Virüslü kene İstanbulda mı?
Abone olKeneden bulaşan Kırım Kongo hastalığı bugüne kadar hep kırsal bölgelerde görüldü. Peki şimdi virüslü keneler İstanbul'da mı?
İstanbul İl Sağlık Müdürü Mehmet Bakar, İstanbul'da
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığını taşıyan
''Hylomma Marginatum'' kenelerinden bulunduğun ancak bunlarda
virüs tespit edilmediğini söyledi.
Bakar, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon
Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı öğretim üyeleri
Prof. Dr. Recep Öztürk ve Prof. Dr. Ayşen Gargılı ile İl Sağlık
Müdürlüğünde basın toplantısı düzenledi.
İSTANBUL'DA KIRIM KONGO TAŞIYAN KENE BULUNMADI
Konuşmasında, İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde bir bilimsel
danışma kurulu oluşturduklarını ve kurulun yaptığı çalışmaların da
dönem dönem kamuoyuna açıklandığını ifade eden Bakar, ''İstanbul'da
KKKA hastalığını oluşturan virüs yok. Şu ana kadar
İstanbul'da bu virüsü taşıyan bir kene tespit edilmedi''
dedi.
Bakar, virüsü taşıyan kene olarak adlandırılan ''Hylomma
Marginatum''un İstanbul'da varlığının bilindiğini belirterek,
şunları kaydetti:
''Şu ana kadar virüsü taşıyan kene cinsi olmasına rağmen
İstanbul'da hiçbir şekilde virüsle bulaşmış kene tespit edilmedi.
Gerek KKKA hastalığı virüsünü taşıyan, gerekse diğer
hastalıkları yayan kenelerden İstanbul'da her zaman vardı.
Dün vardı, bugün de var, yarın da olacaklar. Ancak bu hususta
paniğe kapılmak gereksiz olduğu gibi 'İstanbul'da kene ile bulaşan
hastalıkların tehlikesi yok' demek de doğru olmaz.''
Bu konuda gerekli tedbirlerin alındığını da vurgulayan Bakar,
ilaçlamanın mutlak değilse bile bir süre korunma sağladığının da
tespit edildiğini anlattı.
TAŞIYICI KENE VAR, VİRÜSLÜ KENE YOK
Bakar, ''İstanbul'da şu ana kadar tespit edilen
kenelerde virüs bulunmuyor. Virüsü taşıyan kene var, ama virüslü
kene yok. Lyme hastalığı riski de İstanbul'da her zaman
vardı. Kene ile sadece KKKA değil, Lyme gibi başka hastalıklar da
bulaşabiliyor. Halkın keneyle ilgili duyarlılığının devam etmesi
çok önemli'' şeklinde konuştu.
Mehmet Bakar, halkın doğru bilgilendirilmesinin önemine işaret
ederek, bu tür konularda uzman kişilerin konuşmalarının ve açıklama
yapmalarının gerekli olduğunu söyledi.
İSTANBUL'DAKİ KENELER
Prof. Dr. Recep Öztürk de kenenin 850'den fazla türü bulunduğunu
ifade ederek, belirli kene türlerinin belirli hastalıkları
taşıdığını ifade etti.
Başta ''Hylomma Marginatum'' olmak üzere 30'u aşkın kene türünün
KKKA hastalığını bulaştırdığını belirten Öztürk, ''Hylomma
Marginatum''un İstanbul'da bu aylarda görüldüğünü, ancak bu
kenelerde virüsü taşıyana rastlanmadığını vurguladı.
Öztürk, Türkiye ve İstanbul'da Lyme hastalığı riski bulunduğunu,
ancak bu riskin çok yüksek olmadığını kaydetti.
Vatandaşı paniğe sürükleyecek bir durum bulunmadığını da dile
getiren Öztürk, KKKA hastalığı ile Türk hekimlerinin iyi mücadele
ettiğini söyledi.
Prof. Dr. Ayşen Gargılı da ''Hylomma Marginatum'' ile ilgili 2006
yılından bu yana çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, bu kene
türüne her zaman belli bir oranda rastlandığını, bunu da kamuoyuna
açıkladıklarını kaydetti.
2006 yılında 1054 kene olgusu yaşandığını ve bunlardan sadece
15'inin ''Hylomma Marginatum'' olduğunu belirten Gargılı, 2007'de
ise yaşanan 2562 kene olgusundan 57'sinin ''Hylomma Marginatum''
olduğunun tespit edildiğini anlattı.
Tespit edilen ''Hylomma Marginatum''ların, virüs bulunmuş keneler
olmadığını da vurgulayan Gargılı, ''İstanbul'da şimdiye kadar ne
insanlardan çıkarılan kenelerde ne de düzenli olarak yaptığımız
saha tarama çalışmalarında hayvanlardan topladığımız
'Hylomma Marginatum'larda virüse rastlamadık, ama bu, hiç
virüse rastlanmayacak demek değil tabii ki...'' şeklinde
konuştu.
Mesire ve piknik yerlerindeki kenelerin de toplanarak hastalık
etkenlerine bakıldığını anlatan Gargılı, İstanbul'da bulunan
kenelerin büyük bir çoğunluğunun ''Ixodes'' cinsi olduğunu ve bu
kenelerin KKKA hastalığıyla herhangi bir ilişkisinin
bildirilmediğini ifade etti.
Gargılı, şunları kaydetti:
''İstanbul için Lyme riski olabilir. Hatta bu keneleri Lyme riski
için taradığımızda yüzde 16-18 gibi oranlarda Lyme riski taşıdığını
saptadık, ama bir avantajımız var, İnsanlardaki farkındalık çok
geliştiğinden kene hemen aynı gün çıkarttırılıyor. Lyme riski
açısından kenelerin aynı gün içinde çıkarıldığını gördük.
Aynı gün içinde çıkarılmış kenenin de zaten bu hastalığı
bulaştırma riski ortadan kalkıyor. Lyme hastalığını bulaştırmak
için en az 48 saat kan emmesi gerekiyor kenenin.''