BIST 10.471
DOLAR 32,80
EURO 35,15
ALTIN 2.445,90
HABER /  GÜNCEL

Başbakan Yardımcısı da karşı çıktı

Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin, atama izni verilmedikten sonra alınan kadronun hiçbir önemi olmadığını söyledi.

Abone ol

Şahin, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'na gelişinde, gazetecilerin Diyanet'e 15 bin kadro verilmesine ilişkin sorularını cevaplandırdı. Birçok bakanlığın almış olduğu kadrolar bulunduğunu anımsatan Şahin, ancak ekonomik durum gözönünde bulundurularak, her yıl ne kadar kamu görevlisi alınacağının tespit edildiğini, bu çerçevede atama izinleri verildiğini belirtti. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın 2003 yılında sadece 100 tane imam atayabildiğini bildiren Şahin, şöyle konuştu: ''Atama izni verilmedikten sonra istediğiniz kadar kadro alın, onun hiçbir önemi yok. Ama ileride ihtiyaç olursa... Diyanet İşleri Başkanlığı çok önemli bir görev yapıyor. Bizim mahallerimizde, köylerimizde camilerimiz ve mescitlerimiz var. Burada görev yapacak imam-hatipler, Türkiye Cumhuriyeti devletinin temsilcileri olarak orada görev yapacaklar. Halkımızı din konusunda aydınlatacaklar. (Diyanete niye bu kadar fazla kadro düşünülüyor) sorusunu ise anlamakta zorluk çekiyorum. Çünkü Diyanet İşleri Başkanlığı anayasal bir kuruluştur. Camilerimizin ve mescitlerimizin ehil olmayan kişiler tarafından, oraya imam atayamadığımız için, dinimizin istismarına mı yol açalım? Eğer bir yerde cami, mescit varsa, siz kadro vermezsiniz, orada cemaat arasında para toplar ve birilerini atar. Ve sonra onun ne konuşacağını, nasıl bir din faaliyetini yapacağını bilemeyiz. O bakımdan bu kadroların verilmesi, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın güçlendirilmesi, aslında rejimin de teminatıdır. Hiç kimse başka bir şey aramasın bunlarda.'' Şahin, kamu kesiminde çalışan işçilerin toplu sözleşme görüşmelerine ilişkin bir soruya da, ''Görüşmelerimiz devam ediyor. Anlaşırız, merak etmeyin'' diye yanıt verdi.