Yahya Kemâl, Ankara'da konuşulacak
Abone olYahya Kemal Beyatlı sağlığında hiç sevmediği Ankara'da 3 ayrı oturumdan oluşan bir sempozyumla anılacak.
İstanbul ile ilgili dillerden düşmeyen şiirlerin, dizelerin
altına imza atan Yahya Kemâl Beyatlı, en çok ‘İstanbul’a dönüşünü
sevdiği’ Ankara’da, dün akşam başlayan ve bugün devam edecek olan
bir sempozyumun konusu oldu. Bugün üç ayrı oturumla sürecek
sempozyumda, modern Türk şiirinin kurucuları arasında sayılan Yahya
Kemâl’in Türk edebiyat ve düşüncesindeki yeri tartışılacak. Bilkent
Üniversitesi Türk Edebiyatı Merkezi’nin, Kültür ve Turizm Bakanlığı
ile birlikte düzenlediği ‘Hayâl Şehir: Yahya Kemâl Sempozyumu’, dün
akşam gerçekleştirilen ‘açılış gecesi’ ile başladı. Kültür ve
Turizm Bakanı Erkan Mumcu ile Bilkent Üniversitesi Rektörü Prof.
Dr. Ali Doğramacı’nın açılış konuşması yaptığı gecede, Ankara
Devlet Türk Musikisi Korosu Yahya Kemâl’in şiirlerinden bestelenmiş
şarkıları içeren bir konser verdi. Gece, tiyatro sanatçısı Yıldız
Kenter ile yazar Talat Sait Halman’ın, şairin eserlerinden örnekler
sunmasıyla sona erdi. Bugün Bilkent Üniversitesi İktisat Fakültesi
C Blok Amfi’de, üç oturumda sürecek sempozyuma eserleri ve Türk
edebiyatı ile ilgi yaptığı çalışmalarla tanınan pek çok yazar, şair
ve bilim adamı konuşmacı olarak katılacak. Etkinlik halka açık ve
ücretsiz olarak yapılacak. Sempozyumun organizasyon komitesinden
Alphan Akgül, etkinliğin niçin düzenlendiği, yönündeki soruya
karşılık olarak, Yahya Kemâl’in ‘geleneksel kültürü yeni seslerle
inşa edebilen ilk şair’ olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Yahya Kemâl
modern Türkiye’ye özgü, halis bir şiir kurma çabası içinde, asıl
aradığı şeyin Türkçe olduğunu fark etmiş ve bunu bir ‘beyaz lisan’
arayışı biçiminde dile getirmiştir. Devrini tamamlamış bir
edebiyatı, evde, sokakta konuşulan bir Türkçeyle, ama bu Türkçeyi
divan şiirinin ve klasik Türk musikisinin ritim duygusuyla kurmaya
çalışmıştır.” Akgül, kültürün, sürekliliğin ürünü olduğunu
hatırlatarak Ahmet Hamdi Tanpınar’ın cümlesinin altını çiziyor:
“Yahya Kemâl kırılan zinciri onarmasını biliyor.” Akgül, klasik
Türk müziğinin yaşatılmasında Yahya Kemâl’in katkısının büyük
olduğunu belirtiyor ve şöyle diyor: “Nitekim Itrî’nin, Dede
Efendi’nin ardından, onun ‘dil’i bir musiki tümcesine dönüştürerek
kurduğu şiirleri, Cinuçen Tanrıkorur, Süleyman Erguner gibi 20’nci
yüzyılın büyük bestecilerinin elinde ölümsüzleşmiştir. Geleneksel
şiirimizin ve musikimizin küllerinden doğan bir kaknüs misali
yeniden üretilmesi bu olmalıdır.” Yahya Kemâl’in konuşulacağı
sempozyumun ilk oturumu bu sabah 10.00 ile 12.00 saatleri arasında
yapılacak. Prof. Dr. Sadık Kemâl Tural, Taha Akyol, Dr. Mehmet
Kalpaklı, Prof. Dr. Süleyman Seyfi Öğün ve Prof. Dr. İskender Pala
ilk oturumun konuşmacıları olacak. Ebubekir Eroğlu, Doğan Hızlan,
Dr. Laurent Mignon, Prof. Dr. Orhan Okay ve Sermet Sami Uysal’ın
katılacağı 2’nci oturum, saat 13.45’te; Beşir Ayvazoğlu, Vural
Bahadır Bayrıl, Kemâl Bek, Prof. Dr. İnci Enginün, Doç. Dr. Rahim
Tarım’ın katılacağı 3’üncü oturum ise saat 16.00’da başlayacak.
Kaynak: Zaman