Internet Haber Mobil Uygulama
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Yetmedi mi artık Sayın Ekrem İmamoğlu? Yani ilkinde
"Belki yanılmıştır" dedik. İkincisinde
"Birileri yanlış bilgilendirmiştir" diye iyi niyet
gösterdik.
Üçüncüsünde, "Hadi bunu da görmezden gelelim"
dedik ama maşallah sizde de dur durak yokmuş! Üç, beş, on derken
ipin ucunu biz bile kaçırmaya başladık.
"Ramazan ayındayız. 'CHP hırsızlık yaptı'
diyenler mübarek Ramazan ayında bana iftira attı, yalan
söyledi" diyen siz, tek ayak üstünde kaç yalan
söylediğinizin farkında mısınız?
Değilseniz, hatırlatayım!
"YSK mazbatamı aldıktan sonra makam odama koyduğum Atatürk
portresini bile söküp bana gönderdiler" dediniz.
Sizin ekibinizin, "O portre çok kıymetlidir, alıp
götüreceğiz" dedikleri ve alıp götürdükleri belediyedeki
kamera kayıtlarında kabak gibi ortaya çıktı.
CHP Milletvekili Veli Ağababa bizzat sizden aldığı bilgi
doğrultusunda, "İBB, Erdoğan'ın damadı olan Selçuk
Bayraktar'ın mütevelli heyeti başkanı olduğu T3 Vakfına 41,1
trilyon lira destek vermiş" dedi.
Bayraktar, "41 kuruş dahi İBB'den para almadı Vakfımız. Sen
ve diğer iftiracılar için hukuki yollara başvurmaya devam edeceğiz.
Ne yaparsanız yapın ben ve binlerce vakıf gönüllümüz Milli
Teknoloji Hamlesi'nden dönmeyecek" dedi.
"Ey millet, İBB'de bir genel sekreterin 3 arabası olur mu?
Adamlar yazlık, kışlık ve baharlık makam aracı kullanıyor"
dediniz. İBB genel sekreterin sadece bir makam aracı olduğunu
belgesiyle gösterdi.
"Ben Beylikdüzü'nde bir minibüse biniyordum"
dediniz. Millet neredeyse Gebze Harem minibüsüyle işe gidip
geldiğinizi düşünecekti! Oysa minibüs dediğiniz aracın iç dizaynı
özel olarak yapılmış bir VİP makam aracıydı ve bunu kamuoyundan
sakladınız.
"İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde 643 yöneticiye 1717
makam aracı verilmiş. İsrafa bakın israfa" diyerek milleti
galeyana getirdiniz.
Oysa Belediyenin toplamda 1798 kiralık araç kullandığı, bunlardan
sadece 120'sinin makam aracı olduğu, geri kalanının ambulans, böcek
ilaçlama, cenaze işlemleri gibi işler için kullanıldığı
kanıtlandı.
Ama bunu söyleyen siz, 5 yıl belediye başkanlığı yaptığınız
Beylikdüzü'nde 243 kiralık araç kullandığından hiç
bahsetmediniz.
"İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin borcu son 5 yılda
20 kat arttı. Sayıştay denetiminde ortaya çıkan zarar 753
milyon lira" dediniz.
İBB Sayıştay ve belediye raporlarını ortaya çıkardı. Her iki
raporda da belediyenin borcunun sizin iddia ettiğinizin çeyreği
kadar bile olmadığı ortaya çıktı.
Üstelik...
100 milyon lira borç ile devraldığınız Beylikdüzü Belediyesi'ni 5
yıl sonra 500 milyon borç ile devretmenizden hiç
bahsetmediniz.
Bitti mi?
Bitmedi elbette...
"İstanbul Halk Ekmek, Başakşehir Futbol Kulübü'ne Arda
Turan transferi için 9 Milyon Euro verdi" dediniz.
Halk Ekmek, "Arda Turan transferi için herhangi bir kişi
veya kulübe hiçbir şekilde tek bir lira ödenmemiştir. Varsa bu
konuda belgesi olan, ortaya koysun" dedi.
