VIP fuhuş baskınında kimler yok ki...

Abone ol

Antalya'da suç örgütü kurarak, zengin işadamlaroyla fuhuş yaptıkları iddia edilen 8 kişi gözaltına alındı...

Antalya'da suç örgütü kurarak, özellikle zengin işadamlarına yönelik fuhuş yaptırdıkları iddia edilen 2'si kadın 8 kişi gözaltına alındı. Şüphelileri müşterileri arasında işadamları, bürokratlar ve devre arası kampı için Antalya'ya gelen futbolcuların bulunduğu öne sürüldü.

Antalya'da VIP fuhuş hizmeti veren çeteden haberdar olan Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, aylar önce teknik ve fiziki takip başlattı. Gerekli belge ve bilgilere ulaşan ekipler dün sabah Antalya, İstanbul, Alanya ve Eskişehir'de eş zamanlı operasyon düzenledi. Örgüt elebaşı O.K.Ş. ile birlikte çete üyeleri M.A., Ö.D., T.A., Ö.Ş. ve E.A. ile örgüte yurtdışından kadın temin ettiği belirtilen Moldova uyruklu A.A ve N.G. gözaltına alındı.

KADINLAR SINIRDIŞI EDİLDİ

Örgüt üyesi E.A.'nın Antalya'daki özel bir dershanenin de sahibi olduğu belirtilirken, operasyonlarda gözaltına alınan 12 kişinin ise ifadesine başvurulduktan sonra polis merkezinden serbest bırakıldığı öğrenildi. Çetenin elinde zorla alıkonulduğu belirtilen 10 mağdur yabancı kadın ifadelerinin ardından sınırdışı edilmek üzere Yabancılar Şube Müdürlüğü'nün misafirhanesine teslim edildi.

VERGİ REKORTMENİ VAR

'VIP' olarak nitelendirilen işadamı, bürokrat ve futbolcularla temas halinde olduğu öne sürülen, örgütün devre arası kampı için Antalya'ya gelen bir spor kulübünün 3 futbolcusuyla da Faslı kadınlar aracılığıyla temas kurduğu belirlendi. Örgütün müşterileri arasında vergi rekortmeni ve oteller zinciri sahibi bir işadamının da bulunduğu ifade edildi. Örgütün zorla fuhuş yaptırdığı yabancı uyruklu kadınları ise Rusya'daki bir internet sitesi üzerinden bulduğu, 'bakıcılık' ve 'rehberlik' yaptırma vaadiyle Antalya'ya getirip fuhuşa zorladığı öğrenildi.

ARABANIZ GELİYOR

Örgütlü fuhuşta kadının şifresinin 'araba' olduğu ve müşterilerle satıcılar arasındaki konuşmalarda 'Araba istiyor musun', 'Arabanız geliyor' şeklinde ifadeler yer aldığı belirtildi. Polisteki sorgusu tamamlanan 2'si kadın 8 şüpheli, 'Çıkar amaçlı suç örgütü kurmak ve örgüt faaliyetleri kapsamında fuhuş yaptırmak' suçlamasıyla bu sabah adliyeye sevk edildi.

BÖYLE BABA OLMAZ OLSUN!

HABERİ DİĞER SAYFADA

[PAGE]BORCU İÇİN KIZINI SATTI

Şanlıurfa'da, kumar borcuna karşılık öz kızı 13 yaşındaki Ş.Ç.'yi 30 bin liraya sattığı iddia edilen tarım işçisi 40 yaşındaki Ahmet Ç. ve küçük kızı aldığı öne sürülen 20 yaşındaki Mehmet K. ile 2 suç ortağının yargılanmasına başlandı.

29 yıla kadar hapsi istenen Mehmet K. kızı parayla satın aldığı iddiasını reddederek, "Ailesi vermedi, biz de birlikte anlaşarak kaçtık. Bir kere de cinsel ilişkiye girdik. Ailesi şikayetçi olunca kız benden alındı" dedi.

