Yaylalarda çözüm süreci bereketi
Abone olHakkari ve ilçelerinde çözüm süreciyle birlikte yayla yasaklarının kaldırılması nedeniyle küçükbaş hayvan sayısı yüzde 15 oranında arttı.<br...
Hakkari ve ilçelerinde çözüm süreciyle birlikte yayla
yasaklarının kaldırılması nedeniyle küçükbaş hayvan sayısı yüzde 15
oranında arttı.
Hakkari merkez ve ilçelerinde çözüm süreci ile beraber yayla
yasakları da kalktı. Yaklaşık 20 yıldır çıkılamayan yaylalar ve
meralar tekrar hayvancılığa açıldı. Cilo ve Sat Dağlarında bulunan
yaylaların serbest olması ile beraber vatandaşlar yıllar sonra
tekrar hayvancılığa yöneldi.
Hakkari İli Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı
Reşit Akman, Hakkari merkez ve ilçelerinde çözüm süreci ile beraber
küçükbaş hayvan sayısında yüzde 10 ile yüzde 15 civarında bir artış
yaşandığını söyledi. Daha önce bölgede yaşanan olaylar nedeniyle
köylerin boşaltılması ve yaylaların yasaklanmasıyla beraber
hayvancılığın bitme noktasına geldiğini belirten Akman, “90’lı
yılların başında Hakkari’de 2,5 milyon civarında küçükbaş havyan
mevcudiyeti vardı. Sonraki yıllarda çıkan olaylarla beraber bu sayı
zaman zaman 400 binlere kadar düştü. Çözüm süreci ile beraber
ilimizdeki küçükbaş hayvan sayısında belli bir artış var. Bu artış
daha da devam edecek. Şu anda Hakkari ve ilçelerinde yaklaşık 750
bin civarında küçükbaş hayvan var. Bölgemizde fabrikalar yok,
coğrafyamız koyun ve keçi yetiştiriciliğine oldukça uygundur. Mera
ve yayla alanlarımız 3,5 milyon küçükbaş havyana yetecek
durumdadır. Şu anda yaylalar üzerindeki tüm yasaklar kaldırıldı.
Hal böyle olunca vatandaş da hayvancılık yapamaya yöneliyor”
dedi.
KÖYE DÖNMEK İSTEYENLER KOYUN BEKLİYOR
Yıllardır gitmedikleri yaylaların serbest olmasıyla beraber
vatandaşların tekrar hayvancılık yapmak istediğini belirten Akman,
“Köye dönmek isteyen vatandaşlar devletten hayvancılık için teşvik
beklemekte. Son zamanlarda üyelerimizden bu yönde çok talep
alıyoruz. İnsanlar hayvancılık yapmak istiyor ama çoğunun imkanı
yok. Köylerini boşaltmadan önce her aile yaklaşık 500 ile bin arası
koyuna sahipti” diye konuştu.
“KORUCULARA SİLAH YERİNE KOYUN VERİLSİN”
Tarım ve hayvancılığın önündeki bir diğer engelin de koruculuk
sistemi olduğunu belirten Akman, “Eğer koruculuk kaldırılacaksa bu
vatandaşlarımıza silah yerine koyun ve keçi verilmelidir. İnsanlar
tekrar eskiden olduğu gibi tarım ve hayvancılığa
yönlendirilmelidir. Bu insanlarımız daha önce tarım ve
hayvancılıkla uğraşırlardı. Tekrar bunu sağlarsak bölgemiz ve
ülkemiz hayvancılıkta ciddi bir patlama yaşar” şeklinde
konuştu.
Cilo Dağı eteklerindeki Mergezer Yaylası da çözüm süreci ile
beraber yasağı kalkan yaylalardan biri. Yıllar sonra serbest olan
yaylalarına çıkan vatandaşlar, burada otlattıkları hayvanlarının
hem sütünden hem de etinden yararlanıyor.
Yayladaki koyunlarını sağmaya gelen Ayşe Şedal, yaylaya uzun yıllar
sonra tekrar çıkmanın sevincini yaşadıklarını ve çözüm sürecinin
sürmesini istediklerini söyledi. Yıllar sonra yaylada koyunlarını
sağdıklarını belirten Şedal, elde ettikleri sütün büyük bir
bölümünü süt fabrikalarına sattıkların, geri kalanını ise kışlık
peynir yaptıklarını söyledi.
(İHA)