Zayıflamak için 16 altın kurala bakın
Abone olYaz geldi, tatil planları yapılmaya başlandı bile! Peki yaz için yapılan planlarda zayıflama var mı? Eğer varsa buyrun...
Yaklaşan yaz mevsimi sebebiyle birçok insanı saran plaj
telaşı aslında çözümlenemeyecek bir sorun değil. Fazla
kilolarınızdan dertliyseniz, önerilerimize kulak vererek formda bir
yaz geçirebilirsiniz.
Güzel bir güne su ile başlayın…
Yağ yakma konusunda bir etkinliği olmasa da, bütün gece sizinle
birlikte uyuyan sindirim sisteminizi uyandırmanın en güzel yolu,
güne su içerek başlamaktır. Güne 1 su bardağı ılık su ve 1 su
bardağı oda sıcaklığında su içerek başlayın, barsak sorunlarına
hoşça kal deyin…
Kahvaltıyı atlamak çözüm değil, sorundur…
Pek çok insan kahvaltı öğününü atlayarak kilo vermeye çalışır.
Fakat kahvaltı gece boyunca aç kalmış bedenimizi canlandırmak ve
açlıktan yavaşlayan metabolizmamızı hızlandırmak için en doğru
yoldur.1-2 dilim peynir, tam buğday unundan ekmek ve bol salata ile
süsleyeceğiniz bir kahvaltı sofrası daha zinde hissetmenizde
anahtardır. “Kahvaltı için vaktim yok” veya “Acelem var”
diyenlerdenseniz, 1 peynirli sandviç veya müslili süt gibi
kahvaltılıkları da tercih edebilirsiniz. Tabi ki miktarları
abartmadan…
Gününüzü ara öğünlerle süsleyin…
Metabolizmanızı dinç tutmak için ara öğünler tüketmeye gayret edin.
Ana öğünler arası tüketeceğiniz bir porsiyon meyve veya yoğurt veya
küçük 1avuç kadar fındık veya küçük bir peynirli sandviç, kan
şekerinde oluşabilecek ani düşmeleri engelleyerek, tatlı krizini
önler, açlığınızı yatıştırır, bir sonraki öğünde aşırı miktarda
besin tüketmenizi engeller.
Öğün atlamak, kendi metabolizmamıza yaptığımız bir
suikasttir…
Öğün atlamanın kilo verme ve formda kalma konusunda yararı olduğunu
düşünenler yanılıyor. Çünkü öğün atlamak metabolizmayı
yavaşlatmakla kalmaz, aynı zamanda kan şekerinin düşmesine neden
olarak açlık hissini arttırır. Bir sonraki öğünde aşırı dolu bir
mideyle sofradan kalkmanıza zemin hazırlar, gereksiz alınan
kaloriler de cabası! Bu nedenle öğün atlamamaya ve 4 saatten daha
uzun süre aç kalmamaya özen göstermelisiniz.
Hayatın asıl kaynağı suya önem verin…
Özellikle yazın terleme sonucu sıvı kaybı artacağından, su
tüketiminizi arttırmalısınız. Zayıflama döneminde vücutta oluşan
yıkım ürünlerinin atılabilmesi içinde su tüketimi çok önemlidir.
Vücutta gerçekleşen dolaşımınıza destek olun ve günde 10-15 su
bardağı (2-3 litre)su için.
Vitamin ve minerallere sofrada yer açın…
Vitaminler ve mineraller vücudun işlevlerini tam olarak yerine
getirmesi ve metabolizmanın çalışması için gereklidir. Günlük
vitamin ve mineral ihtiyacını karşılamak için sofranızda bütün
besin gruplarına yer açmanız gerekir. Süt ürünlerine, az yağlı
etlere, tam tahıl ürünlerine ve tabi ki sebze ve meyvelere
sofranızda yer verin…
Sebze ve meyveler sofraların baş tacı…
Günlük vitamin ve mineral ihtiyacınızın karşılanması ve
sağlığınızın korunması için günde en az 5 porsiyon çiğ sebze ve
meyve tüketilmelidir. Yapılan son araştırmaların sonuçları, sağlığı
korumak için gerekli olan birleşikleri yeterli oranda alabilmek
için günlük meyve ve sebze tüketimimizi 9 porsiyona çıkarılması
gerektiği yönünde.
Gizli enerji depolarına dikkat!
İçecekler…
Yapılan araştırmalar son yıllarda günlük alınan enerjinin yaklaşık
%30’unun içecekler içinde yer alan şekerden veya mısır şurubundan
karşılandığını göstermiştir. İçeceklerinizi doğru seçmek,
vücudunuza gereksiz kalori yüklemesi yapmanıza engel olacaktır.
Şekerli ve karbondioksitli içecekler, hazır meyve suları ne kadar
cazip görünse de, buzlu bir ayran, taze sıkılmış bir meyve suyu ve
hafif şekerli bir limonata ferahlarken sağlıklı kalmanızı da
sağlar…
Alkol… Olmalı mı? Olmamalı mı?
