BIST 10.677
DOLAR 32,23
EURO 34,97
ALTIN 2.419,22

Ankara'yı sevmeli miyim..?.

 

Yaz bitti.

Mevsim sonbahar.

Ben sonbaharın hüzünlü duruşunu da severim.

Yaprakları sarı görmeyi,

üzerime mutlaka bir şeyler alma zorunluluğunu ve inceden üşümeyi…

 

Tıpkı baharın telaşını ve yazın yakıcılığını sevdiğim gibi.

 

Bazen bahar’ı olur gönlümün.

Bazen yaz’ı…

Sonra sonbaharın peşine düşer,

kış olurum.

 

Ve bu kış, bu coğrafyanın her hangi bir toprağında,

kuru bir şehirde sevdiğim.

Belki de Ankara'yı sevmeyi öğrenmeliyim..:)
 

Bilirim mesafeler sevmeyi bitirmez.

Sevgi emektir çünkü.

 

Ben yine de bir çocuk nasılsa aynı öyleyim.

 

O kadar kolay ağlayabilirim.

O kadar çok özleyebilirim.

O kadar çabuk unutabilirim..!

 

Ama sevgi emektir, değil mi..?

Al yazmalı değilim ama yine de bunu bilirim.

 

Şu koca kadın kılığındaki bedenim,

Düşünceden düşünceye atlayan,

kendi içinde oyunlar kurup oyunlar bozan,

üstelik o oyunların hem oyuncusu, hem yönetmeni hem de senaristi olan zihnim,

yetmiyor, yetişmiyor içimdeki kızı büyütmeye.

Hala onun emrinde yüreğim.

 

O severse seviyor.

O giderse gidiyor,

O kalırsa kalıyor…

 

Ve belki de yüreğim; gerçek sevginin, tüm oyunların bittiği yerde olduğunu öğrendi.