Kıyamet çoktan kopmuş olmalıydı

Maya Takvimi'nin 21 Aralık 2012 tarihinde bitmesiyle, Dünya'nın sona ereceği dedikoduları bütün sene devam etti. Ama bu dedikodular ve tahminler ilk değildi... İsa'dan sonra ilk yüzyıllarda, yaklaşık 1300'lere kadar çeşitli Hristiyan toplulukları, din-bilim adamları, İncil'den ilham alarak İsa'nın dünyaya döneceğini ve bunun dünyanın sonu olacağını belirttiler. Özellikle aşırı dindar Hristiyanlar, etraflarındaki insanlarda inancın azaldığını her gördüklerinde, bunu bir kıyamet alameti olarak gördüler... 1346–1351 yılları arasında Avrupa'yı kasıp kavuran, hiç bir savaşın yapamadığını yaparak, Avrupa nüfusunu yarıya indirip kurutan Kara Veba, bir çok Avrupalı tarafından dünyanın sonu olarak nitelendirildi. 1300'lerden sonra Hristiyanların İsa'nın dünyaya dönmesiyle ilgili tahminleri zaman zaman tekrar ortaya çıktı. Ama 1300'lerden sonra bilim de işin içine girmeye başladı... Doğal afetler ve felaketler sonucu dünyanın sonunun geleceği tahminleri de sık sık ortaya çıktı. Milenyum inancı yine İsa'yla alakalı farklı bir teoridir. Milenyunizm adıyla nitelendirilen bu inanca göre Hz. İsa dünyaya gelecek, 1000 yıl boyunca dünya Altın Çağ'ı yaşayacak ve bunun sonunda ise büyük doğal afetler, yıkımlar ve felaketler sonucu kıyamet kopacak. 1370 yılında yine bazı bilim ve din insanları Milenyum'un başlayacağını tahmin etti. 1500'lü yıllarda bu sefer astrologlar Milenyum teorisinden yana şanslarını kullandı. Bu teoriye çok yakın bir zamanda, yine astrologlar gezegenlerin hareketinden yola çıkarak dünyada büyük bir sel olacağını ve bunun dünyanın sonu olacağını açıkladılar. Bundan sonra dünyanın sonu kehanetleri sürekli olarak dini veya bilimsel dayanaklarla desteklenerek tahmin edilmeye çalışıldı. 1666 yılında yine ilginç bir tahmin yapıldı... 666 sayısının şeytanı temsil ettiğine inanan din adamları 1666 yılının kesinlikle felaketlerle dolu bir son olacağına eminlerdi. Bu sene bu kehanete inanan insanlar da korku içerisinde kıyameti bekledi. Bu tahmin Hristiyanlar arasında gerçekten çok ses uyandırmıştı. 5 Nisan 1719 yılında, ünlü bir matematikçinin hesaplarına göre Dünya'ya kocaman bir gök taşı çarparak Dünya'yı tuzla buz etmiş olması gerekiyordu... Bu kadar çok tahmin olmasının bir sebebi, daha önceden kehanette bulunan bu bilim adamları dedikleri çıkmayınca, 3-5 sene sonra yanlış hesaplamalar yaptıklarını iddia ederek, aynı kehanetlerle tekrar ortaya çıktılar... Bu kıyamet tahminlerinin arkasında sahtekarlıklar, hastalıklar da mevcut... Örneğin bir denizci 1800'lü yılların başında Milenyum'un başlayacağını belirtti. Bu kehanet yayılmaya başlandıktan sonra bu denizcinin akli problemleri olduğu öğrenildi. Bir çiftlik sahibi tavuğunun üzerinde "İsa geliyor" yazan yumurtalar yumurtladığını iddia etti. İlk başta herkesi şaşırtan bu olayın sahte olduğu tabii ki ortaya çıktı. 1814 yılında bir kadın Hz. İsa'nın yeniden doğacağını belirtti. Bu kadının iddiasına göre Hz. İsa reankarnasyonla dünyaya gelecekti ve bu kadın Hz. İsa'yı tekrar dünyaya getirecek olan anneydi. Kadının fazlasıyla inananı olmasına rağmen bu iddialardan kısa bir süre hayatını kaybetti ve yapılan otopside hamile olmadığı ortaya çıktı. Bundan sonra 1900'lü yıllarda da çok fazla kehanet ortaya atıldı. 90'lı yıllar biraz kesat geçti fakat 2000 senesine ait tam 16 farklı kehanet bulunuyordu. Bunlardan biri de dahi bilim adamı Isaac Newton'a aitti. Hayatta olduğu zamanlar yazdığı bir kitapta Milenyum'un 2000 yılında başlayacağını belirtmişti. 2000'li yıllardan sonra da pek çok kehanet ortaya atıldı. Kimisi ilgi topladı, kimisi kimsenin umurunda bile olmadı. 21 Aralık 2012'den sonra da belirli tarihlere ait kehanetler var. İşte o tarihler: 2018-2028, 2020–2037, 2129, 2240, 2280...

21 Aralık 2012 tarihi ilk tahmini kıyamet tarihi değil...