301 e saldıranlar sorumlu
Hrant Dinkin cenazesi sırasında, bindirilmiş
kıtaların hazırladığı pankartı biliyoruz...
Katil 301!..
Daha cenazesi yerdeyken, Hrantı 301 öldürdü diye gelen
nakaratlar ilgi çekiciydi!.. Ceza Yasasındaki 301. Madde o şekilde
olmasaymış bu cinayet işlenmezmiş... Doğrusu şudur... 301. Madde,
Türkiye Cumhuriyeti Devletini teslimiyete zorlayan cepheler
tarafından, gündem maddesi olarak bu kadar tırmandırılmasaydı,
Hrant Dink duruşmaları bu kadar sansasyonel bir hale getirilemezdi
ve adli mekanizma kendi çerçevesinde rahatça ilerler, adalet yerini
verir ve hatta Dink, yargı huzurundan hiçbir zarar görmeden
ayrılırdı...
Ama Dinkin şahsında bir kaos yaratmak isteyenler vardı ve bunlar
Dinke tepki gösterenlerden çok, sanki onun destekçisi gibi
duranlardı!.. 301in kaldırılmasını en çok diaspora istiyordu...
Ancak 301. Maddenin kaldırılması işinin peşinde olan, global
olarak elbetteki Avrupa Birliğidir... Avrupa Birliği, 301 olmazsa
olmaz şartı olarak Türkiyeye dayatmada bulunuyor... Avrupa
Birliğinin gizli kodlarına bakılınca 301. Maddenin ortadan
kalkması ile işbirlikçi medya kuşatması, satılmış akademisyenlerin
kullanılması ile Türkiye Cumhuriyeti Devletinin çözülmesi
kolaylaşacaktır...
Hrant Dink cinayeti, 301. Maddenin üzerinden silindir gibi geçmek
üzere bir fırsat sayılıyor...
Bu çerçevede, Boğaziçi Üniversitesinin seferber olduğunu
görüyoruz!.. Bu üniversitenin bir grup öğretim üyesi 301. Maddenin
tamamen kaldırılması için hazırlıklarını iktidara ilettiler...
Bendeniz de bu okulu, okuyucuların dikkatine sunuyorum. Ve
hatırlatıyorum, Boğaziçi de Bilgi ve Sabancı Üniversitelerinin
ortak katkıları ile İstanbulda şu ünlü Diaspora konferansını
organize etmişlerdi... Okulun rektörü Ayşe Soysal Hanımefendinin
çırpınışları gözler önündedir!..
Boğaziçili muhteremlerin, Atatürk Cumhuriyetinin bu değerli
aydınlarının teklifleri karşısında, bakınız, Başbakan Recep Tayyih
Erdoğan şunları söyledi:
Bize tümden iptalini teklif edenler, bunu şu anda ülkelerinde
uygulayan, birçok ülkeler var... Ve 301in içerisinde gerek
birinci, gerek ikinci fıkrasında geçen maddeleri çok iyi
değerlendirmeleri gerekir. Bu maddeleri bir defa görmemezlikten
gelemezsiniz. Değerlendirirlerse, yaptıkları teklifin çok çok
tutarlı olmadığını görecekler.
Eh, buna da şükür!..
Hemen bu noktada hatırlayalım...
Söz konusu madde nedir bir bakalım...
MADDE 301 - (1) Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet
Meclisini alenen aşağılayan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis
cezası ile cezalandırılır.
(2) Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini, devletin yargı organlarını,
askeri veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, altı aydan
iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Türklüğü aşağılamanın yabancı bir ülkede bir Türk vatandaşı
tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte bir oranında
artırılır.
(4) Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç
oluşturmaz.
Bildiğiniz gibi, bu çevrelerin hedefinde sadece 301. Madde yok...
Türk Ceza Yasasından kaldırılması istenen başka yasalar da var...
Mesela, bunlar arasındaki 305. Maddeye bakalım...
MADDE 305 - (1) Temel milli yararlara karşı fiillerde bulunmak
maksadıyla veya bu nedenle, yabancı kişi veya kuruluşlardan,
doğrudan doğruya veya dolaylı olarak, kendisi veya başkası için
maddi yarar sağlayan vatandaşa, üç yıldan on yıla kadar hapis ve
onbin güne kadar adli para cezası verilir. Yarar sağlayan veya
vadeden kişi hakkında da aynı cezaya hükmolunur.
(2) Fiili savaş sırasında işlenmiş ya da yararın basın ve yayın
yoluyla propaganda yapmak için verilmiş veya vadedilmiş olması
halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(3) Suç, savaş hali dışında işlendiği taktirde, bu nedenle
kovuşturma yapılması Adalet Bakanının iznine bağlıdır.
(4) Temel milli yararlar deyiminden; bağımsızlık, toprak bütünlüğü,
milli güvenlik ve Cumhuriyetin Anayasada belirtilen temel
nitelikleri anlaşılır.
Bir de 318. Maddeye bakalım...
MADDE 318 - (1) Halkı, askerlik hizmetinden soğutacak etkinlikte
teşvik veya telkinde bulunanlara veya propaganda yapanlara, altı
aydan iki yıla kadar hapis cezası verilir.
(2) Fiil, basın ve yayın yolu ile işlenirse ceza yarısı oranında
artırılır.
Sizce bu maddeler neden hedeftir?..