BIST 10.644
DOLAR 32,20
EURO 35,01
ALTIN 2.500,70
HABER /  DÜNYA

Tacizci Alman Türkleri rezil etti

Türkiye'yi anlattı, rezalet kitap İngiltere'de en çok satanlar kitabına girdi. Peki kitapta neler var? İşte o rezaletin ayrıntıları;

Abone ol Antalya’da İngiliz kızı Charlotte M.’ye cinsel tacizde bulunduğu suçlamasıyla yargılanan Alman Marco W.’nin (18) yargılamayı olumsuz etkileyeceği gerekçesiyle iki Alman avukatının davadan çekilmesine neden olan kitabında, Türkiye’deki hapishane koşullarını “işkence gibi” benzetmesiyle eleştirdiği ortaya çıktı.

“Marco W. - Benim Türk Hapishanesi’ndeki 247 Günüm” adıyla piyasaya sunulan ve hemen “en çok satanlar” listesinde ilk sıralara yükselen kitabında koğuştaki koşulları da yerden yere vurdu. Marco, geceleri ter içinde uyanmasının ve sabahları bitkin olmasının ona “işkence gibi” geldiğini yazdı.
‘Kötü muamele görebilirdim’

Marco W. cezaevini “Gündüzleri de karabasan sürüyordu. Hücre dar ve kor gibi sıcaktı. 36 erkek sifonu olmayan bir tuvaleti paylaşıyorduk. Duvarlar küf doluydu. Yatak çarşafları arasında börtü böcek bulunuyordu. Şiddet ve uyuşturucular günün rutiniydi” sözleriyle anlattı.

Yaşadıklarını, yazarak sindirmek için yazdığını açıklayan Marco W., hapishanedeki sekiz ayı aşan süreyi korku, şüphe, iğrenme, kendini gizleme ve hayatta kalma mücadelesi içinde geçirdiğini iddia etti. Marco W., tutukluların tecavüz suçlamasıyla hapiste olduğunu öğrenmeleri halinde, kötü muamale görmek ve dövülmekten çekindiğini de dile getirdi.

Koğuştaki ağalarla, yemek, sigara ve telefon kartını paylaşmak zorunda kaldığını, birinin direnmesi halinde eziyet edilerek dövüldüğüne tanık olduğunu yazan tecavüz zanlısı Marco W., “Yemek iğrençti. Hapishane tayını midemi guruldatıyordu. Çoğu kez tuvalette boşaltıyordum. Gömlek ve pantolonlarım zayıflığımdan sarkmaya başlamıştı. Hayalet gibi zayıfladım” ifadelerini kullandı. Tutuksuz yargılanan Marco W.’nin duruşması 9 Nisan 2009’a ertelenmişti.

Filmin senaristi ‘Pişmanım’ demişti

Geceyarısı Ekspresi (Midnight Express) filmi de 1978’de Oliver Stone tarafından senaryolaştırılmıştı. Film abartılmış cezaevi işkence sahneleriyle Türkiye’yi tarihin en ağır anti propagandalarından biriyle yüz yüze bırakmıştı. Bir süre önce Türkiye’ye gelen Stone, “filminin gösterime girmesinin ardından yaşanmış olan yanlış anlaşılmalardan ve Türkiye’de pek çok kalbin kırılmış olmasından dolayı üzüntü ve pişmanlık duyduğunu” açıklamıştı.

Stone, “Senaryom Bill Hayes ile yaptığım röportajlara ve onun biyografisine dayanmaktaydı. Kendisi Türkiye’den uyuşturucu kaçırırken yakalanmış ve 30 yıl hapse mahkûm olmuş, ancak 5 yıl mahkûmiyetten sonra hapisten kaçmıştı. O zamanlar genç olduğum ve senaryoyu biraz fazla dramatize ettiğim doğrudur” ifadelerini kullanmıştı