Erdoğan başkanlık sistemi için halka iniyor işte tarihi
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başkanlık Sistemi ve yeni anayasa için 28 Ocak 2016 Perşembe günü halka iniyor. Erdoğan'ın ilk programı Ankara'da olacak.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Şeref
Malkoç, yeni anayasanın yol haritası ve 'Başkanlık Sistemi'
hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.
Yeni anayasa tartışmaları, Meclis’te oluşturulacak Anayasa Uzlaşma Komisyonu çerçevesinde devam ederken, diğer yandan da yeni anayasanın tüm toplum kesimlerini kapsayacak şekilde halka anlatılması için kapsamlı bir program uygulanacak.
İLK BULUŞMA ANKARA'DA YAPILACAK
TOBB, TESK, TİSK, memur ve işçi sendikaları başta olmak üzere
tüm sivil toplum kuruluşlarıyla ortak buluşmalar
gerçekleştirilecek. Toplumu yönlendirmede öncü görev alan hemşeri
dernekleri, sürece dahil edilirken, üniversitelerin hukuk
fakülteleri kanalıyla da akademik camia hareketlendirilecek. Halka
yayılacak Anayasa maratonunda bir yandan anayasa uzmanı isimlerin
arama konferansları sürerken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da
öncü rol alacak. Erdoğan, halkla Anayasa buluşmaları
gerçekleştirecek. Erdoğan’ın ilk buluşması, 200 sivil toplum
kuruluşunun katılımıyla 28 Ocak’ta Ankara’da yapılacak.
"BİZİM ÖNDERDİĞİMİZ MODELDE ÜNİTER DEVLET
YAPISI OLACAK"
Malkoç, yeni anayasanın toplumun ihtiyacını karşılaması, hak ve
özgürlüklerin alanını geliştirmesi ve siyasi istikrarı sağlaması
gerektiğine dikkat çekti. Türkiye’yi kriz bataklığına sürükleyen
parlamenter sistemden kurtulmanın yolunun sistem değişikliğine
gitmek olduğunu vurgulayan Malkoç, “Devlet biçimleri ile
hükümet sistemleri bilerek, kasıtlı olarak karıştırılıyor. Ya
üniter ya federatif devlet olursun. Ancak hükümet sistemi olarak
parlamenter olabilirsin, başkanlık veya yarı başkanlık olabilirsin.
Devlet biçimi olarak bizim önerdiğimiz modelde üniter devlet yapısı
olacak, federalizm değil” ifadesini kullandı.
"MİLLİYETÇİ-MUHAFAZAKAR KESİMDE KUŞKU
VAR"
Başkanlıkla ilgili “Amerika mı, yoksa Meksika modeli mi olsun” tartışmalarını hatırlatan Malkoç, şöyle devam etti: “Amerika veya Meksika dediğiniz ülkeler daha devlet olalı 200 yıl oldu. Ama bizim 16 devletimiz var tarihte. Bunlardan sadece Osmanlı’nın çöküşü 200 yıl sürmesi, Amerika’nın kuruluşundan fazla. Biz, Selçuklu, Osmanlı tecrübelerinden faydalanacağız, dünyadaki gelişmelerden yararlanacağız, bilimden ve tecrübeden istifadeyle Türkiye modeli başkanlığı inşa edeceğiz.” 1982 Anayasası’nın kalmasını isteyenlerin yok denecek kadar az olduğuna dikkati çeken Malkoç, anayasanın değişmesini isteyenlerin oranının ise yüzde 95’leri bulduğunu vurguladı. Malkoç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ama değişirken hangi hükümet sistemi olsun, parlamenter mi kalsın, yoksa başkanlık sistemi mi gelsin noktasında biraz tereddüt var. Başkanlık sistemiyle ilgili milliyetçi-muhafazakar kesimde, ‘Acaba federalizm olur da bölünme mi olur?’ kuşkusu var. Sol-liberal kesimde de ‘Diktatörlük mü gelir?’ sorusu geliyor. Parlamenter sistem ile Türkiye’nin nasıl siyasi bataklığa döndüğünü hep beraber gördük. Darbeler, darbe teşebbüsleri, vesayet kurumları. Bunlar anlatıldığında görülecektir ki Türkiye’nin bu yapıdan kurtulması lazım.”