Alkolün aşırı miktarlarda tüketimi kalp sağlığına ve karaciğere
zarar vermesinin yanı sıra, kilo almaya da neden olur. Vücutta
dolaşımı bozarak ödemi arttırır. Yazın alkollü içecek içmeden geçer
mi diyenlerdenseniz, içtiğiniz alkollü içeceğin çeşidine ve
miktarına dikkat etmeli ve alkollü içeceklerle birlikte bol su
içmelisiniz. Alkol, mutlaka tok karına, yemeklerle birlikte veya
fındık, fıstık, beyaz peynir gibi yiyeceklerle birlikte
tüketilmelidir. Alkolün protein ve yağlı yiyeceklerle birlikte ve
bol su içerek tüketimi, emilimini yavaşlatır.
Öğünlerinizin glisemik indeksini azaltın…
Yüksek glisemik indeksli besinler kan şekerini hızlı yükseltir ve
hızlı düşürürler. Kan şekerinin hızlı düşmesi, yoğun açlıkla veya
tatlı krizleri ile son bulur. Besin seçimlerinizde “beyaz”lar
yerine “kahverengilere” yer vermeniz (kahverengi pirinç, makarna,
şeker gibi), öğünlerinizde karbonhidratlı besinler yanında
proteinli besinlere yer vermeniz ve salatanıza az miktarda
zeytinyağı eklemeniz, öğünlerinizin ve diyetinizin glisemik
indeksini azaltarak açlık hissiyle yaptığınız mücadele de size
destek olacaktır.
Light deyip geçmeyin, light deyip
seçmeyin…
Light ürünler doğal versiyonlarına nazaran daha az enerji içerseler
de, bu tür yiyeceklerin ve içeceklerin bir sonraki öğünde tüketilen
besin miktarını arttırdığına dair veriler vardır. Bilim uzmanları
araştırmalarına devam ederken, sizde haftada 2 kezden fazla light
içecek tüketmemeye özen gösterin.
Zararsız atıştırmalar aslında zararlıdır…
Bir lokmadan bir şey olmaz demeyin. Yapılan bazı araştırmalarda,
bir lokmalık atıştırmaların günlük enerji alımını %5 ila 10
ölçüsünde arttırdığını gösterilmiştir. Günlük aldığınız enerjiyi
%5ila 10 azaltmak sizin elinizde…
Doğru seçimlerle açık büfeler artık düşman
değil…
Yaz aylarında kilo almaya sebep olan nedenlerden biri de açık
büfelerde doğru seçimler yapmamaktır. Açık büfelerde çok fazla
miktardaki besin tüketimi, kızartma, kavurma gibi yüksek yağ
içeriği olan yiyeceklerin tercih edilmesi, ağır hamur tatlıları ve
aşırı alkol kilo alma nedenlerindendir. Fırında veya ızgara olarak
hazırlanmış az yağlı etleri, yoğurdu ve tam buğday unundan
ekmekleri, pilav, makarna gibi diğer tahıl ürünlerini ölçülü
miktarda almak, bol salata ile süslemek sağlıklı ve formda kalmak
için sağlam bir yoldur. Tatlı seçimi de bir diğer önemli konudur.
Ağır hamur tatlıları yerine tüketeceğiniz bir sütlü tatlı, içerdiği
kalsiyum minerali ve daha düşük enerjisi ile daha sağlıklı bir
seçim olacaktır.
Yazla birlikte kemikler daha güçlü…
Ultraviyole ışınların cilde teması ile vücudumuzda sentezlenen D
vitamini, kemiklere kalsiyum taşınmasında önemli rol oynar. Yapılan
çalışmalar, cilde sürülen faktörlü güneş koruyucularının D vitamini
sentezini azalttığını ortaya koymaktadır. Güneş koruyucuları
kullanmaya devam edin, fakat güneşin tehlikeli ışınlarının dünyaya
daha az geldiği akşam saatlerinde günde 10 dakika güneşlenmeye de
özen gösterin.
Hareket edin, formda kalın sağlıklı yaşayın…
Kışın miskinliğini artık üzerinizden atın. Her gün en az yarım saat
yapacağınız yürüyüşler forma girmenizde ve formda kalmanızda size
yardımcı olacaktır. Yaz mevsiminin vazgeçilmezi olan plaj
voleybolu, treaking gibi sporlarda enerji harcamanızı arttırarak
form tutmanızı, sağlıklı yaşamanızı aynı zamanda iyi vakit
geçirmenizi sağlayacaktır.
Ve yazın vazgeçilmezi: Dondurma…
Yaz mevsiminin vazgeçilmezi olan dondurmadan uzak kalmanız
gerekmiyor. Dondurma, kalsiyum ve riboflavin içeriği nedeni ile
besin değeri yüksek bir besin. Fakat şeker içeriği nedeni ile
miktarlara dikkat etmek gerekmekte. Günde 2 topu geçmemeye gayret
edin. Enerji içeriği yüksek soslu ve kremalı olanları tercih etmek
yerine, taze sütten yapılmış hafif dondurmaları deneyin.