Yeniden yollara düşmek!..

Recep Tayyip Erdoğan 18 yıl önce, 14 Ağustos 2001 tarihinde "Aydınlığa açık, karanlığa kapalı" diyerek partisini kurarken, gözünü o günden 2023’e dikmişti…

Ve o gün bugün girdiği bütün seçimleri açık ara kazanırken, onu seçimlerden çok, üzerine oynanan hain oyunlarla mücadele yordu…

Cumhuriyet tarihinde hiçbir Başbakan ve Cumhurbaşkanı onun kadar üst üste hem içeriden hem dışarıdan demokrasi dışı saldırıya uğramadı…

Bir düşünün uzun yıllar ‘Kahrolsun Amerika’ diye siyaset yapanlar, onu devirebilmek için ‘Yaşasın Amerika’ der oldu!

Gezi’si, 17-25 yargı darbesi, MİT TIR’ları olayı, 15 Temmuz hain darbe girişimi; ‘Yaşasın Amerika’ diyenlerin omuz omuza vermesiydi…

Ama o, bir gün dahi pes etmedi…

Artık 2023’e ramak kaldı…

Yani Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. kuruluş yıldönümünde yapılacak seçimlerin, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın tüm siyasi yaşamının zirvesi olacağı aşikar…

Büyük final gibi!

Bu kez de onu devirmek adına, ABD-İngiliz-İsrail üçlüsünün büyük oyununun parçası olmayı kabul ederek AK Parti’den kopan Gül-Babacan ve Davutoğlu, yeni partileri ile sahneye çıkacak!

Yani cephe genişledi!

*

Cumhurbaşkanı Erdoğan finale 4 yıl varken, partisinin 7. Olağan Kongre sürecini Kızılcahamam’da ‘YENİDEN YOLLARA DÜŞME VAKTİ’ sloganı ile başlattı…

Delege seçimleriyle başlayıp belde, ilçe ve il kongreleriyle devam edecek süreç, olağan büyük kongre ile nihayete erdirilerek, 2023 kadroları inşa edilecek…

Peki Cumhurbaşkanı Erdoğan ne dedi;

“AK Parti'nin kendisine sağladığı gücü millete tepeden bakmak, milleti hiçe saymak, sadece şahsi çıkarlarını korumak için kullanan zihniyetin partimizin çatısı altında yeri yoktur. Hiç kimsenin üstlendiği sorumluluğun gereğini yerine getirmeyip, her şeyi bir üste özellikle de şahsıma havale etme kolaycılığına kaçmaya da hakkı yoktur. Bu tabii bizi ciddi manada üzüyor. 'Beyefendi böyle talimat verdi, böyle istedi' haberimiz yok ama bunun istismarını yapanlar var. Bunları da buradan sizlerin şahsında tüm milletime özellikle duyuruyorum. Şunu herkes bilmeli ki bunların hepsi maalesef fırsatçılıktır. Bu fırsatçılara ikan vermeyeceğiz.”

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu sözleri, 2023 öncesi yeni teşkilatlar oluşturulurken çok ama çok büyük önem taşıyor…

Bu uyarılar sözde kalmamalı…

Sözde kalmaması için görev sadece Tayyip Erdoğan’a değil, parti yöneticilerine, milletvekillerine, bakanlara, bürokratlara, belediye başkanlarına düşüyor…

Artık yıpranmış, inandırıcılıkları kalmamış, tabanda karşılıkları olmayan, muteberliklerini kaybetmiş isimlere ‘Benim adamım da olsun’ denilerek yol verilmemeli…

Bayrak değişimleri hesapsız olmalı…

AK Parti’nin yepyeni isimlerle teşkilat kadroları kurmaya ve halkın karşısına çıkmaya ihtiyacı var…

Beklenti bu…

Bu değişim beklentisine Bakanlar Kurulu, Genel Merkez, Külliye, Bürokrasi de dahil…

Milletvekilliği seçimi geldiği an onlarda…

Gençlik Kolları da, Kadın Kolları da baştan aşağı 2023 vizyonu ile yenilenmeli…

*

Çünkü…

AK Parti rezidanslarda kurulmadı…

AK Parti rezidanslarda toplanmadı…

AK Parti yöneticileri ciplerle dolaşarak partiyi büyütmedi…

AK Parti sırça köşklerde, ofislerde siyaset yapmadı…

AK Parti çay ocaklarında, mahallelerde, çarşıda, pazarda, gecekondularda, esnafın alın terinin arasında kurulup bir onur abidesi gibi yükseldi…

Hz. Mevlana der ki;

“Geçmişini iyi bil ki, geleceğe sağlam basasın. Nereden geldiğini unutma ki, nereye gideceğini şaşırmayasın.”

Ne yazık ki son dönemde liderlerine ve partilerine sadakat dışında her yere giden (!)  insanlar, partide  yol almaya başladı!

Sorunda işte onlar…

***

Halk değişim istiyor…

Halk yeni yüzler istiyor…

Halk kendilerine tepeden bakanları artık görmek istemiyor…

Halk tıpkı 2002’deki gibi sözde değil özde ‘Halka hizmet hakka hizmettir’ desturu iliklerine kadar işlemiş, liyakat sahibi insanları Tayyip Erdoğan’ın yol arkadaşları olarak yeniden görmek istiyor…

Çünkü yeni partilerle birlikte eskisinden daha güçlü bir muhalefet bloğu gerçeği  olacak…

Yani yüzde 50 artık 1 artık aslanın ağzında…

Bugünkü AK Parti kadroları ile  aslanın ağzından almak mümkün değil…

Dert çok!..

