Dünyanın ne kadar yetkili, etkili devletleri, örgütleri
liderleri varsa orta doğunun mezbelesinde at oynatıyorlar.
Atlar binicileriyle birlikte tepinirken arada mazlum, mahrum,
zayıf ve çaresiz kimseler çiğnenmekte can vermekte, kan
vermektedir. Gel gör ki bu döktükleri kanda kendileri boğuluyor
haberleri yok.
Ne yazık ki 21. asır zulümlerle anılacak, ehli küfrün
Müslümanları nasıl oyuna getirdikleri hilelerle anılacak.
Sözüm ona dünyanın en büyük örgütü BM’dir ama dünyanın düzenine
bir katkısı olmadığı gibi aldığı kararları da uygulamaktan aciz
duruma düşmüş. İsrail’le ilgili birçok haksızlık konusunda müeyyide
kararlarını almış uygulamakta yetersiz kalıyor.
Miyanmar’da Müslüman orman kesilircesine katlediliyor sesi
sedası çıkmıyor.
Suriye’de 21 y.yılın en büyük zulmü yaşandı yaşanıyor kayda
değer bir şey yaptığı yok.
AB ben adamım diyor,
ABD ben kabadayıyım diyor,
Çin beni de unutmayın derken,
Rusya ben de buradayım diyor ama gel gör ki bunların çabaları bu
akan kanı durdurmadığı gibi debysini arttırıyor.
Irak “kiki” yapıyor ama kendisi esaret halini
yaşıyor, İran “hihi” yapıyor gizliden gizliye
Sünni avına çıkmış Müslüümanları öldürüyor, Arap ülkelerinden bir
ses/seda duyduğumuz yok. Türkiye lideri Recep Tayyip Erdoğan
“hey havar!” diyor, bağırıp çağırıyor ama bu
insanlık dışı devletlerin oluşturduğu kirli mezbelede yapacağı bir
şey yok, destek lazım çünkü.
Bu insanlıktan nasibini alamamış, gavur kırıntılarını unutun
arkadaşlar. Bunlar Allah ile ihanet içindeler, yeryüzünde gevezelik
yapmaktan başka bir şey yaptıkları yok.
Bunlar için Ortadoğu coğrafyasının üstündekiler değil
altındakiler lazım bunların gözünde Müslüman, insan sayılmıyor.
Medeniyetleri batsın! Tank-toplarıyla, uçaklarıyla yaptıkları
bir şey varsa o da çaresiz insanları öldürmek, o kadar.
Bunlarda utanacak duygu yok ki utansınlar, yazıklar olsun. 50
ülke iş birliği içinde Ortadoğu’nun sathi mahalli üzerinde plan
yapıyor, cirit atıyor.
Ben Türkiye’ye sesleniyorum!
Haleb’e müdahale etmelidir, ordumuzu Halep’te görmek istiyorum,
Halep Esad’ın babasının malı değildir. Burnumuzun dibinde yapılan
bu zulme dur demenin zamanı geldi de geçiyor.
Benim bir teklifim daha var bu müdahale için gönüllü bir sivil
ordunun oluşmasına imkan verin.
Halep’te vuruşup ölmek şu aciz halimizden daha zor değildir diye
düşünüyorum.
Bu belanın defedilmesi için aklıma bu geliyor, sizin aklınıza
başka bir fikir geliyorsa esirgemeyin.
Allah kolaylık versin. “Dünya sıkıntı evidir”
diyen Peygamberimize selat ve selam olsun.
Ne mutlu bu sıkıntılı dünya yer ve zamana göre gücü nispetinde
sorumluluğunu yerine getirene.