Yeni AB Bakanı'ndan yargı yorumu!
Abone olBakanlık görevine getirilmesini radyodan öğrendiğini anlatan Çavuşoğlu, CHP'nin İşçi Partisi'ne döndürüldüğünü ise üzüntüyle anlattı.
Avrupa Birliğ ile yürütülen ilişkilerin yeni bakanı ve
başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu, TGRT Haber'de
Ankara'nın Gündemi programına konuk oldu, çarpıcı
açıklamalar yaptı. Çavuşoğlu, operasyonlar ve gözaltıları
değerlendirdi, "10 yıl önce yaşansaydı ekonomimiz
biterdi" dedi. Bakanlık görevine getirilmesini radyodan
öğrendiğini anlatan Çavuşoğlu, gündemdeki tartışmalara dair
"Yargı ideolojik kararlar veriyor. İnandığı gibi karar
veriyor veya başka amaçlarla karar alıyor. Farklı ilişkileri
var." yorumunu yaptı.
İşte yeni Bakan'ın gündeme dair çarpıcı yorumları:
"İKTİDAR OLMAK,
YALNIZLIKTIR"
İktidar partisi olmanın, yalnızlık getirdiğini anlatan Mevlüt
Çavuşoğlu, "Türkiye üzerinde oynanmak istenen
oyunlar; gezi olayları, 17 Aralık Operasyonu gibi değişik
yöntemlerle servis ediliyor. Bunların ülkeye ekonomik zararları bir
tarafa, ayrıca yurt dışındaki imajımızı da çok olumsuz etkileri
oluyor. Böyle olduğu zaman bunu düzeltmek için de iktidar
partisi olarak çok fazla çaba sarf etmeniz gerekiyor ve
orada da tek başınıza kalıyorsunuz. Böyle bir
durumda muhalefetin yardımı olmaz" ifadelerini
kullandı.
"KOSKOCA CHP, İŞÇİ PARTİSİ'NE
DÖNDÜ"
Muhalefet partilerinin görevlerini; Türkiye'yi şikayet
etmek, karalamak, itibarını azaltmak olarak sıralayan
Çavuşoğlu, "Muhalefet, bu kargaşayı desteklerken; 'erken
seçim' de istemiyor. 'İstifa etsinler' diyor sadece... Sonrası ne
olacak? Onun üzerine bir hazırlıkları, plan, programları yok. Biz
gelelim de diyemiyorlar; ona da cesaret edemiyorlar. Erken seçim
olsun, sandıkta hesap soralım diyemiyorlar. Kötüleyelim, zarar
verelim; yeter... Cumhuriyet Halk Partisi, sokak eylemlerini
körükleyen marjinal bir parti haline gelmeye başladı. Avrupa'daki
marjinal, radikal partiler gibi oldu. Koskoca Cumhuriyet Halk
Partisi, İşçi Partisi'ne dönüştü" şeklinde
konuştu.
"MÜZAKERELER SÜRÜYOR, İDDİALAR
KOMİK"
Operasyon yüzünden Türkiye'nin AB üyeliğinin askıya alınacağı
iddiaları için Çavuşoğlu, "Bu sadece bir temenni... Böyle
bir şey yok. Bunlar dedikodu ve Türkiye'yi karalama, küçük düşürme
oyunlarının bir parçası... Müzakereler sürüyor. Bunları hayretle
izliyorum ve gülüyorum. Avrupa Birliği, Türkiye ile müzakereleri
neden durdursun?" diye sordu.
"BUNLAR DA GEÇER, VESAYETE BOYUN
EĞMEYİZ"
Operasyonun Türkiye'ye maliyetinin en az 105 milyar Lira olduğunu
hatırlatan Çavuşoğlu, "Yazık bu ülkeye... 100 milyar Lira
ile kaç yol yapılır, kaç tren, metro rayları kurulur, kaç köprü,
fabrika, havaalanı inşa ediliyor. Borsa düştü, şirketler günlük 20
milyar Lira kaybetti, Türk Lirası değerinden yitirdi, borçluların
faizleri arttı, insanlar para kaybetti. Günah değil mi bu ülkeye,
bu insanlara... Bunun bedelini kim ödeyecek? Gezi olayları öncesi
faizler 4,25'ti; şimdi 10'un üzerine çıktı. Dövizde ve maliyette
düşüş için umutlu olmalıyız. Bunlar da durulur. Türkiye'de ne
askeri, ne yargı; hiçbir vesayete boyun eğmeyen bir AK Parti
iktidarı var. Biz sadece halkın tercihine saygı duyarız. Biz
milletin dışında bir irade tanımıyoruz. Millet de, ekonomi de,
sektör de umutlu olmalı... Bu tür dayatmalara boyun eğmeyen bir
Başbakanımız var, bir hükümetimiz var, bir AK Parti iktidarı var.
