Yazılımcılardan Başbakan'a çağrı
Abone olYazılım üreticisi Sarılar,"fikri mülkiyet" alımları ile ilgili Kamu İhale Mevzuatında Fikri Mülkiyet Kanunu ve Fikri Mülkiyet Hakları açısından boşluk olduğunu söylüyor...
Samsun'da yazılım üreten Yapımcı Bil-Kod : 244 Kerim Sarılar,
Kamu İhale Yasası ve bu yasaya göre kamu kurum ve kuruluşları ile
belediyelerce yapılan "fikri mülkiyet" alımları ile ilgili Kamu
İhale Mevzuatında Fikri Mülkiyet Kanunu ve Fikri Mülkiyet Hakları
açısından boşluk ve çelişki olduğunu bildirdi. Fikri Mülkiyet
Yasası'na göre; tüm kamu kurum ve kuruluşları ile belediyeler, ilim
ve edebiyat eseri olarak kanunda yer alan bilgisayar programı
alımlarını Fikri Mülkiyet Yasası dahilinde ve ilgili bakanlıkların
kanunlara dayanarak belirttiği görüş, emir ve şartlar dahilinde
yapmalarının hukuki bir zorunluluk olduğunu hatırlatan Kerim
Sarılar, "Ancak, ilim ve edebiyat eseri olarak kanunda yer alan
bilgisayar programı alımları Kamu İhale Yasası'na uygun olsa da
Fikri Mülkiyet Yasası'nın bir çok maddesine aykırıdır" dedi.
Sarılar, yaptığı bir çizim programına Samsun Ondokuz Mayıs
Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Matematik Bölüm Başkanlığı'ndan
"Gözlem Raporu" alan ve raporda, "Bütün ve parçalı daire, yatay ve
dikey elips ile 12 gene kadar çizebilen ve çizime ait araç veya
bölgenin x.y koordinatlarını, alanını, kenar uzunluklarını ve
açılarını bulan bu çizim programı bir ileri yüksek teknoloji
ürünüdür" dendiğini kaydetti. "Türkiye'de aynı özelliklere sahip
kaç tane çizim programı üretilebilmiştir?" sorusunu yönelten Kerim
Sarılar, "Kamu İhale Yasası'nda yer alan boşluk, çelişki ve
aykırılıktan dolayı mağdur olduğumuzdan Ar-Ge faaliyetlerimizi mali
açıdan geliştiremeyip 12 gende bekliyoruz. Oysa hedefi daha üst
genlere uzun bir süreç neticesi 360 gene kadar bir Türk ürünü
olarak zor da olsa çıkarmanın mümkün olduğu kanaatindeyiz" diye
konuştu. Tüm kamu kurum ve kuruluşlarıyla belediyelerin ilim ve
edebiyat eseri olarak kanunda yer alan bilgisayar programı ile
ilgili alım ilanlarını veya doğrudan temin ile ilgili alımlarını
Fikri Mülkiyet Yasası'nı esas alarak yapmalarının hukuki bir
zorunluluk olduğuna da değinen Sarılar, "Oysa, Yapımcı Kodu ve Bil
Kod belgesi bulunmayan kişilere faturasız bilgisayar programı
ürettiriliyor. Bu Fikri Mülkiyet Kanunu'na aykırıdır" şeklinde
konuştu. Sarılar, derdini anlattığı 2 sayfalık yazıyı AK Parti
Samsun Milletvekili ve AK Parti Teşkilat Başkan Yardımcısı Cemal
Yılmaz Demir ile Samsun ziyareti sırasında Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'a iletti. Öte yandan, uzmanlar, Fikri Mülkiyet Yasası ile
Türkiye'de değer üretmeye çalışan ancak sık sık kanunlar
değiştiğinden kanunları takip edemeyenlerin mağdur olduğuna dikkat
çekiyor. Yapımcı Bil-Kod: 244 Kerim Sarılar'ın Fikri Mülkiyet
Yasası'na dayanarak yaptığı istekte haklı olduğuna dikkat çeken
uzmanlar, "Devlet bir kanun çıkarmış. 300-500 kişiye Yapımcı
Bil-Kod numarası vermiş. Türkiye'yi yazılım üssüne bu 300-500 kişi
mi çevirecek? Yazılım devi Hindistan'da bu alanda milyonlarca insan
çalışıyor. 300-500 kişi para kazanacak diye bil-kod numarası
olmayan zekalar sınırlandırılamaz. Buradaki yanlışlık Türkiye
Cumhuriyeti Devleti'nin her şeyi yasalarla zaptu-rapt altına almaya
çalışmasıdır. Örneğin belediyelerin bünyesinde herhangi bir çalışan
program üretme konusunda başarılı olabilir. Bu işi de o belediye
için ücretsiz yapabilir. Halkın parasını değerlendiren belediye
neden hiç para vermeden yaptırabileceği bir iş için Kültür ve
Turizm Bakanlığı'nın hak tanıdığı işi-gücü kanun takip etmek olan
300-500 kişiye ödemede bulunsun? Kamu kuruluşları bünyesinde de
böyle değerler var. O halde bilgisayar yazılımı konusunda değer
üreten 300-500 kişiye değil herkese destek olunmalıdır.
Hindistan'ın bilgisayar yazılımı ve güzellik yarışmalarında çok
başarılı olduğunu görüyoruz. Neden? Her ikisiyle ilgili hiçbir kamu
kuruluşu yok da ondan. Yasal sınırlama getirilmemişte ondan.
Türkiye'de bu milletin önüne kanunlarla çıkılmamalıdır. Kanunsuz
elbette olmaz fakat Türkiye Cumhuriyeti'nde bugüne kadar 13 bin
kanun çıkarılmış, 9 bini hala yürürlükte. Yasal düzenlemelerle
işler daha da karışık hale getirilmiş. Sadece yazılımla ilgili
kanunlar değil, bizim vergi kanunlarımız da böyle. Bir vergi kanunu
190 kez değiştirilir mi? Ülkemizde mevzuat sadeleştirilmeli"
açıklamasını yapıyor.