Yarbayın intihar mektubu!
Abone olOramirallere suikast iddiasıyla tutuklanmak isterken intihar eden Yarbay bir intihar mektubu yazmış. İşte o mektupta yazanlar;
Oramirallere suikast iddiasıyla tutuklandıktan 9 gün sonra
serbest bırakılan Deniz Yarbay Ali Tatar, yeniden yakalama emri
çıkınca evinde intihar etti.
Tatar’ın intihar etmeden önceki gece yakalama emrini aldığı
ve bir intihar notu yazdığı anlaşıldı. Son mektubunda
"Babam öldüğünde komutanım (Oramiral Eşref Uğur Yiğit) beni
arayarak, ‘Başın sağ olsun, böyle şeyler herkesin başına gelir. Sen
rahat ol’ diye bana teselli vermişti. En kötü günümde yanımda olan
kişiye karşı nasıl suikast düşünebilirim." yazdığı ortaya
çıktı.
ORAYA DÖNECEĞİME ÖLÜRÜM DAHA İYİ
Yarbay Ali Tatar’ın intiharı ile ilgili detaylar yavaş yavaş ortaya çıkıyor. Tatar’ı adım adım intihara götüren süreç şu şekilde gelişti:
Vatan'a gere; Oramirallere suikast iddiasıyla gözaltına alınan
Yarbay Ali Tatar, 7 Aralık’ta tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Avukatının itirazı üzerine, Çarşamba günü serbest bırakıldıktan
sonra Beylerbeyi Astsubay Okulu Tesisleri’ndeki lojmanına geldi.
Cuma gününe kadar ailesi ve birkaç komutan arkadaşıyla vakit
geçirdi. Cuma akşam saatlerinde Savcı Süleyman Pehlivan’ın yaptığı
itiraz üzerine yeniden çıkarılan yakalama emri kendisine tebliğ
edildi. Tatar, tebliği aldıktan sonra, “Bir daha asla oraya dönmem.
Oraya döneceğime ölürüm daha iyi” dedi, sinir krizi geçirdi.
AİLESİ EVDEKİ SİLAHLARI SAKLADI
Yakınları onu teskin etmeye çalıştı. Tatar’ın evinde kendisine ait
3 ayrı silah vardı. Eşi ve yakınları olası bir duruma karşılık bu
silahları sakladı. Ama komutan silahlardan birisini bulup gece
banyoya sakladı.
| İNTİHAR EDEN ASKERİN İNTİHAR NOTU |
|
Mektupta, cezaevinde kaldığı koğuşla ilgili bilgi veren ve,
“Ben bir daha oraya gidemem, orada kalamam.
Koğuşlar 125 metrekare ama 29 kişi kalıyor” diye yazan Tatar’ın,
“Suçsuzum, üzerime çok geliniyor. Bunu
kaldıramıyorum” dediği öğrenildi. Mektupta, Genelkurmay Başkanlığı’nı kendisine sahip çıkmamakla suçlayan ve TSK’yı kastederek, “Bizi koruyamadı” diyen Tatar, üzerine atılı amirallere suikast suçu iddiasıyla ilgili de şunları kaleme aldı: “Oramiral Uğur Yiğit Komutanım’a suikast iddiasında adım geçiyor. Babam öldüğü zaman ben seferdeydim. Komutanım (Oramiral Eşref Uğur Yiğit) beni arayarak, ‘Başın sağ olsun, böyle şeyler herkesin başına gelir. Sen rahat ol’ diye bana teselli vermişti. En kötü günümde yanımda olan kişiye karşı nasıl böyle bir şey (Suikast) düşünebilirim. Bana babacan yaklaşan bir insana sadece saygı ve minnet duyabilirim.” |
GECE VEDA MEKTUBU YAZDI
Tatar, o gece bir mektup yazdı. Sabah erkenden kalkıp gidip kapıda bekleyen askeri inzibata teslim olacaktı. Tam çıkacağı sırada eşinin eline gece yazdığı mektubu tutuşturup, “Sen bunu al, midem çok ağrıyor, hemen geliyorum” diyerek banyoya yöneldi.
Eşi bir şeyler yapacağı endişesi taşıdığı için ardından banyo
kapısına yöneldi, tam o sırada silah sesi duyuldu. Eşi
yanındakilerle kapıyı açıp çığlıkla içeri girince eşini yerde
kanlar içinde buldu. Tatar ailesi ve lojmandaki askerler tarafından
hemen GATA’ya kaldırıldı. Tatar yapılan müdahalelere rağmen
kurtarılamadı.
GENELKURMAY ÇELENK GÖNDERDİ
Cenaze törenine Genelkurmay Başkanlığı, Kara Kuvvetleri
Komutanlığı, Hava Kuvvetleri Komutanlığı, Deniz Kuvvetleri
Komutanlığı, Donanma Komutanlığı ve Güney Deniz Sahası Komutanlığı
çelenk gönderdi.
ORAMİRAL YİĞİT, KENDİSİNİ ÖLDÜRECEĞİ İDDİA EDİLEN YARBAY
TATAR’IN CENAZESİNE KATILDI
Oramirallere suikast soruşturması kapsamında gözaltına alınıp
serbest bırakıldıktan sonra hakkında yeniden tutuklanma kararı
çıkınca intihar eden Yarbay Ali Tatar, dün son yolculuğuna
uğurlandı. Önceki gün İstanbul’daki Karacaahmet Cemevi’nde yapılan
cenaze töreninden sonra Tatar için dün de Kocatepe Camii’nde askeri
tören düzenlendi. Tatar’ın cenaze törenine Deniz Kuvvetleri
Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit, eşi Pınar Yiğit’le katıldı.
Törende Genelkurmay İkinci Başkan Yardımcısı Orgeneral Bilgin
Balanlı’nın yanı sıra çok sayıda da subay vardı.
ORDUDAKİ ALEVİLERİ FİŞLİYORLAR
Yarbay Tatar’ın Türk bayrağına sarılı cenazesi Kocatepe Camii’ne
getirilirken, yakınları soruşturmayı yürüten Savcı Süleyman
Pehlivan’a tepki gösterdi. Yarbay’ın eşi Nilüfer Tatar, “Hiç
birinde gerçek belge yok. Askeriyeye komplo düzenlemek için 10
yıldır hazırlanmış bunlar. Eşim gururuyla öldü. Ordudaki Alevileri
fişliyorlar. Hep Alevi subayları içeri alıyorlar. Ellerinde hiçbir
belge yok. 29 kişi boşu boşuna yatıyor. Süleyman Pehlivan
sen kimin adamısın? Fethullah Gülen’in mi, Amerika’nın mı? Eşim çok
çalışkan bir insandı. Atatürkçü biriydi. Madalyalarını
kıskandılar” diye bağırarak gözyaşı döktü.
Anne Satı Tatar da, askerlerin kolları arasında cami avlusuna
zorlukla getirilirken ayakta durmakta güçlük çekti. Anne Tatar,
“Oğlum bak komutanların seni karşılıyor” diye ağladı. Ablası
Hürriyet Tatar ise, “Seni buraya getirenler utansınlar.
Gözyaşlarımızla boğulsunlar” diye ağıt yaktı. Öğle namazının
ardından Tatar için cenaze namazı kılındı. Tatar’ın cenazesi
Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verildi.