BIST 9.722
DOLAR 32,52
EURO 34,80
ALTIN 2.430,64
HABER /  EKONOMİ

Japonya Çin'in koltuğuna oturdu!

ABD ile yaşanan ticaret savaşı tehidi ve ekonomik büyümenin yavaşlaması gibi nedenlerle 2018'de darbe alan Çin'in 'dünyanın en büyük 2. borsası' konumunu kaybettiği, Japonya borsasının ABD borsasının ardından bu konuma yükseldiği açıklandı.

Abone ol

Çin'deki hisse senetlerinin değeri perşembe günü itibarıyla komşusu Japonya'dakilerin gerisine düştü.  

Bloomberg'in haberine göre, Bunun Çin borsasının  Japonya'yı geçerek 2014 yılında 'dünyanın en büyük ikinci borsası' konumuna yükselmesinden beri bir ilk olduğu ifade edildi.

ŞANGHAY BORSASI BU YIL YÜZDE 17'LİK BİR KAYIP YAŞADI

Verilere göre perşembe akşamı itibarıyla Çin'in hisse senetlerinin değeri 6.09 trilyon değerinde kalırken,  Japonya'nın hisse senetlerinin değeri 6.17 trilyon dolar değerinde kaydedildi. ABD borsası ise 31 triyon değerinde.

Dünyanın en büyük ekonomilerinden ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşı endişesi küresel pazarlarda olumsuzluk yaratsa da Çinli hisse senetlerinin bu yıl en düşük performans gösterenler arasında olduğu,  Şanghay borsasının ocak başından bu yana yüzde 17'lik bir kayıp yaşadığı belirtildi.

ABD bu hafta Çin üzerindeki baskıları artırmış, Beyaz Saray değeri 200 milyar dolar olan Çin'den ithal edilen bir dizi ürüne getirilen yüzde 10'luk tarife oranının yüzde 25'e çıkarılmasını düşündüğünü duyurmuştu. Washington halihazırda değeri 34 milyar dolar olan Çin ürünlerine ek gümrük vergisi getirmiş ve ilerleyen haftalarda 16 milyar dolar değerindeki ürünlere de ek tarifeler getirmeyi tasarladığını duyurmuştu 

'BÜYÜME İVMESİ KISA SÜRELİ EKONOMİK GERİLEMENİN ARDINDAN GERİ DÖNECEK'

Ancak Bloomberg'e konuşan Hong Kong merkezli stratejist Linus Yip, Çin borsasının yeniden kendini toparlayabileceğini söyledi.

Yip "Pazar büyük ihtimalle önümüzdeki birkaç ay daha alçak seviyelerde gezinmeyi sürdürecek. Ancak Çin borsasının total sermayelendirme ile kendini toparlama ve yeniden dünyanın 2 numarasına yükselme şansı hala var" dedi.

Yip " Nihayetinde ekonomik temeller hala istikrarlı ve büyüme ivmesi, kısa süreli ekonomik gerilemenin ardından geri dönecek" dedi.