünde büyük bir engel teşkil eden insanlar, bence bu ülkeye en büyük kötülüğü yapan insanlar oldular. Bugün yükseköğretim mevzuatı, maalesef böyle bir sonuç doğuruyor. Eğer dershanelerin patlama düzeninden kurtulmasını istiyorsak, üniversite sınavında çıkan sorular ile lise müfredatını mutlaka örtüştürmemiz lazım.'' ''YENİ ÜNİVERSİTE AÇMADAN...'' Milli Eğitim Bakanı Çelik, ''Türkiye'deki üniversitelerin sayısı çoğaltılacak mı?'' sorusu üzerine de, Türkiye'de 'ü devlet, 24'ü vakıf olmak üzere 77 üniversite olduğunu hatırlatarak, 77 üniversitenin de 40 vilayete dağılmış durumda bulunduğunu söyledi. Geriye kalan 41 ilin bir kısmında üniversitelere bağlı yüksekokul, meslek okulu veya fakülte bulunduğunu anlatan Çelik, şunları kaydetti: ''Yeni üniversite açmadan, altyapısı olan, yani üniversitesi olmayan, ancak üniversitelere bağlı yüksekokul veya fakülteleri olan illerde, mesela Çorum'da rektörlük birimlerini oluşturacağız. Onlara akademik ve idari kadro vereceğiz. Bunların müstakil bütçeleri de olacak ve kendi ayakları üzerine durarak yollarına devam edecekler. Popülizm yapsak 41 ilde üniversite açmamız lazım. Ama bugünkü şartlarda Şırnak, Mardin, Iğdır ve Ardahan'da üniversite açmak mümkün değil.'' Çelik, Türkiye'nin 70 bin öğrencisinin yurtdışında eğitim gördüğünü dile getirerek, Kırgızistan, Moldavya, İngiltere ve ABD'nin yanı sıra 18-19 bin ile de en çok KKTC'de olmak üzere birçok ülkede Türk öğrenci bulunduğunu anlattı. ''ÜNİVERSİTEYİ POLİTİZE ETMEMEMİZ LAZIM'' ''Üniversitelere yeterince bütçe ayırmadıklarına'' dair bazı eleştiriler olduğunu kaydeden Hüseyin Çelik, devlet üniversitelerine geçen yıl verilen bütçedeki artış oranının yüzde 41.5 olduğunu, buna karşılık bakanlıkların artış oranının ise yüzde 10-15 civarında bulunduğunu vurguladı. Çelik, 2005 bütçesinde TÜBİTAK'ın araştırma fonuna 450 trilyon lira ayrıldığını ve TÜBİTAK'ın bütçesinin 40 kat artırıldığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Üniversite öğretim üyesi arkadaşlarıma söylüyorum; Hükümet mensuplarına laf yetiştirme çabasında olmayın. Eğer siyaset yapmak istiyorsanız sırtınızdaki cüppenizi çıkartın benim gibi, çıkın halkın karşısına. Desteğinizi alın, milletvekili olun. Üniversite bilim yapacak, araştırma yapacak. Bir bakıyorum bir üniversiteden bir ses yükseliyor, tamamen siyasi söylem. Üniversiteyi politize etmememiz lazım.'' ''ÇOK NADİR RASTLANABİLECEK OLAYLAR'' Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, konferanstan sonra da gazetecilerin ''Okullarda şiddet olayları tırmanıyor mu? Bu konuda alınan önlemler var mı?'' sorularına şu karşılığı verdi: ''Aslında okullarımızda ürkeceğimiz sistematik bir şiddet meselesi yoktur. 'Okullarda yaygın bir şiddet varmış' gibi bunu kamuoyuna duyurmanın yanlış olduğunu düşünüyorum. 'Okullarda sanki şiddet varmış, yaygınmış, her tarafta her gün olabilen normal olaylarmış' gibi kamuoyuna yayın yapılmasını doğru bulmuyorum. Bunlar, çok nadir rastlanabilecek olaylardır. Bunlar tabii ki bizim istemediğimiz nahoş durumlardır. Biz şiddeti ve her türlü olumsuzluğu okullarımızın uzağında tutmak için büyük bir gayret içindeyiz. Ama bütün bu olumsuzlukların yaşanmaması için arkadaşlarımızı pazartesi gününden itibaren bir kez daha uyaracağız.'' Türkiye'de 20 milyonluk bir öğrenci kitlesi olduğunu vurgulayan Çelik, ''20 milyonluk bir öğrenci kitlesi içinde zaman zaman bu tür anormal durumlar ortaya çıkabilir. Çocuklarımız çantalarında bıçakla vesaire okula gitmişler... 10 bin çocuktan birisinde böyle bir şey olmuş. Maçlarda da bu tür olumsuzluklarla karşılaşabiliyoruz'' dedi.