BIST 10.538
DOLAR 32,28
EURO 35,03
ALTIN 2.473,01

Askersiz seçimin dersleri

Askerlerin geride durduğu 29 Mart Yerel Seçimleri dün hayırlısıyla yapıldı, bitti. Demokrasi kışla düzeni dışında yol aldı. Olumlu sonuçları da ortaya çıktı.

Önce partilerden başlayalım.

Seçim sonuçları hakkında en güzel “ön tahmini” Can Dündar’dan gelmişti:

-AKP’nin oyu yüzde 46’nın altına inerse Erdoğan yeniden balkona çıkar!

Temmuz 2007 Genel Seçim sonuçları belli olduğunda Erdoğan “herkesin başbakanı olacağım” demişti ya, partisinin balkonuna çıkıp…

Eğer AKP yüzde 50’nin üzerinde oy alırsa?

Can onu da eşsiz mizahıyla şöyle ifade etmişti:

-O zaman tepemize çıkar!

Erdoğan seçim öncesinde büyük bir özgüven patlamasıyla herkesi silip atıyordu.

29 Mart Seçimleri için ilk değerlendir gece geç saatlerde yapan Başbakan’ın dikkat çeken ifadesi şu idi:

-Seçilen bütün başkanların hükümeti olacağız!

Güzel… Erdoğan’ın ayakları suya ermişti.

Sonuçlardan ders alacağız da dedi. Bu da çok iyi…

Antalya’ya 28 kere gittiğini söyledi. Buna rağmen AKP kaybetmişti.

O zaman Antalyalılar, acaba bu geliş-gidişleri şöyle mi değerlendirmişlerdi:

-Anca gidersin!

Urfa’da ise ceketi koysak kazanırız, saygısızlığı seçmenden dersini aldı. AKP’nin dışladığı mevcut başkan Ahmet Fakıbaba kazandı.


***


CHP ise önemli bir parti olarak siyasi varlığını sürdürdüğünü gösterdi. Eğer seçmenin ilgisini çekecek bir lider bulabilirse CHP’nin iyi işler yapabileceği ortaya çıktı.

Ama bunun Deniz Baykal olmayacağı artık kesin.

İşte İstanbul seçimleri ortada…

Baykal, Kemal Kılıçdaroğlu’nu seçime gireceği ilde konuşturmadı. Seçmenleriyle Kılıçdaroğlu arasına engel olmayı liderlik olarak takdim eden anlayışa CHP emanet edilebilir mi?

Baykal’ın parti içi mücadele azmi nelere mal oluyor?

Mesela Edremit Güre’de beş seçim kazanmış CHP’li başkan Kamil Saka’yı aday göstermedi. Saka bağımsız girdi ve yüzde 50 oy alarak altıncı kez kazandı. CHP’nin gösterdiği aday ise yüzde 2 oyla sonuncu oldu. 

Baykal’ın artık “CHP Onursal Başkanı” mertebesine yükseltilmesi partisi için çok faydalı olabilir.


***


Geliyoruz Diyarbakır ve DTP’ye…

Nevruz sonrasında yazdığım “Diyarbakır sadece Diyarbakır değildir” başlıklı yazıda Kürtlerin uluslararası toplum için tercihlerini gösterecekler demiştim. Kendilerini kem temsil edecek?

Çok açık biçimde Kürtler bunu söylediler:

-Osman Baydemir ile DTP!

Ortadoğu’nun yeniden şekillendirilmesinde Türkiye Kürtleri bakımından resmi muhatap DTP ve onun gerisinde duran “İmralı İradesi” olduğu kesinleşti.

Yerel Seçimler, belediye başkanlarını belirledi. Ama daha önemlisi Türkiye’de siyasetin yeniden yapılanması gerektiğini de ortaya koydu.

Bunun ilk işaretini de Başbakan Tayyip Erdoğan verdi:

-Hükümet’te değişiklikler olacaktır, kimse sonsuna kadar o makamlarda kalıcı değildir, alınıp gücenme olmamalıdır!

Bu seçimin en önemli sonucu ise toplum askeri taarruz planlarıyla yönlendirilmediğinde, özgür bırakıldığında siyaset de yörüngesine oturabiliyor olmasıdır.

Orgeneral İlker Başbuğ’un komutasında, askerlerin müdahil olmadığı ilk seçimde AKP gerilemiştir!

29 Mart’ın en önemli sonucu bu olgudur!