Yazıklar olsun! Şu davetiyelere bakın
Abone olCHP'nin sivri dilli Grup Başkanvekili Muharrem İnce eline iki davetiye aldı, Meclis kürsüsünden demediğini bırakmadı
TBMM'nin bugünkü oturumunda söz alan CHP Yalova
Milletvekili Muharrem İnce, TBMM Başkanlığı'nın 10 Kasım Atatürk'ü
anma için hazırladığı davetiye ile Meclis'te ilk kez anılacak olan
Sultan 1'inci Abdülmecit için hazırlanan davetiyeleri
eleştirdi.
İnce, 10 Kasım Atatürk'ü anma davetiyesi ile Sultan 1'inci Abdülmecit için hazırlanan davetiyeyi elinde göstererek, "Yazıklar olsun size şu davetiyelere bakın" dedi.
CHP Yalova milletvekili Muharrem İnce, Genel Kurul'da partisinin
okullardaki şiddet ve madde bağımlılığının tehlike ve nedenlerinin
araştırılması için TBMM'ye verilen grup önergesi hakkında söz aldı.
İlk olarak milletvekili Kamer Genç'in konuşması sırasında kürsüden
itilerek indilmesine değinen İnce, "Burada geçtiğimiz gün
bir zorbalık oldu. Kürsüdeki milletvekilimiz itildi. Merak etmeyin
bugün olmaz. Onu yapan kişi şöyle bakar; CHP grubunda az kişi var
ve sonra kürsüdekine bakar belli bir yaşta mı onu
itekleyebilirmiyim ancak o zaman gelebilir. Bugün birşey
olmaz" dedi.
Muharrem İnce, konuşmasının devamında TBMM Başkanlığı tarafından hazırlanan 10 Kasım Atatürk'ü Anma davetiyesi ile bu yıl ilk kez Meclis'te anılacak olan Sultan 1. Abdülmecit ile ilgili davetiyeleri eleştirdi. İki davetiyeyi de elinde gösteren Muharrem İnce, "Padişahlığa özenen bir Meclis Başkanı var. İşte 10 kasım davetiyeleri. Kağıda yazılmış ve fotokopi bir davetiye. Burada da Abdülmecit için hazırlanan davetiye. Yazıklar olsun size. Şu davetiyelere bakın" dedi.
Kürsünün milletin olduğunu ve milletvekilinin sesinin
kesilmesinin milletin sesinin kesilmesi olduğu söyleyen Muharrem
İnce, şöyle konuştu:
"Haddinizi bilin diyorum. Siz şiddeti saldırı amaçlı
yapıyorsunuz. Biz şiddeti savunma amaçlı anıyoruz. Eşkiyayı
Meclis'e hükümdar etmeyiz. Zannetmeyiniz ki savaş baltalarını
gömdüysek yerini unutmadık. 'Siyaseti beyaz kefenler içinde
yapıyoruz' diyen Başbakan Erdoğan'a sesleniyorum. Biz bu
topraklarda kefensiz yatanların torunlarıyız. Biz siyaseti böyle
yapıyoruz. Herkes haddini bilsin. TBMM'de hiçkimse padişahlık
özentisi yapamaz. Atatürk'e hakaret edemez. Hakkı da değildir,
haddi de değildir. Haddini de bildiririz."