Vizontele filmi gerçek oldu
Abone olMersin’in Silifke ilçesine 70 kilometre uzaklıkta bulunan ve yazın 350-400, kışın ise 70-80 kişinin ikamet ettiği Kavak köyüne bağlı Bağcağı...
Mersin’in Silifke ilçesine 70 kilometre uzaklıkta bulunan ve
yazın 350-400, kışın ise 70-80 kişinin ikamet ettiği Kavak köyüne
bağlı Bağcağız Mahallesi hala elektrikle tanışmadı.
Daha önce ne köy ne de mahalle olan Bağcağız, Kavak köyüne
bağlanarak mahalle ilan edildi. Bağcağız Mahallesi’nde bulunan 70
hane yaklaşık 100 yıldır elektriksiz, yolsuz ve susuz yaşıyor.
Güneş paneli ile evine elektrik alan bir kişinin evinde bulunan
televizyon ile günlerini geçiren Bağcağız Mahallesi halkının
hikayesi, ünlü komedyen Yılmaz Erdoğan’ın “Vizontele” filmini
aratmıyor. Okula giden öğrenciler ise mum ve gaz lambası ışığında
ders çalışıyor.
MAHALLELİ ELEKTRİK İSTİYOR
Mahallelerine bir an önce elektrik istediklerini belirten Üzeyir
Döndü, “100 yıla yakın süredir elektriğimiz yok. Elektriksiz ve
susuz doğduk, herhalde bu şekilde öleceğiz. Büyükşehir sınırları
içerisindeyiz. Şehir merkezine 70 kilometre uzaktayız. Hatta 5
kilometre uzağımızda elektriği olan bir köy daha var, fakat biz
varlık içinde yokluk çekiyoruz. Bu memleketin en ücra köşelerinde
tek evi olan yerlere elektrik götürüldüğünü biliyoruz. Biz burada
70 haneyiz. Bizimle ilgilenen muhatap bulamıyoruz. Çocuklarımız
burada doğdu ve yaşıtları internetle, dünya ile tanışmışken, bizim
çocuklarımız televizyon ile bile tanışmadı. Şehir merkezine
misafirliğe gittiğimizde çocuğum televizyon görüyor ve ‘Baba bu
ne?’ diye soruyor. Devlet büyüklerimizden yardım bekliyoruz”
dedi.
Akşam olduğunda gaz lambası veya mum ışığında oturduklarını
belirten Şerife Güven, “Yıllardır buradayız. Ne elektrik gördük ne
doğru dürüst su. Çamaşırlarımızı elde yıkamaktan yorulduk.
Elektriğimiz olsa ütü de almak istiyoruz, çamaşır makinesi de.
İşlerimiz hava karardıktan sonra da devam ediyorsa gaz lambası ve
mum ışığında yapmak zorunda kalıyoruz” diye konuştu.
Mehmet Metik ve Osman Kundakcı ise evlerinde elektrik olmadığı için
yerin altını kazıp buzdolabı niyetine bazı yiyecek malzemelerini
muhafaza etmeye çalıştıklarını kaydettiler. Mahallede evinde tek
televizyon bulunan kişi olan Hamza Gök, “Güneş paneli ile evime
elektrik getirdim. Tabii bu da yeterli olmuyor. Bütün köy halkını
her akşam evimde ağırlamaktan bıktım. Bir an önce elektriğimiz
yapılır da bu zahmetten kurtulurum” dedi.
Muhtar Mehmet Dağal ise “Kavak köyünün tescilli mahallesi Bağcağız,
70 haneden mevcut olup, burada kışın 70-80 kişi, yazın ise 350-400
kişi yaşamaktadır. Ancak mahallemizde elektrik olmadığı için göç
sürekli olmaktadır. Mahallemizde elma, kiraz, fasulye, lahana,
patates ve soğan yetiştirilmektedir. Çok verimli topraklarımız var.
Mahallemiz bölgesel bir iklime sahiptir. 20. asırda elektriği, suyu
ve yolu olmayan tek mahalleyiz. İçme suyunu Aksıfat’tan alıyoruz.
Bazen 15-20 gün, bazen de 2 ayda bir sırayla su kullanıyoruz. Zaman
zaman bu artezyen, yani kuyu suyunda fare ve kertenkele ölüsü
çıkabiliyor. Sulama suyu için iki tane yeterli kuyu bulduk. Ancak
elektrik olmadığı için bu suyu yerin altından çıkaramıyoruz.
Bölgemizde 5 bin civarında elma, armut, erik, kiraz ve ceviz fidanı
diktik. Bu fidanları omzumuzda kovalarla su taşıyarak sulamaya
çalışıyoruz. Kendi imkanlarımızla cami ve lojman yaptırdık.
Müftümüz buraya imam gönderiyor, ancak imam elektrik olmadığı için
kısa sürede bizi bırakıp gidiyor. Burada durmuyorlar. Ezan sesine
hasret kaldık. Bir an önce yetkililer sesimizi inşallah duyar da bu
olaya bir el atarlar” diye konuştu.
(İHA)