Arnavutluk taraf tuttu: Yunanistan karasularını 12 mile genişletme hakkına sahip
Abone olARNAVUTLUK Dışişleri Bakanlığı, Yunanistan'ın karasularını 6 milden 12 mile genişletme hakkına sahip olduğunu belirtti.
Yunanistan, parlamentoya sunulacak yasa tasarısıyla
batı karasularını 6'dan 12 deniz
miline genişletme kararı almasını
değerlendiren Arnavutluk Dışişleri, "Yunanistan, 1982'de
Montego Bay'de imzalanan BM Deniz Hukuku Sözleşmesi'nin tarafı olan
her ülke gibi coğrafyanın el verdiği ve başka bir ülkenin egemenlik
hakları ihlal edilmediği durumlarda karasularını bu
sözleşmenin hükümlerine uygun
olarak genişletme hakkına sahip" ifadelerini
kullandı.
Arnavutluk Dışişleri, bitişik deniz alanlarına sahip komşu ülkeler olarak Yunanistan ve Arnavutluk'un karşılıklı anlayış ve çıkarlar temelinde, deniz hukuku ilkeleri ve normlarına, uluslararası deneyime dayanılarak, iki ülkenin hükümetleri arasındaki 2009 tarihli münhasır ekonomik bölge anlaşmasını iptal eden Arnavutluk Anayasa Mahkemesi kararına saygı göstererek yeni bir münhasır ekonomik bölge anlaşması yapmak istediğini vurguladı.
Çarşamba günü Yunan parlamentosunda konuşan Başbakanı Miçotakis, daha önce İtalya ile anlaşmaya vardıkları İyon Denizi'nde Yunan karasularını genişletmeye dair yasa tasarısı sunacaklarını açıklamıştı.
Miçotakis, "Yunanistan, parlamentoya sunulacak yasa tasarısıyla batı karasularını 6'dan 12 deniz miline genişletecek" demişti.
Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi meselesi
1982 yılında imzalanan Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi
(BMDHS), kıyıdaş ülkelere karasularını 12 deniz
miline kadar ilan etme hakkı veriyor.
Türkiye’nin taraf olmadığı sözleşmeyi 1995 yılında yürürlüğe koyan Yunanistan, 'kendi stratejisine uygun zamanda Ege’de karasularını 12 deniz miline çıkarma hakkını saklı tuttuğunu' ilan etmişti.
Türkiye açısından 'casus belli': Hükümete askeri bakımdan
gerekli olanlar dahil tüm yetkiler verilir
Bunun üzerine 8 Haziran 1995'te Türkiye Büyük Millet Meclisi
(TBMM), 'Yunanistan’ın Ege’de karasularını 6 milin
ötesine çıkarmasının savaş sebebi (casus belli) sayılacağını,
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ne askeri bakımdan gerekli olanlar da
dahil olmak üzere tüm yetkilerin verileceğini' beyan etmişti.