Yaşar Nuri Öztürk'ün istifa röportajı

Abone ol

Kendisini ihraç etme zevkini CHP'ye vermeyeceğini belirten Öztürk, partisini "Yalan imparatorluğu" olarak nitelendirdi.

İSTİFA RÖPORTAJI

Deniz Baykal, bana tuzak kurdu. Hayatımın en büyük kazığını attı. O andan itibaren öyle bir gazaba uğradı ki, kendisi de bitti. Bir daha asla iflah olmazlar. Bana atılan kazığın bedelidir bu.

Ben ki; sadece Türkiye'de değil, dünyayı İslam konusunda yönlendiren biriyim. Ben, CHP için son şanstım, gemi kaçtı. Şimdi camiyle, dinle barışmaktan söz ediyorlar. Panik içindeler.

Benim CHP'ye girişimle İslam'a doğru bir eğilim, bir ivme gördüler. Baykal, benim anlattığım İslam'dan rahatsız oldu. "İstenmeyen adam" ilan edebilmek için önümü kesti. Benden korktu.

Yaşadıklarımla Atatürk'ten sonra CHP'de yaşananları, "Karanlığa Yenik Düşmenin Serüveni" adlı kitapla tarihe not düşeceğim. CHP, 1938'den sonra Atatürk'ün partisi olmaktan çıktı.

Yeni kadrolarla, yeni bir parti kuracak

Prof. Öztürk, siyasetten değil, CHP'den ayrılacağını vurguladı. İzleyeceği stratejiyi, "Siyasi anlayışım ve felsefemle, yeni bir kadroyu, yeni bir yapılanmayı halkın önüne çıkaracağım. Halk buna da tahammül edemezse, (Bir aydın olarak her aşamayı denedim, olmadı) diyerek bu işi bırakacağım" diye açıkladı.

Türkiye'de siyaset çok kirli

Benim siyasetten beklediğim bir şey olmadı. İtibardı, şan şöhretti, ben bunlara zaten doymuş biriyim. Ülkeme siyasetçi olarak daha fazla bir şeyler verebileceğimi düşündüm. Türkiye'de siyaset çok kirliydi. Girelim de bir ilke ve itibar kazandıralım, bu doğrultuda çalışma yapalım, katkımız olsun istedim. Siyasetin felsefi omurgası yok Türkiye'de. Bu işe soyunurken, siyaset en azından bir omurga kazansın dedim, girdim. Maalesef şu ana kadar bunu tam olarak başarabilmiş değilim. Bundan sonra bakalım ne olacak. Ben öyle bir vagonum ki, beni çekecek lokomotif yok. Be ya lokomotif olurum, arkama vagon olarak takılanlarla yürürüm veya köşeme çekilirim.

Lider yok ki tasfiyesi olsun

Türkiye'de lider yok, parti başkanları var. Lider başka bir şeydir. Hakkını yemeyelim, Süleyman Demirel'e sadece parti başkanı diyemem, onda bir lider özelliği var. Özal'da da kısmen vardı. Ecevit, maalesef son döneminde beni hayal kırıklığına uğrattı. Tarikat himmetliğine bağlandı. Onu himmetin ne hale getirdiğini görüyorsunuz. Yüzde 22'den sıfırlara indi. Ecevit, çok üzülerek söylüyorum, benim için tarihi bir hayal kırıklığıdır Öyle bir siyasal yaşamın son perdesi böyle olmamalıydı. Erdoğan'ın vücut dili kuvvetli. Hepsi bu, başka bir şeyi de yok Ben Atatürk için '20. yüzyılın en büyük lideri' dedim. Hayır, yanılmışım. Değiştiriyorum, 'Atatürk 21. yüzyılın en büyük lideri' diyorum.

Baykal, iktidar olmak istemez

175 milletvekili Deniz Baykal'ı çok şaşırttı. Onun istediği iktidar olmak değil. Öyle risklere girmek istemez. Sabah ballı sütünü içip, koşusunu yapacak. 11.12'de partinin genel merkezine gelip orada bir takım demeçler verecek, sonra günü keyifle kapatacak. Onun istediği budur. İktidar riskli bir iştir. Türkiye'de iktidarın ucunda çok ürkütücü şeyler var. Bizim siyasi tarihimizde örnekleri var bunların. Baykal da biliyor bunu ve riske girme niyeti bu yüzden hiç yok. Baykal istiyor ku protokolde yeri olsun, TBMM'de odası bulunsun, partiye Hazine'den yardım gelsin, bu yardımı rahatça kullanabilsin, canı istedi mi demeç versin.

Röportaj: Kenan Akçay 
Kaynak: Dünden Bügüne Tercüman

Günün Önemli Haberleri