BIST 11.238
DOLAR 42,59
EURO 49,55
ALTIN 5.768,80

Cami Yaptırmaktan Hayırlı

Diyanet’in son haftalardaki hutbeleri dikkat çekici... 

Suya sabuna dokunan türden. 

Adrese teslim Cuma hutbeleri... 

Mesela 18 Nisan tarihli olanı... 

Konusu, erdemli bir toplumun inşası. 

Referans, Hucurat Suresi’nin bazı ayetleri. 

Onlardan biri de: 
“Ey iman edenler! Size bir fâsık haber getirirse onun doğruluğunu araştırın…” ayeti.

Hutbenin adresi: “CHP’ye kayyum atanacak” diyerek borsanın değer kaybetmesine sebep olan. 

Maalesef, ülkemizde fasıklar kol geziyor. 

Sosyal medya tam bir fitne yuvası.

25 Nisan tarihli hutbenin konusu, mukaddes alın teriydi. 

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramı öncesi anlamlıydı. 

İşçi ve işveren ilişkileri ve birbirine karşı sorumlulukları işlendi. 

Helal ve haram kazanca açıklık getirildi. 

Hak, hukuk, adalet ve emek umdelerinin önemi vurgulandı. 

Bana göre mesajın adresi herkesti. 

Dünkü hutbenin konusu zinaydı. 

Nefsi ve Nesli İfsat Eden Büyük Günah: Zina  

Allah katındaki en büyük günahlardan... 

Hutbenin özeti: “İslam, sadece zinayı değil; zinaya götüren bütün yolları da haram kılar.” cümlesiydi. 

Hutbede zinanın tanımı, hafifleştirilmesi ve vesile olanlar işlendi. 

“...insan onurunu ayaklar altına alan zinanın ve ona götüren yolların magazin programlarına malzeme olması asla kabul edilemez. Çok nadir görülen çirkin bir hadisenin, çarpık bir ilişkinin, bazı gündüz kuşağı programlarında, sinema ve dizilerde reyting uğruna haftalarca gündemde tutulması, toplumun dini ve ahlaki değerlerini hiçe sayan büyük bir sorumsuzluktur. Aile birliğine zarar veren zinayı işleyenlerle, bunların yaptığı kötülükleri ekranlara taşıyan ya da sosyal medyada paylaşanlar aynı günahın ortaklarıdır.” denilerek, adresleme yapıldı ve kangren olmuş bir soruna dikkat çekildi. 

Zinanın panzehiri olarak da evlilik gösterilen hutbede, aile kurmanın teşvik edilmesi istendi. 

Bizim caminin imamı, hutbenin de biraz dışına çıkarak “Evlenmek isteyen gençlerin yuvasını yapmak, cami yapmaktan daha hayırlıdır” diyerek, evliliğin altını kalınca çizdi. 

Güzel bir konuya değinilmişti, fakat eksikti. 

Bence, insanları zinaya sürükleyen sebepler hutbede anlatılanlarla sınırlı değil. 

Belki de en önemli sebeplerden bir ekonomidir. 

"Başı ağrıyan" kadın da vesile olabilir.

Eve zil zurna sarhoş gelip köksüz ağaç gibi devrilen erkek de...

Fuhuş da bir zina ve hayatını idame ettirmek için insan bedenini satmamalı.

Kız öğrenci yurtlarının etrafında lüks araçlarıyla, kızlarımızı ağlarına düşürmek isteyenler de suçludur. 

Öğrencilerin gittiği kafelerde pusu atan kart zamparalar da... 

Evde kocası için süslenmeyip günde hem cinslerine hava için süslenenler de hatalıdır. 

Evde eşine göstermediği ilgi ve tebessümü, dışarda başka kadınlara gösterenler de... 

Türkiye dışına çıkınca zinanın serbest olduğunu sananlar, siz de gühkarsınız.

Evet, doğurganlık ve evlenme oranları, milli güvenlik sorunu mesabesinde düşüyor. 

Hükümet birtakım önlemler almaya çalışıyor.  

Bu yıl aile yılı ilan edildi ve çocuk sahibi olmak teşvik ediliyor. 

Fakat yeterli sayılmaz, teşvikler biraz daha yüksek olmalı. 

Evlenecek gençlere kredi veriliyor.  

Yaş sınırı ve 150 bin limit var. 

Yaş sınırı 40’a çıkarılmalı, nihayetinde 40 yaşında da insan çocuk sahibi olabiliyor.

Evlilik kredisi limiti en az 500 bine çıkarılmalı ve her yıl enflasyon oranında artmalı. 

Birden fazla Hacca/umreye giden/gidecek amcalar, teyzeler! 
Yurtdışında para harcayacak yer arayan ağalar beyler, ablalar!  

Yapacağınız bu masraflarla bir yuva kurulmasına vesile olabilirsiniz. 

Bana kulak vermezseniz ,Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Türkiye bir kabusa gidiyor. Anadolu'daki Türk nüfusu hızla yaşlanıyor. Milletimiz kendisini toparlayamazsa bu topraklardaki yaşama kabiliyetini kaybeder.” sözlerine dikkat buyurun. 

Yoksa yüzümüzü ve yönümüzü Orta Asya’ya dönmek durumunda kalırız.