BIST 10.677
DOLAR 32,23
EURO 34,97
ALTIN 2.419,22
HABER /  GÜNCEL

Basın Konseyi polis baskınını kınadı

Basın Konseyi Yüksek Kurulu, ''Hürriyet Gazetesi Foto Muhabiri Sebati Karakurt'un evine yapılan polis baskınını'' kınadı. Konsey'den yapılan yazılı açıklama şöyle:

Abone ol

Basın Konseyi Yüksek Kurulu, ''Hürriyet Gazetesi Foto Muhabiri Sebati Karakurt'un evine yapılan polis baskınını'' kınadı. Konsey'den yapılan yazılı açıklamada, ''Karakurt'un evinin 15 Ekim saat 04.00 sularında polis tarafından basıldığı'' kaydedilerek, şöyle denildi: ''Konsey Yüksek Kurulu, 10 Ekim 2004 tarihli Hürriyet'te yayınlanan 'Kandil Dağı'nda Gitarlı Teröristler' başlıklı röportaj gerekçe gösterilerek, İstanbul polisine mensup 10 kişilik ekip tarafından 'terör yuvası' baskını metoduyla aranmasını ve Karakurt'un 'terör suçlusu' işlemlerine tabi tutularak gözaltına alınmasını, vahim bir hukuk ihlali olarak kınar. Konsey'in elde edebildiği bilgilere göre, Karakurt'un evindeki aramada suç unsuru sayılabilecek herhangi bir şey bulunmadığı tutanağa bağlanmışsa da, İstanbul Emniyeti Terörle Mücadele Şubesi mensubu görevliler, Karakurt'tan Kandil Dağı'nda çektiği tüm fotoğrafları kendilerine vermesini istemişler, 'Bunu yapmazsanız sizi yasal gözaltı süresi olan 48 saat boyunca alıkoyarız' diyerek, yetkilerini keyfi şekilde kullanabilecekleri tehdidinde bulunmuşlardır. Basın Konseyi Yüksek Kurulu, bugünkü siyasi iktidarın çıkardığı ve 'demokratikleşme konusundaki samimiyetinin bir kanıtı' olarak gösterdiği 5187 sayılı Basın Yasası'nın; 'Süreli yayın sahibi, sorumlu müdür ve eser sahibi (burada Sebati Karakurt), bilgi, belge dahil her türlü haber kaynaklarını açıklamaya ve bu konuda tanıklık yapmaya zorlanamaz' şeklindeki açık hükmünü alenen ihlal eden bu olayın: 1- Ülkemizde polisin hala keyfi uygulamaların aracı olarak kullanılmasını, 2- Yürürlükteki yasa hükümlerinin bizzat yasaları uygulamakla görevli kimseler tarafından ayaklar altına alınmasını, 3- Demokratikleşme ve Avrupa Birliği'ne uyum sağlama iddialarının gerçeklerimizle taban tabana zıt olduğunu göstermesini derin bir üzüntüyle kamuoyunun dikkatine sunmaktadır. Yüksek Kurul olarak açıkça belirtmek isteriz ki özgürlüklerimizi ve yasal haklarımızı korumak ve geliştirmek konusundaki kararlılığımızı hiçbir güç engelleyemez.''