Ortaya bir belge koyamadınız.
"Sayıştay raporlarına göre İstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanlığı FETÖ'ye sehven para aktardı"
dediniz. Belediye, "Bu iddia belgesiz ve temelsiz bir
yalandır" dedi, sus pus oldunuz.
"İBB vakıf ve derneklere trilyonlar aktardı"
dediniz, bu iddianızın sadece uydurma olduğu belirtildi, sizden
belge istendi ama o belgeyi gösteremediniz.
Hadi İBB hakkında söylediğiniz yalanlardan sıyrılalım ve toplumun
gözü önünde yaşanan ama sizin ustalıkla çarpıttığınız meselelere
değinelim biraz da...
"Google'a Ekrem İmamoğlu yazıldığında AK Parti'nin reklamı
çıkıyor. Benim ismimin yayın hakkını aldılar" dediniz. Biz
Google'a baktığımızda, "Ekrem İmamoğlu Rum Pontus", "Ekrem
İmamoğlu kaç yaşında?", "Ekrem İmamoğlu nereli?", "Ekrem İmamoğlu
İBB" gibi sonuçlar çıktı.
Yani isim hakkınız alınmamasına, çalınmamasına rağmen yalan
söylediniz.!
Sizin hakkınızda, "Konstantinopolis'i fetheden Rum
Pontus" manşeti atan Yunan gazetesi hakkında,
"Yahu uydurma bir yerel gazete" dediniz. Oysa
uydurma dediğiniz o gazetenin temsilcisi olan kadını yanınıza alıp,
seçim kampanyanızı takip etmesi için birlikte 18 saat geçirdiğiniz
ortaya çıktı.
Üstelik diz dize fotoğraflarınızla birlikte...
Ahmet Hakan'ın programında, "Esenler Belediye Başkanı benim
Rum Pontus olduğunu söyledi" dediniz.
"Söylemedi" denilince, "İma etti"
diye çevirdiniz, "Onu da yapmadı" denilince, "Kaş
göz işaretleri yaptı" diyerek 30 saniye içinde 3 yalan attınız.
Canlı yayın sonrası videoyu birlikte izlediniz ve Ahmet Hakan'a
dönüp, "Evet söylememiş, ima etmemiş, kaş göz işareti yapmamış"
dediniz.
Ama iftira attığınız Mehmet Tevfik Göksu'dan ve yanılttığınız
kamuoyundan özür dileme gereği bile duymadınız.
İstanbul'da oyların yeniden sayılmasına itiraz etmenize rağmen,
YSK'nın ve tüm medya kuruluşlarının elinde bu itiraz dilekçesi
olmasına rağmen, "Biz oyların yeniden sayılmasını istedik
ama YSK kabul etmedi" dediniz.
Gözümüzün içine baka baka yalan söylediniz!
Binali Yıldırım'ın, "Ekrem Bey ile canlı yayına çıkmak
benim tek başıma alacağım bir karar değil. Şayet Ekrem Bey de kabul
ederse olabilir çıkar konuşuruz" sözünü evirip çevirdiniz,
"Bakın ben partimden izin almadan canlı yayına çıkamam
diyor. İşte aramızdaki fark" dediniz.
Bakın şuraya kadar kaç yalan sığdırdık Ekrem Bey!
"Ben hayatımda yalan konuşmadım, yalan nedir
bilmem" diyen birinin, yani sizin ağzınızdan çıktı bu
yalanlar. Ve inanın elimde sizin ağzınızdan çıkmış daha
onlarca yalan var lakin yazmaya devam etsem bu yazı iki güne
bitmez.
Artık bir yerde dursanız diyorum!
"Belediye Başkanlığı koltuğuna oturmak için çok hevesli,
çok isteklisiniz ama bunu yaparken etrafınızı daha fazla
kirletmeseniz, insanlara iftira atmasanız daha iyi olmaz
mı?" diyorum.
Şayet böyle devam ederseniz, "Yalancıdan Başkan
olmaz" diyen Genel Başkanınız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun
bizzat sizi tarif ettiğini düşüneceğiz vallahi!..