Mehmet Ali Şahin konuşurken ben her ekrana
gelişinde Erdoğan'ı izledim dikkatle...
Şahin'i çok fazla dinlemediğinden emindim...
O...
Çocukluğunun geçtiği Kasımpaşa'nın bitirim
sokaklarının...
Ailesiyle yaşadığı yoksulluğun...
Cebine harçlık koyamadığı o fukara günlerin bir
film şeridi gibi gözlerinin önünden akıp geçtiğinden eminim...
O fukara ailenin zayıf, çelimsiz ama boylu poslu, herkesle
arasına mesafe koyarken bile kendisini sevdirmeyi başaran
çocuğu ilerleyen yıllarda ülkenin en büyük şehrine
belediye başkanı seçilmişti...
Daha sonra okuduğu şiir yüzünden hapse
girmişti...
Ve...
Daha sonra da başbakanlık günleri
başlamıştı...
En geç iki ay sonra belki de bu defa devletin zirvesine çıkıp
oturacaktı...
Ne diyebilirim ki?..
Ülkem ve halkım için hayırlısı neyse o
olsun...
Evet...
Günlerdir değil yıllardır beklenen açıklama yapıldı…
Ak Parti’nin cumhurbaşkanı adayı:
Recep Tayyip Erdoğan…
Türkiye, devletin en tepesinde oturacak
kişiyi ilk defa halkına seçtirecek…
Bu açıdan bakarsak; gelecekte tarih, bu defa cumhurbaşkanı
olacak yurttaşının yanına bir de şu notu düşecek: Türkiye
Cumhuriyeti’nin halk tarafından seçilmiş ilk
cumhurbaşkanı…
Ak Parti üst yönetiminin ve
Erdoğan’a gönül vermiş milyonlarca seçmenin
tahmini, seçimin ilk turda biteceği…
Yani…
Erdoğan’ın (geçerli oylardan) % 50
+ Bir kişi tarafından cumhurbaşkanlığına lâyık
görüleceğine kendilerini inandırmışlar…
Mümkün mü?..
C. Arkın'ı tanımayan
yoktu...
Erdoğan'ın ilk turda kazanacağına kesin gözüyle bakanların
en büyük güvenceleri CHP - MHP adayı
İhsanoğlu'nun "Tanınmıyor"
oluşu...
Bence bu geçerli bir güvence değil...
Cüneyt Arkın meselâ...
ANAP'tan aday olmuştu bir
seçimde...
Sadece Eskişehirlilerin değil
bütün Türkiye'nin en çok tanıdığı değerli bir
aktördü...
Ama...
Hiç tanınmayan rakipleri karşısında
kaybetti...
Demem o ki...
Bu tanınmazlık konusuna fazla takılı
kalmayın...
|
Bence...
HDP Selahattin Demirtaş yerine çok sıradan birini
aday gösterseydi...
Veya...
Yarışa hiç katılmasaydı belki olabilirdi…
Ama…
Demirtaş aday…
Ve çok da iddialı…
En son yapılan yerel seçimler (30 Mart) kıstas alınırsa
Erdoğan’ın ilk turda seçilmesi
“zor”…
Hatta “imkânsız” gibi…
İkinci turda seçileceği konusunda bile “Mutlaka
kazanacaktır” demek iddialı ve hatta abartılı
sayılabilir…
Ak Partili kurmaylar ise Tayyip
Erdoğan cumhurbaşkanı adayı olursa ilk turda seçimi
kazanacağından eminler…
Sebebi ise ilginç...
CHP - MHP'li seçmenin sandığa gitmeyeceği...
Kullanılan oy sayısının düşeceği...
Bunun da seçilebilirlik oranını aşağı çekeceği...
Ve böylece Erdoğan'ın % 50 + bir kişiyi
bulabileceği...
Peki...
Millet mağduru
sever...
Kimi siyasetçi, yazar ve araştırma şirketi yöneticilerinin
"Seçmen aslı varken taklidine oy vermez" deyişleri
büyük saygısızlık...
Çünkü "Asıl" Erdoğan, "Taklit"
İhsanoğlu olmuş oluyor...
Büyük saygısızlık hem de...
Yok, hayır...
"Asıl" Erdoğan, "Taklit"
İhsanoğlu olduğu için değil...
Aksi de yazılıp söylense yine ayıp...
Yine saygısızlık...
Ne İhsanoğlu Erdoğan'ın
taklididir...
Ne de Erdoğan, İhsanoğlu'nun
taklidi olabilir...
İkisi de kendilerine has özellikleri olan,
sağlam karakterli kişiler...
Yok, eğer amaç İhsanoğlu'nu
itibarsızlaştırmaksa...
Unutmayınız...
Bu millet mağduru
sever...
|
Haklı çıkabilirler
mi?..
Genel veya yerel seçim olsaydı
haklı çıkabilirlerdi belki ama...
Halkın öyle bir % 55'lik kesimi var ki...
Adeta bütün hayatlarını "Erdoğan nefreti" üzerine
bina etmişler...
Buna bir de seçim günü bulundukları yerde oy
kullanabilecekleri yasal imkânını da eklerseniz;
ilk tur çok zor (Gibi)..
"Yani" deyip, "Erdoğan'ın seçmenleri ilk
turda kazanacaklarını iddia ederken hayal mi kuruyorlar?"
diye sorabilirsiniz...
Ben de size Demirtaş’ın açıklamasını
hatırlatırım:
“İlk turda değil ama ikinci turda seçimi
kazanacağım”...
Siyaset böyle bir şeydir...
“İddialı olmaktır”…
İddiası olmayan kişi sıradan biridir siyaset
dünyasında…
Evet…
(Şimdilik) Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turuna
katılacak üçüncü aday da belli oldu…
Üçüne de bol şans diliyorum…
Ve elbette…
Seçim sürecinin kavgasız, hakaretsiz, çamursuz ve
centilmence geçmesini diliyorum…