Türkiye bundan da reform ve demokratikleşme anlamında güçlü
çıkacaktır, ekonomik zararları telafi edecektir. Bu 10 sene önce
olsaydı, ekonomimiz zaten biterdi. Ama şimdi güçlü bir ekonomimiz
var ve bunları bizi sarsmaz, bunları da aşarız"
cümleleriyle umut dağıttı.
"ARTIK HERKES OYUNLARI
GÖRÜYOR"
16 Aralık'ta çok önemli bir 'vize muafiyeti' anlaşması
imzalanırken; bir gün sonra 17 Aralık Operasyonu'nun ortaya
çıkmasının tesadüf olamayacağına dikkat çeken Çavuşoğlu,
"Halkımız görmeye başladı artık... Hangi oyunlar oynanıyor,
kimler var arkasında, neler yapmaya çalışıyorlar ve hedef kim?
Burada hedefin doğrudan Başbakanımız olduğunu artık herkes görüyor.
Ancak neyse ki; muhalefet partilerinin tabanındaki
vatandaşlarımızdan bile 'Bu bir milattır, arkanızdayız' diyerek
destek görüyoruz. Türkiye bu oyunu gördü. Daha güçlü olarak bu
günlerden de çıkacağız. Bunları sandıkta da göreceğiz Ancak yurt
dışındaki algısı aynı olmuyor" diye sitem etti.
"YARGI, İDEOLOJİK KARAR
VERİYOR"
'Biz Türkiye'yi başka vesayetlerden kurtarmaya çalışırken, bu sefer
bir yargı vesayeti oluştu' diyen Mevlüt Çavuşoğlu, "Burada
hukukun üstünlüğünden bahsetmek mümkün değil. Dosyaların
birleştirilmesi, gizlilik ihlalleri ve bunların önceden planlanmış
olması da gösteriyor ki; çok çelişkili bir durum var. Bu da
evrensel hukuk değerleri ile uyuşmuyor. Maalesef yargı, Türkiye'de
11 yıldır yaptığımız reformlara ayak uyduramamıştır; hatta direnç
göstermiştir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin bütün uyarılarına
rağmen, aynı yargıçlar ve savcılar aynı kararları vermeye devam
etmişler. Yargı ideolojik kararlar veriyor. İnandığı gibi karar
veriyor veya başka amaçlarla karar alıyor. Farklı ilişkileri var.
Hakim ve savcıların da eğitilmesi gerekiyor. Avrupa'da yargıçları,
Meclis atıyor. Bizde yürütme bir reform yapıyor, yargı uygulamıyor.
Sonra da kalkıp bize baskı uygulanıyor diyor. Neyse ki; artık bunu
herkes görüyor" dedi.
"EGEMEN BAĞIŞ DA BENİ TAVSİYE
EDERDİ"
Avrupa Birliği Bakanlığı hakkında da konuşan Çavuşoğlu,
"Zannederim; Egemen Bağış'a da sorsalardı; kendisinden
sonra Avrupa Birliği Bakanlığı için benim ismimi tavsiye ederdi.
Ben onun yerine geldiğim için buruk bir gurur yaşadım. Kendisi de
onun yerini ben aldığım için devir teslim töreninde teselli duydu.
Her şey mevki makam değil. Ben şanslı bir dönemde göreve geldim.
Egemen Bey, zor bir dönemde sorumluluk aldı ve büyük işler
yaptı" değerlendirmesinde bulundu.
"HALKIN YÜZDE 60'I ÜYELİĞİ
İSTEMİYOR"
Kamuoyu anketlerinin, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyeliğine yüzde
40 kadar destek verdiğini dile getiren Çavuşoğlu,
"Vatandaşların tavrı sürece bağlı... Süreç pozitif
ilerlerse, destek de artar. Ancak reformlara rağmen tam üyeliğin
gecikmesi heyecanı kırıyor. Referandumlar, ana yasa değişikliğine
verilen desrek halkımızın AB'ye üyeliğimizi istediğini
gösteriyor" şeklinde konuştu.
"BAKANLIĞIMI RADYONDAN
ÖĞRENDİM"
Çavuşoğlu, AB Bakanı olduğunu, radyodan öğrendiğini ifade ederek,
"Egemen Bağış'ın görevden alındığını öğrendiğimde, durum
değerlendirmesi yapmak için kendisini ziyaret etmeye gidiyordum.
Başbakanımız henüz görev tevdii etmek üzere beni aramamıştı.
Kanallar da güçlü istihbaratları doğrultusunda listeler
yayınlıyordu. Akşam yolda Egemen Bey'e giderken, arabanın
radyosundan Avrupa Birliği Bakanı olduğumu öğrendim. Hatta
kendisini ziyaret ettiğimde, 'Görevi devralmaya geldim' diyerek de
şakalaştık" açıklaması yaptı.