BIST 10.471
DOLAR 32,83
EURO 35,22
ALTIN 2.443,79
HABER /  GÜNCEL

Baykal'a göre tam AB üyeliği yok!

17 Aralık'tan bu yana, Türkiye'nin AB yolculuğunu eleştiren Baykal, Olli Rehn'i kabul etti. AB sürecine de değinen Baykal'ın düşüncelerinde bir değişiklik olmadı.

Abone ol

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ''AB'nin 17 Aralık zirvesindeki kararının Türkiye'yi tam üyeliğe taşıyan bir karar olmadığı gerçeğinin, hükümet ve kamuoyu tarafından yeni yeni anlaşıldığını'' söyledi. Baykal, CHP Genel Merkezi'nde AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu üyesi Olli Rehn ve beraberindeki heyeti kabul etti. Deniz Baykal, görüşmenin ardından düzenlediği basın toplantısında, Rehn'in bir tanışma ziyaretinde bulunduğunu ve Türkiye'deki temasları hakkında bilgi verdiğini, kendilerinin de AB ile müzakere süreci, reformlar ve demokratikleşme süreci hakkında düşüncelerini ifade ettiklerini belirtti. ''Türkiye'de AB ile ilgili konuların gündemden düşmüş gibi görünüm vermesinin altında neler yattığına ilişkin değerlendirmelerini aktardıklarını'' kaydeden Baykal, ''Bu durumun sadece Türkiye'nin gereken adımları atmakta gecikmesinden kaynaklanmadığını, onun dışındaki bazı gelişmelerin, Türkiye'nin AB'ye yönelik heyecanını, hevesini, coşkusunu ciddi şekilde etkilemeye başladığını, görüşmede bu hususa dikkat çektiğini'' söyledi. Fransa'nın anayasa değişikliği yaparak Türkiye'nin üyeliğini zorunlu referanduma götürme kararı almasının, tam üyeliği güçleştirici bir unsur oluşturduğunu belirten Baykal, ayrıca Fransa'da iktidardaki Halk Hareketi Birliği'nin (UMP) kongresinde AB Anayasası'nın desteklenmesi kararının alınması ve Türkiye'ye AB üyeliği yerine ''imtiyazlı ortaklık'' önerilmesi görüşünün benimsenmesinin kendilerini tedirgin ettiğini dile getirdi. Fransa'da iktidar partisinin kararını görüşmede gündeme getirdiğini kaydeden Baykal, bu karardan duydukları üzüntü ile bu kararın, Türkiye'nin Avrupa'daki geleceğiyle ilgili karmaşaya, belirsizliğe etki yapmış olduğunu ifade ettiğini söyledi. ''AB DERHAL NET AÇIKLAMA YAPMALI'' Bu konuda AB'nin derhal net bir açıklama yapması gerektiğini belirten Baykal, ''Türkiye'nin AB ile kuracağı ilişkinin tam üyeliğe yönelik olduğunu, bu konuda herhangi bir tereddüdü uygun görmediğinizi açıklamalısınız dedik'' diye konuştu. AB'nin 17 Aralık kararından sonra hemen herkesin, ''tamam bu konu çözüldü, tarih aldık, artık tam üye olacağız'' umudu ve anlayışı içine girdiğine ve bayramlar yapıldığına da dikkat çeken Baykal, ''Şimdi yavaş yavaş, 17 Aralık'taki kararın hiç de öyle olmadığı ve tam üyelik dışındaki bir ilişkiye bizi sürükleyebilecek pek çok düzenlemenin yer aldığı yeni yeni anlaşılıyor. Bu noktalara dikkatlerini çektik'' dedi. Baykal, görüşmede, yeni bir anlayış ve proje etrafında Türkiye-AB ilişkisini canlandıracak, kamuoyunun ilgisini yükseltecek somut adımlar atılması gerektiğini, bu konuda ciddi bir çalışmaya ihtiyaç duyulduğunu, Türkiye'nin tam üyeliğine yönelik bir çalışma yürüttüğünü herkesin kabul etmesi, içine sindirmesi ve bunu doğal karşılaması ihtiyacının olduğunu söylediklerini de belirtti. Demokratikleşme konusundaki anlayışlarını da ifade ettiklerini kaydeden Baykal, şöyle devam etti: ''Türkiye'nin bir çağdaş toplum olma kararını çok önceden almış olduğunu, aslında Cumhuriyet projesinin buna yönelik olduğunu, bu doğrultuda dışarıdan hiçbir zorlama ve talep olmadan, Türkiye'nin çok önemli yasa değişikliklerini, hukuk değişikliklerini, sistem değişikliklerini kendi özgün tercihiyle gerçekleştirmiş olduğunu hatırlattık. Türkiye'de demokratikleşme süreci kesintisiz devam edecektir, (bundan kuşku duymayın) dedik, (geri dönülemeyecek noktayı aştık) dedik. Türkiye, demokratikleşme sürecini sürdürecektir, biz de bu gelişmeye katkımızı yapacağız hem de gerçekleştirilmiş olan düzenlemelerin, reformların, yasal açılımların uygulamada yakın takipçisi olacağız. Demokratikleşme konusunda bizim kendi içimizde bir tereddüdümüz yok. Ama tam üyelik konusu muğlak, müphem bir duruma sürüklenmemelidir, tam tersine bunu netleştirmeye ihtiyaç vardır anlayışımızı ifade ettik.'' Rehn'in de görüşmeler ve takvim hakkında bilgi verdiğini ifade eden Baykal, ''Bu çerçevede biz müzakere çerçevesiyle ilgili kararın Haziran'da alınacağını öğrenmiş olduk ve revize edilmiş Katılım Ortaklığı Belgesi'nin sonbaharda açıklanacağı ifade edildi. Bu da hızlı bir ilişki takvimini ortaya koymuyor aslında'' dedi. Tarama sürecinin de 3 Ekim'den sonra başlayacağının anlaşıldığını kaydeden Baykal, ''Müzakerelere, tarama sürecini arkamıza almış olarak başlama durumunda olamayacağız gibi gözüküyor'' dedi.