*

Teşkilat kongreleri çok ama çok büyük önem arz ediyor..

Çünkü partiyi babaların malı gibi görenlerin yine ön kesmeye başlayacağı, liyakatli kadroların değil, onun bunun adamının yerini koruyacağı anlayışın sürmesinden, yani ‘Eski tas eski hamam’ oyununun oynanmasından endişe ediliyor…

18 yıldır iktidar olmanın nimetlerinden yararlanıp, teşkilatların yanına kendi adamları dışında kimseyi yaklaştırmayanların, yeni dönemde de yeniden rol almak için sahaya çıkmalarının önünün kesilmesi zaruri hale gelmiştir..

Görev almak isteyen ama partinin etrafına yaklaştırılmayan gerçek Tayyip Erdoğan sevdalıların sessiz çığlığı artık duyulmalı...

Bulunmaz Hint kumaşı misali aynı isimler, Bakanları, milletvekillerini etki altına almak için yollara düşenleri şimdiden görüyoruz..

AK Parti ne yazık ki aynı isimler etrafında dönen bir parti konumundan çıkarılmak istenmiyor!..

Kendilerinden başka görev alacak insan yokmuş gibi, 18 yıldır köşe başlarını tutup istediklerini yapan ve yaptıranlara dur  denmek zorunda…

Her yeri  Tayyip Erdoğan’ın  tek başına görme ve bilme şansı olmadığı için teşkilat kongrelerini yönlendirenler ellerini  teşkilatlar üzerinden hem çekmeli   hem de ellerini vicdanlarına  koyup  teşkilatlarda büyük bir değişime imza atılmasına vesile olmalı..

Kendi gelecek ve ikballeri peşinde koşanların partinin geleceği hakkında hiçbir dertlerinin olmadığı bir gerçek...

*

“Bakanın, milletvekilinin, belediye başkanının, bürokratın şunun bunun adamıyım” edebiyatı ile teşkilatlarda görev alma dönemi bitmelidir…

Bu davanın adamı olmayıp sadece kendi kişisel ikballeri ve çıkarları için  sözde dava adamı g örüntüsü verip teşkilatlarda görev alanlara fırsat verilmemeli…

2023 seçimlerinin hiç şakası olmadığının farkına varılmalı.

AK Parti ya;
Büyük bir değişimle yepyeni, liyakat sahibi, arkalarında soru işareti olmayan, millette karşılığı olan isimlerle omuz omuza verip, küllerinden yeniden doğacak…

Ya da...
Köşe başlarından ayrılmayan, partiyi babaların malı gibi görüp, iktidar nimetlerinden hoyratça yararlananlarla yola devam ederek, partiyi de Tayyip Erdoğan’ı da tüketecek… 

*

Yani diyeceğim şu ki;

AK Parti’de değişim  yani temizlik şart olmuştur…

Bu noktada “Temizlik imandandır” hadisi şerifinin anlamını iyi bilmek gerekir…

“Temizlik imandandır” anlayışı hem bireysel, hem de kitlesel hayata hâkimdir.

Öncelikle yürekler temiz olmalıdır.

Yürekler temiz olduğu zaman;

Partiler temiz olur…

Teşkilatlar temiz olur…

Bürokrasi temiz olur…

Belediyeler temiz olur…

İktidarlar temiz olur…

Toplum temiz olur…

AK Parti’nin fabrika ayarları işte budur…

AK Parti’nin Türk siyasi hayatına damgasını vuran anlayışı budur…

O nedenle “Yeniden yollara ancak 2002 ruhu ile düşülür.”

*

Artık “Nasılsa Tayyip Erdoğan kazanıyor” diye yan gelip yatarak seçim kazanma ve emeksiz bir şekilde hava atma dönemi bitti!

18 yıldır partiyi omuzlarında taşıyan Tayyip Erdoğan’a bütün AK Partililer 2023 için vefa borcu olduğunu bilmeli…

Çünkü 18 yıldır sürekli o verdi…

Teşkilatlardan belediyelere, milletvekillerinden bakanlara ve bürokratlara kadar herkesin Tayyip Erdoğan’a vefa borcu var!

Bu borcun ödenme tarihi 2023’tür…

Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıldönümü de olan 2023 seçimleri, Tayyip Erdoğan için büyük finaldir…

*

Özetle;

18 yıldır Tayyip Erdoğan’ın sırtında siyaset yapıp yükselenlerin bu saatten sonra ‘şöyle oldu böyle oldu’ demeden ve hiçbir kişisel hesap yapmadan bir kez de Tayyip Erdoğan’ın yüküne adam gibi omuz vermeleri boyunlarının borcudur…

Ve 2023 finali Tayyip Erdoğan için değil, artık kendi ayakları üzerinde duran, hiç kimseye boyun eğmeyen, bölgesinde büyük güç olan, bütün oyunları bertaraf eden Türkiye Cumhuriyeti Devleti için çok önemli…

“ABD’si, İngiliz’i, Fransız’ı, İsrail’i, Yunan’ı…

FETÖ’sü, PKK’sı, PYD’si, DHKP-C’si…

CHP’si, HDP’si…

Neden topu birden Tayyip Erdoğan’a ve onun yüküne omuz veren  Devlet Bahçeli’ye saldırıyor?”

İşte bu sorunun cevabı, 2023 finalinin adıdır…