BIST 10.159
DOLAR 32,15
EURO 35,10
ALTIN 2.475,33
HABER /  GÜNCEL

Davutoğu'nun ABD ziyaretinde revizyon sinyali

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun bir günlük Washington ziyaretinde verdiği mesajlar, son zamanlarda Türk dış politikasının belli başlı konularda revizyona uğradığı izlenimini güçlendiriyor.

Abone ol

Türkiye’nin Ortadoğu politikalarından ABD ile ilişkilerine kadar birçok alanda Davutoğlu, Türkiye’nin ABD ile aynı pozisyonlarda yeraldığını anlattı, bazı diplomatik kaynaklar ise geziyi ‘’yeni bir sayfanın açılışı’’ olarak tasvir etti.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu sadece bir gün süren ziyaretinde ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel, Dışişleri Bakanı John Kerry, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Susan Rice ile görüşmelerin yanısıra, Bakan Brookings Enstitü’de bir de konuşma yaptı.

Brookings’deki konuşmasına Davutoğlu, Suriye krizi ile başladı ve Birleşmiş Milletler’in bu ülkedeki yaşanılanlar adına etkisiz kalmasından yakındı, uluslararası sistemin yeniden yapılandırılması gerekliliğinin üzerinde durdu.

Suriye'de son 2,5 yılda 130 bin insanın öldürüldüğünü, yaklaşık 7 milyon insanın da yerlerinden edildiğini hatırlatan Ahmet Davutoğlu, ''Yaklaşık 700 bini Türkiye'de olan 2 milyon insan sığınmacı konumunda. Kimyasal silahlar kullanıldı ve milyonlarca insan şu anda Suriye'nin şehirlerinde, kırsal bölgelerinde, köylerinde açlık, hastalık ve benzeri birçok ciddi problemle karşı karşıya. Buna uluslararası sistemin cevabı neydi? Yaşanan insanlık kriziyle ilgili bugüne kadar tek bir BM Güvenlik Konseyi kararı bulunmuyor,’’ dedi.

'Cihatçılara göz yumulmuyor'

Geçen haftaki Irak ziyareti ile birlikte, bu ülkeyle ilişkileri düzeltme yolunda ciddi gayretler sarfedeceği izlenimini veren Ankara hükümeti, haftasonu da tarihi olarak kabul edilen Kürdistan Bölgesel Hükümetinin Cumhurbaşkanı Barzani’yi Diyarbakır’da ağırlamıştı.

Davutoğlu, Brookings’de yaptığı konuşmada, bu ziyaretlerin Türkiye’nin bölgede mezhepsel ve etnik ayrışmaları dindirme yönünde gösterdiği gayretlerin göstergeleri olarak takdim etti.

Türkiye’nin son zamanlarda bölgedeki Sunni güçleri desteklediği ve mezhepsel ayrışmaları artırdığı yönündeki eleştirilere ise Davutoğlu, Türkiye'nin Washington Büyükelçiliği'nde gazetecilerle bir araya geldiği zaman yanıt verdi.

Davutoğlu, Türkiye'nin cihatçı grupların Suriye'ye geçişini tolere ettiği suçlamasını kesin bir dille reddetti. Bu türlü haberlerin abartılı olduğunu söyleyen Davutoglu, Batılı ülkelerin en başta bu tür kişilerin Türkiye'ye gelmesine izin vermemesi gerektiğini soyledi.

‘’ABD ile Sonsuza Dek Model Ortaklık’’

Davutoğlu, Washingon ziyaretinde ABD ile zaman zaman istişare edilmesi ve dış politika poziyonlarının koordine edilmesi gerekliliğinin altını çizdi ve şunları ekledi: ‘’Ancak ABD ve Türkiye beraberdir ve bu birliktelikten de kimsenin şüphesi yoktur. Bu bir ana müttefikliktir.’’

Davutoğlu, Kerry ile yaptığı basın toplantısında ABD ile Başkan Obama’nın tasvir ettiği şekilde Türkiye’nin bir ‘model ortaklık’ ilişkisine sahip olduğunu hatırlattı ve bunun ''sonsuza dek süreceğini’’ söyledi.

ABD Dışişleri Binasının 7. katında yapılan basın toplantısında her iki bakan da, Suriye konusunda Cenevre 2 olarak adlandırılan, Esad yönetimi ile Suriyeli muhalifleri biraraya getirmesi beklenen konferans için yapılan çalışmalara değindi.

Davutoğlu, Suriye Ulusal Koalisyonunun, Cenevre 2’ye katılımı noktasında ABD ve Türkiye’nin bir takım halinde etkili bir şekilde çalışmalarının sonuç verdiğini söyledi. Bu konuda da Türkiye, uzun zamandır diplomasi alanında ABD’ye yeteri kadar destek vermemekle suçlamalara bir anlamda cevap vermiş oldu.

Davutoğlu’nun Washington’a getirmiş olduğu bütün bu yeni mesajlar ışığında ziyareti yakından takip eden bazı Türk diplomatik kaynakların BBC Türkçe’ye yaptığı değerlendirmelere göre, Türk Dışişleri Bakanı'nın Washington ziyareti ‘’olumlu’’ geçti.

Aynı diplomatik kaynaklar şunları ekledi: ‘’Mısır ve Suriye konularında geçmiş aylarda (Washington ile) yaşanmış bazı soğukluklar sonrası ilişkileri tazelemek, bazı sorunları konuşmak için bu ziyaret yararlı bir fırsat oldu. O zamandan beri Mısır’da durum daha netleşti, orada yeni yönetim yerleşti. Suriye’de de Amerikalılar bizim sorunlarımızı daha iyi anladılar, biz de onlara daha çok kulak verdik. Birkaç ay önceki pürüzler ve sıkıntılar sonrası bu ziyaretle yeni bir sayfa açıldı denebilir. Zaten görüşmelerdeki yararlı hava iki bakanın yaptığı basın toplantısına da yansımıştı.''

Davutoğlu: Çin Füze Rahatsızlığı Yok

Ahmet Davutoğlu’nun temaslarında Türkiye’nin Çin’den almayı planladığı füze savunma sisteminin önemli yer tutması bekleniyordu. Konu, hem Savunma Bakanı Hagel hem de Dışişleri Bakanı Kerry ile görüşmelerde gündeme geldi.

Davutoğlu, Kerry ile görüşmesinden çıktıktan sonra bazı Türk basın mensuplarına yaptığı açıklamada yemekte bu konunun konuşulduğunu ancak ABD’nin herhangi bir rahatsızlık iletmediğini ifade etti.

Davutoğlu “Nihai kararın verilmediğini bir kez daha vurguladım. Onlar da bu konuda çalışmaya devam edeceklerini söylediler. Bir rahatsızlık konusu veya bir görüş ayrılığı şeklinde bir fikir teatisi söz konusu değil. Dileriz ki yeni tekliflerle gelirler ve tekrar onlar yeniden ele alınır.”