Şanlıurfa'nın Siverek İlçesi'nde ailesiyle yaşayan ve ilköğretim 8'inci sınıfta okuyan Ş.Ç., 4 Nisan 2012'de kayboldu. 5 çocuklu anne 40 yaşındaki Henva Ç., kızını çevrede aramasına rağmen bulamadı. Henva Ç., kızının bulunması için Şanlıurfa Cumhuriyet Savcılığı'na başvurdu. Henva Ç., eşi Ahmet Ç.'nin kumar borcu yüzünden kızını Mehmet K.'ya satmış olabileceğini iddia etti. Annenin iddiaları üzerine ifadesi alınan baba Ahmet Ç. Mehmet K.'yı tanımadığını, kızının nereye gittiğini de bilmediğini söyledi. İfadesinin ardından Ahmet Ç. serbest kalırken, Ş.Ç.'nin bulunması için çalışma başlatıldı.

ÇADIRDA BULUNDU

Ş.Ç.'nin Adana'nın Karataş İlçesi Bahçe Köyü yakınlarında tarım işçiliği yapan ve çadırda yaşayan Mehmet K.'nın yanında olduğu bilgisine ulaşan jandarma ekipleri, çadır kampa operasyon düzenleyip kız çocuğunu kurtardı. Mehmet K. gözaltına alınırken, psikolog gözetiminde ifadesi alınan Ş.Ç., Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'ne bağlı yurda yerleştirildi. Ş.Ç., ifadesinde kendi rızasıyla Mehmet K. ile kaçtığını söyledi. Mehmet K. da ifadesinde küçük kızı ikinci eş olarak aldığını belirtti. Mehmet K. ifadesinin ardından serbest bırakıldı.

'SENİ 30 BİN LİRAYA SATIN ALDIM'

Cumhuriyet savcısına da jandarmadaki ifadesine benzer şeyler anlatan Ş.Ç., sonraki günlerde kaldığı yurt görevlilerine yazdığı dilekçede ise Mehmet K.'nın kendisini 30 bin lira karşılığında babasından satın aldığını, bütün işleri kendisine yaptırdığını, "Seni 30 bin liraya babandan satın aldım" diyerek her fırsatta hakaretler ettiğini anlattı.

Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı, olayla ilgili iddianame hazırladı. İddianamede, kızını sattığı iddia edilen Ahmet Ç., kızı aldığı ileri sürülen Mehmet K. ile kızın satılmasına aracılık yaptıkları öne sürülen 20 yaşındaki Salih K. ile 54 yaşındaki Ali K. hakkında 'zincirleme ve ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı' ve 'birden fazla kişi ile cinsel amaçlı çocuğa yönelik hürriyetten yoksun kılma' suçlarından dava açıldı. Tüm sanıklar hakkında 29'ar yıla kadar hapis cezası istendi.

PARA VERDİĞİNİ KABUL ETMEDİ

Davanın görülmesine 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Davaya hepsi tutuksuz olan sanıklardan Mehmet K. ile babası Ali K. katıldı. Mehmet K., suçlamayı kabul etmedi. Ş.Ç. ile birlikte çektirdikleri fotoğrafları mahkemeye sunan Mehmet K., "2 yıl önce tanıştık. Evlenmeye karar verince ailesinden istedik. Ailesi vermedi. Biz de birlikte anlaşarak kaçtık. Kimse yardım etmedi. Bir kere cinsel ilişkiye girdik. Ailesi şikayetçi olunca benden alındı. Ben yaşının küçük olduğunu bilmiyordum" dedi.

Mehmet K.'nın babası Ali K. de, "Ben kaçırmadım. Kaçırılmasına da yardımcı olmadım. Ayrıca başlık parası da vermedim" diye kendini savundu.

Halen devlet korumasında bulunan Ş.Ç.'ye sevk edildiği hastaneden ruh sağlığının bozulduğu yönde rapor verildiği bildirildi.

Mahkeme heyeti, Ş.Ç.'nin yaşının araştırılmasına ve gelmeyen diğer sanıkların bir sonraki duruşmada hazır bulundurulmasına karar vererek duruşmayı erteledi.

