CHP'yi en iyi anlatan fıkra!..

İki CHP'li arkadaş Mekke'yi merak etmiş. 'Yahu herkes gidiyor, bir de biz gidelim. Bakalım ne var orada' demiş ve yola çıkmışlar.

Süleyman ÖZIŞIK suleyman@internethaber.com

İki CHP'li arkadaş Mekke'yi merak etmiş. "Yahu herkes gidiyor, bir de biz gidelim. Bakalım ne var orada" demiş ve yola çıkmışlar. 

Orayı gez, burayı dolaş derken sıra şeytan taşlamaya gelmiş.

CHP'lilerden biri başlamış şeytana saydırmaya. Attıkça hırslanıp küfretmeye, küfrettikçe daha iri taşlar atmaya başlamış. En sonunda iyiden iyiye gaza gelip, ayakkabısını çıkarıp fırlatmaya niyetlenmiş.

Yan tarafındaki diğer CHP'li onun bu halini görünce koşup ayakkabıyı atmadan kolundan yakalamış, "Sen ne yapıyorsun ya?" diye sormuş sinirle...

"Ne yapacağım ya görmüyor musun şeytan taşlıyorum" demiş arkadaşı.

"Ya birader sen onun kim olduğunu biliyor musun?" diye tekrar sormuş.

"Kim olacak yahu, şeytan işte" diye cevap alınca burnundan soluyarak, "Yahu saçmalama, o da eskiden bir melekti, unuttun mu?" diye hatırlatmada bulunmuş.

"Eee, yani ne demek istiyorsun?" diye şaşırınca, CHP’li arkadaşı uyarmış:

"Yahu yarın araları düzelir, biz kötü oluruz kardeşim. Taş atma demiyorum atarken kendini belli etme!"

***

CHP'de yaşanan delege krizi tam da yukarıdaki meselede anlatılanları hatırlatıyor. Perde arkasında Kemal Kılıçdaroğlu'nu taşlayanlar, rengini belli etmemek için kırk takla atıyor.

İnce'yi görünce imza veriyorlar, Kılıçdaroğlu arayınca verdikleri imzayı geri çekiyorlar falan. Hal böyle olunca kaç delegenin imza verdiğini bir türlü öğrenemedik. 

De...

Anlamadığım, imzalar genel merkeze teslim edildi edilmesine ama tartışma bitmedi. Genel Merkez yeterli imza toplanamadı diyor, Muharrem İnce yanlıları "Toplandı" açıklaması yapıyor. 

Geçen internette bir video izledim.

Adamın birine, "İmanın şartı kaçtır" diye soruyorlar, "Altı" cevabı veriyor. Say dediklerinde saymaya başlıyor:

"1-2-3-4-5-6"

Bunlar da imzaları aynı yöntemle sayıyorsa, yandık vallahi! 

Düşünsenize...

Koskoca CHP'de 620'ye kadar saymasını bilen kimse yok! 

"1-2-3-4-5-6..."

Kaç oldu?

6 ok?

Ötesi?

"Yok abi ben altı okun üzerine saymam! Atatürk ilke ve inkılaplarına aykırı!"

Kuantum, fizik, bu nasıl metematik?

Hayır yani, olayın içinde bu kez Anadolu Ajansı yok, mühürsüz zarf yok. Neyin sıkıntısını yaşıyorlar ben onu anlamıyorum.

Ulan?

Yoksa bunlar uçan mürekkeple mi imza kağıtlara?

Yok!

Bu, mümkün olamaz çünkü, uçan mürekkep AK Parti'nin icadıydı!

Ya birader ayık kafalı birini bulun, sayın şu mereti artık. Vallahi hepimize gına geldi ya!

Olmadı, Kandil'e gönderin. Hepinizin yerine "kan kardeşiniz" olan Murat Karayılan ile Cemil Bayık saysın!

O değil de Muharrem İnce, "600 delege ile Genel Merkez’e yürürüm" diye açıklama yapmış!

Bak bu kötü!

Kötü çünkü, benim tanıdığım Muharrem İnce bunu diyorsa, bilin ki sırra kadem basacak.

İnşallah tekrarı olmaz!

Bari bu kez "Hak, hukuk, adalet" diye yürüsün de alem diktatör kimmiş görsün istiyorum!

Tabi yine kaçırılmaz ve tehdit edilmezse...

Ama bu kez taktiği öğrendi herkes. Muharrem Abi ekran karşısına geçip, serçe parmağını kendi ekseni etrafında önce 63 derece sağa sonra 122 derece sola çevirecek ve üç kez "Kuantum" diye fısıldayacak.

Şizofrenikler durumu buradan anlayıp kendisini kurtaracak!

Şaka bir yana, Muharrem İnce'nin işi çok zor. Düşünsenize, adam ilk yarışında 15 milyon oy alıp yüzde 30'un üzerine çıkıyor ama önündeki kâğıdı okuyamayan bir adamı deviremiyor. 

İşi çok zor, çok...

Bazı arkadaşlar da "Senin işin gücün de CHP'yi yazmak. Yüreğin yetiyorsa Berat Albayrak ile Süleyman Soylu arasındaki omuz atmayı yazsana" diyor.

Yahu CHP'de şu anda hattı müdafaa ile sathı müdafaa birbirine girmiş. Kılıçdaroğlu ile İnce birbirine döner tekmeyle, ıslak odunla saldırıyor!

Bu olay dururken, omuz atmanın lafı mı olur Tatanka'm, leylek bacaklım?