İşte bu yüzden kıskanıyoruz
Aşkın bir göstergesi olduğuna inanılan kıskançlık, uzmanlara göre kişinin sevilmeye aşırı ihtiyaç duyması, güvensizlik ve yetersizlik duygusuyla baş edememesinden kaynaklanıyor.
Aşkın bir göstergesi olduğuna inanılan kıskançlık, uzmanlara göre kişinin sevilmeye aşırı ihtiyaç duyması, güvensizlik ve yetersizlik duygusuyla baş edememesinden kaynaklanıyor.
Anadolu Sağlık Merkezi'nden Uzman Psikolog Aylin Sezer, kıskançlığın insanın doğasında mı olduğu yoksa sonradan öğrenilen sosyokültürel bir kavram mı olduğunun hala tartışıldığını belirtti.
Sezer, sosyokültürel yaklaşıma göre kıskançlığın sosyal ve kültürel bir olgu olduğunu ifade ederek, "Kişi yaşadıkça, içinde bulunduğu toplumun yarattığı ilişki kurallarına göre kıskanmayı öğrenir. Kendi anne ve babasının ilişkisi o kişinin karşı cinsle ilişkisinde bir model olacaktır. Onların sevgi, saygı, sadakat, kıskançlık tanımlarını öğrenen çocuk, büyüdüğünde kendi ilişkisinde bu tanımlara uygun davranacaktır. Cinsiyet farklılıkları da kadın ve erkek için kıskançlık yaratan durumları ve uygun tepkileri tanımlayan sosyal kurallardan etkilenir" dedi.
KISKANÇLIK AŞKIN GÖSTERGESİ Mİ?
Kıskançlığın aşkın bir göstergesi olmadığını ifade eden Sezer, şunları söyledi:
"Aşk, aşırı sevgi ve bağlılık duygusudur. Olağan sevmeden, kişinin duygularını yönetmede zorluk yaşaması durumuyla ayrıştırılabilir. Özellikle ilişkilerin başında yaşanan bu duygu zamanla, ilişki olgunlaştıkça yerini daha kontrol edilebilir ve kalıcı duygular olan sevgi, güven ve sadakate bırakır. İnsanın sahip olduğu bu değerli şeyi kaybetmekten endişe duyması beklenen bir durumdur.