ABD’de koltuğuna oturmaya hazırlanan Trump, popüler çıkışlar
yapıyor. Bir strateji uzmanı gibi konuşmaları dikkat çekiyor.
Satır aralarına bakılırsa söyleyemedikleri söylediklerinden
hayli çok. Yakın gelecekte önemli kırılmalar yaşanacağı
şimdiden ortada.
Trump Nato’nun misyonunun miadını doldurduğunu söylüyor. Bunu
hayra yorabilir miyiz?
Bir önceki sabık başkanın gelişi de ala-yı vala ile kutlanmış,
adından bile ne çıkarımlar yapılmıştı!
Şimdi siyasi geçmişi ortada olan bir yapının; yeni
başkanından insanlık adına beklentiler var!
Çevremdeki bazı insanların Batı hayranlığı, dahası ABD veya
Obama hayranlığı beni şaşırtıyor açıkçası.
Çünkü bu insanlar kendi ülkelerinin geleceğinin inşası
adına dava bilinci ile odak noktalarını oluşturduklarını
söylüyorlar!
“Davası davamızdır” nidası ile hem Reis sevdalısı hem de
ABD sevdalısı! Sizce de bir tenakuz kokusu yok mu bu
duruşta!
Sahi Batı yakın geçmişte neler yaşamıştı? Savaş temel
kavramdır Batıyı anlamak için.
İki kutuplu dünyanın Sovyet Rusya ile ABD arasındaki notaları ve
gövde gösterilerine tanık olundu yıllarca.
Çok geriye gitmeden hatırlamaya çalışalım; ABD, Vietnam’da sıcak
denemeler yapmaktan geri durmadı.
1991’de Sovyet Blok’unun çökmesinin hemen ardından çıkan Körfez
Savaşı gerilim rotasını güneye çevirdi.
Dikta rejimlerin payandasında devam eden çıkar süreci 91’de
doğrudan Irak’ın Kuveyt’i işgalini bahane ederek Irak’a
çöktüler.
Küresel emperyalizm Ortadoğu’ya elbette hayat öpücüğü
kondurmamıştı. Yeni bir dönemin işareti veriliyordu.
2003’te ABD’nin ikinci kanlı girişimi Irak üzerinde
gerçekleşti!
2010’da Arap Baharı ise İslam Coğrafyasında biriken gazın
alınması için yeni bir plandı!
Suriye, bütün İslam dünyası adına acı bir bedel ödedi.
Hayalet şehirleriyle 21. Yüzyılın fotoğrafında, Batı
medeniyetinin dünyayı yönetme anlayışı çerçevelenmiş
oldu.
Obama’nın devrettiği Trump’ın bugün oturacağı koltuğun
arkasındaki fon böyle. Bu dekorun önünde ondan insanlık hayrına
yeni şeyler bekleniyor!
Batıda ne zaman bir politika değişikliği olsa dünyada acılar
yaşanıyor.
Yenilen darbelerin biçimi değişiyor. Batının ne sıcak ne de
soğuk dönemleri dünyaya barış getirdi.
NATO kurulduğu günden bu yana dünyaya bakın; ne
göreceksiniz?
İnsanlığın derin bir birikiminin üzerinde oturuyor bugünün
insanı!
Erdem adına, insanlık adına kurulan teşkilatların
getirisi ortada!
Güvenliği tehdit altında olan bir Suriye’li için BM bir sığınak
olabildi mi bu güne kadar?
Trump konuşmaya devam ediyor; Avrupa Birliği’nin dağılacağından
söz ediyor. İngiltere öngörüsünün tuttuğunu iddia ediyor.
Anlaşılan Avrupa yeniden dizayn edilecek.
Güçlenen bir Türkiye resmi ve değişen küresel güç
dengesi karşısında gelecekten umut etmek hakkımız.
Batının kültü karşısında edilgen kalan hayranlara inat yeni
kuşak aidiyete bağlı olmayacak.
Şimdi sorgulayıcı yeni jenerasyon var.
Siber alanda gençler hiçbir kült karşısında edilgen değiller.
Güç dengelerinde derin yarılma onlarla birlikte geliyor.
Bütün dünya ülkelerindeki yeni jenerasyonun yakın gelecekte
yönetime geçmesiyle BM, NATO ve AB gibi kült yapılar tarihe
karışacak.
Trump konuşuyor! Batı’da ne zaman bir adam konuşsa sol
göstermiş oluyor. Bakakalırken sağdan yiyoruz.
Bugüne kadar yemedik mi?
Soruyorum Obama ya da ABD sevengillere?
Fakat gençlerimiz yemeyecek. DEAŞ ve FETÖ gibi projelere bel
bağlayan küresel güçler yeni bir nesille tanışacak.
Akılla kalbi, ilimle erdemi bir arada yaşayan ve
dünyanın beklediği örnekliği sergileyen gençlikle
tanışacaklar.
Dünya düzeninin değişeceği gün gibi ortada.
Yeni dünya düzeninde gariplerin kitabı
okunacak.
Temennimiz bu, gerçek te bu; ‘akıbet yani gelecek O’ndan
sakınanlarındır’