Münevver'in babasında olay yaratacak kitap
Galerinin tamamı için tıklayınızCEM’İN ANNESİ PAZARLIK ETTİ
(Süreyya Karubulut anlatıyor)
Tazminat davası kesinleştikten 1 gün sonraydı. Avukatımız Rezan
Epözdemir’in ofisine gitmiştim. Telefonum çaldı. “Ben Tülay Makbule
Garipoğlu, sizinle görüşmek istiyorum” dedi. “Ne görüşeceksin?”
dedim. Bana, “Bize bir rakamla gel sana bu parayı ödeyeceğiz”
dedi.
“Kesinlikle böyle bir şey olamaz son kuruşuna kadar alırım, çünkü
ben okul yaptıracağım” dedim. Telefonu kapattım. Bir süre sonra
tekrar aradı, “Süreyya Bey sizinle karşılıklı görüşmem lazım” dedi,
bunca ısrardan sonra açıkçası ne yüzle gelecek, ne konuşacak diye
düşünüyordum ve “Tamam” dedim.
Yalnız geldi. Görünce tüylerim diken diken oldu. Onu öldürmemek
için kendimi zor tuttum. Onunla görüşeceğimden kimseye
bahsetmemiştim. Oturdu, soğuk bir selamlaşmanın ardından, “Bizim
iki trilyon paramız yok, anlaşmaya varalım. Bankadan kredi çekeyim,
altınları da vereyim, neyim varsa al. Kesinlikle çocuklarıma
dokunma, istersen canımı al, istediğin istediğin yere de gelirim,
benim için hiç fark etmez, ben zaten ölmüşüm. Cem cezaevinde
kendini öldürse de kurtulsak, bu iş kapansın” dedi."