"SAVUNMA SANAYİ VE EKONOMİ VARKEN TÜRKİYE
BÖLÜNEMEZ"
“Türkiye, başkanlık sistemi gelirse federalizm olur,
bölünür mü? Hayır aksine daha güçlü olur” diyen
Malkoç, Türkiye’nin gücünün artmasının, demokrasinin
kuvvetlenmesine ve siyasi istikrara bağlı olduğunu vurguladı.
Siyasi istikrarın ise ekonominin kuvvetlenmesi anlamına geldiğini
dile getiren Malkoç, “Savunma sanayini güçlendirmiş,
ekonomisini kuvvetlendirmiş bir Türkiye’de bölünme söz konusu
olamaz. Bütünleşme söz konusu olur. Bu da ancak başkanlık sistemi
ile olur” dedi.
"COĞRAFYAMIZDA BUGÜNE KADAR DİKTATÖR
ÇIKMAMIŞTIR"
Malkoç, ‘Diktatörlük gelir mi?’ sorusuna,
“Mevlanaların, Yunus Emrelerin coğrafyasında bugüne kadar
hiç diktatör çıkmamıştır. Çok kudretli yöneticiler olmuştur ama
diktatör çıkmamıştır. Bizim kültürümüz, milletimizin genleri
diktatörlüğe müsait değildir” ifadesini kullandı.
Türkiye’nin vesayet kurumlarından arınacağını kaydeden Malkoç,
“MGK olacak ama anayasal kurum olmayacak. ‘Ben, Anayasa’dan
gücümü alıp, milyonlarca insanın oy verdiği Başbakanı hizaya
getiririm’ diyemeyecek. Türkiye bu yüklerinden kurtulacak, bu
vesayet kurumlarından kurtulacak. Milli iradenin Anayasa’ya tam
yansıması olacak” diye konuştu.
81 İLDE YENİ ANAYASA VE BAŞKANLIK SİSTEMİ
ANLATILACAK
Malkoç, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni anayasa konusunda
geniş katılımlı ilk toplantısını 28 Ocak Perşembe günü ATO’da
yapacak. Memur Sen’in öncülüğünde bu toplantıya 200’ün üzerinde STK
katılacak. Bu toplantılar ilerleyen günlerde İstanbul ve çeşitli
illerde devam edecek. Cumhurbaşkanı’nın, hepsine katılması mümkün
değil, ama İstanbul, Ankara gibi belli başlı yerlerdekine
katılacak. Anayasa Uzlaşma Komisyonu bir taraftan çalışacak,
bir taraftan da yeni anayasa konusunda hassas olan insanlar, 81
ilde Türkiye’nin niçin yeni bir anayasa yapması gerektiğini ve
başkanlık sistemini anlatacak. Toplumun her kesimi, siyasi
partiler, sivil toplum kuruluşları bu konuda
bilgilendirilecek” dedi.
YENİ ANAYASA İÇİN YOL
HARİTASI
Star'ın haberine göre, anayasa için yol haritasını anlatan Malkoç,
şöyle devam etti: “TOBB, TESK, TİSK, Memur-Sen gibi
memur ve işçi sendikaları üzerinden toplum konuyla ilgili
bilinçlendirilecek. Bunun yanında Türkiye’de çok etkin
hemşeri dernekleri gibi toplumun her kesimini buna katmak için bir
program çalışması yapıyoruz. Diğer çalışma alanı ise üniversiteler.
Özellikle hukuk fakülteleri aracılığıyla bütün üniversiteleri,
akademik olarak yeni anayasa tartışmalarına dahil etmek istiyoruz.
Başta İstanbul Hukuk olmak üzere şu ana kadar 10 hukuk fakültesiyle
temastayız.”
SEÇİM MODELİ
Seçim modeli konusunda da çok ısrarcı olmamak gerektiğini söyleyen
Malkoç, şunları kaydetti: “Sivil toplum kuruluşları bu
alanları mutlaka çalışmalı. Akademisyenler, üniversitedekiler bu
konulara kafa yormalı ki doğrusunu bulalım. Dar bölge, daraltılmış,
nisbi temsil, bunları iyi tartışmamız gerekir ki doğrusunu hep
beraber bulalım.”