Bizim canımızı neler acıtıyor?

Ayşem KALYONCU aysemk@internethaber.com

Başbakan Erdoğan; “Zaman zaman basınasesleniyorum. Kızdığım zamanlar da oluyor. Kızışım zevkimden ve nefsimdendeğil. Canım yandığından. Milletimin canı yanmasın diye. TV’yi açıyorsunuz:Şurada şu vuruldu, burada bu vuruldu, şurada şu kadar general şuraya çağrıldı.Bununla ne yapıyorsunuz? Teröre körükle gidiyorsunuz. Bırakalım zaten işyargıda. Yolunda gidiyor.”  serzenişine  eminim benim kadar  hem basında ki bazı  arkadaşlarım, hem şehit anaları hem de halkınbüyük çoğunluğu katılıyordur.Çünkü Başbakanımız gibi bizim de TV ‘yiaçtıkça  içimiz açımakta.

TV’yi açıp, gazete sayfalarına bakıpgerçeklerle karşılaşınca  canımız acabaneden yanıyor?

TV’yi açıyoruz, bir dönemin kudretli paşalarıErgenekon savcılarına 100 saat ifade verdiler, haberi ile karşılaşıyoruz.

TV’yi açıyoruz , Erzincan’da iki MİT’çiyegözaltı haberi ile uyanıyoruz. Fettuhlan Gülen ve İsmailağa Cemaatlerineyönelik soruşturma MİT görevlilerin başına dert olmuş.

TV’yi açıyoruz, Başbakan’ın eski silaharkadaşı Abdüllatif Şener “ Malesef Başbakan süreci yanlış yönetmiştir.Demokratolmayanların ,demokratik açılım yapması mümkün değildir.” açıklamasıkulaklarımızı tırmalıyor.

TV’yi açıyoruz, DTP lideri Ahmet Türk’ün “partinin kapatılması halinde sine-i millete döneceği” yönünde beyan verdiğiniöğreniyoruz.

TV’yi açıyoruz , Abdullah Öcalan’ın yeniodasının metrekaresini beğenmediği için ortalığı ayağa kaldırdığını, sırf buyüzden zaten olamayan demokratik açılım sürecinin bittiğini öğreniyoruz.

TV’yi açıyoruz Adalet Bakanlığı’nın AbdullahÖcalan’ın 5 mahkum ile birlikte kaldığı İmralı Adası ile Mudanya ve Gemlikarasında deniz ulaşımını daha çabuk sağlayacak 300 bin Euroluk özel yat almayakarar verdiğini öğreniyoruz.

TV’yi açıyoruz, Nusaybin’in kırsal kesimindemeydana gelen çatışmada ,şehit düşen Uzman Çavuş Bünyamin Özcan’ın toprağaverilirken dimdik duran 6 aylık hamile karısının yiğitliğini görüyoruz.

TV’yi açıyoruz, TEKEL işçilerinin Başbakantarafından ” Bunlar yatarak para kazanmak istiyor. 10 bin işçinin aylıkmaliyeti 40 trilyon lira.Devletin malı deniz ,yemeyen domuz,dediler.O dönembitti”sözleri ile   fırçalandığınıöğreniyoruz.

TV’yi açıyoruz, bebek katili için 5 milyondolara hükümetin cezaevi yaptırdığını öğreniyoruz.

TV’yi açıyoruz ,İzmir’e ve İzmirlilere faşistdiyen bir gazeteci ile karşılaşıyoruz.

TV’yi açıyoruz has ve has İzmirli  olan Saba Tümer’in kendisine bir Kürt’leevlenip evlenmeyeceği sorulduğunda “Ben de öyle bir İzmir’li hassasiyeti yok” dediğiniduyuyoruz.