9 AYLIK HAMİLE EŞİNİ BALKONDAN ATTI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

BİR KADINA ŞİDDET HABERİ DAHA!

Gaziosmanpaşa’da geçtiğimiz hafta yaşanan olayda, beşinci çocuğuna 9 aylık hamile olan Birgül Avcı ile eşi Mehmet Avcı arasında tartışma çıkmış, öfkeli adam öldüresiye dövdüğü karısını balkondan aşağı itmişti.

Olayın ardından komşularının çağırdığı ambulansla Şişli Etfal Hastanesi’ne kaldırılan Birgül Avcı tedavi altına alınırken, eşi ise kayıplara karışmıştı. Sezaryenle bir kız bebek dünyaya getiren Birgül Avcı, bacaklarındaki kırıklar nedeniyle de operasyon geçirdi.

Opt. Dr. Sibel Gülova, yoğun bakımda tedavileri süren anne ve bebeğinin durumlarına ilişkin İHA muhabirine açıklamalarda bulundu. Gülova, “Geldiğinde hastanın genel durumu oldukça kötüydü. 9 aylık gebe olarak bize müracaat etti. Şiddet mağduru. Söylenildiğine göre eşinin dayağı sonucu yüksekten düşerek acile müracaat ediyor. Bizim nöbetçi uzmanımız ve doktorlar kontrol ettiklerinde bebeğin kalp atışlarında zayıflama tespit ediyorlar. Bunun üzerine acilen ameliyata alındı.

Bebek bir kız bebek, 3 kilo 340 gram. O durumun sonucu canlılık belirtileri olarak niteleyeceğimiz göstergeler oldukça zayıf çıkıyor. Yeni doğan bölümünün hekimleri olaya müdahale etti. Acil bakıma alındı ve gerekli müdahalelerin yapılması sonucu bebek toparlandı ve yeni doğan yoğun bakıma alındı. Anne de ameliyat sonrası servisimizde takip edildi. Yaşadığı multitravmalar nedeniyle hastanemizin farklı bölümlerinden hekimleri tarafından konfite edildi. Ciddi bir travma yaşamış. Görüntüden de belliydi. Özellikle bacaklarında kırıklar mevcuttu. Ameliyat sırasında da rahmin zedelendiği saptandı ve gerekli müdahaleleri yapıldı. Şuan ki durumu bizim açımızdan iyi. Fakat takibi devam ediyor. Birkaç kez daha ameliyat geçirmesi gerekebilir. Ameliyat değilse bile müdahaleler olacaktır bacağındaki kırıklar için” diye konuştu.

9 aylık hamile bir kadın için bu yaşadıklarının çok zor olduğunu belirten Opt. Dr. Sibel Gülova, “Ne yazık ki yine bir kadına şiddet. Eşi tarafından şiddete maruz bırakılmış 9 aylık bir gebe. Bunu son zamanlarda sık yaşıyoruz. Hatta yine geçtiğimiz hafta 9 aylık bir meslektaşımıza saldırı söz konusu oldu. Yani burada kadının bedenine, ruhuna saldırıdan öte doğmamış bebeğine de saldırı söz konusu. Burada hem kadının yaşam hakkına, hem de bebeğin yaşam hakkına bir saldırı söz konusu” dedi.

Bebeğin durumunun iyiye gittiğini ancak hala yeni doğan yoğun bakım gözetimi altında tutulduğunu belirten Gülova, “Solunumu kendi kendine yapmaya başladı. Takip ediliyor” diye konuştu.

Opt. Dr. Sibel Gülova, “Bunun bir günlük bir hadise olmadığı ortada. Ben kendisiyle konuştuğumda çok etkilenmişti, duygusaldı. Karar vermesi onun açısından da zor bir durum” dedi.

YAŞANAN VAHŞETE DAYNAMADI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]ACISINA DAYANAMADI

Ardahan'ın Damal İlçesi'nde Nebi Tatarhan, 50 gün önce damadı şizofreni hastası Musa Ağamolla tarafından başı kesilerek öldürülen kızı Zeynep Ağamolla'nın acısına dayanamayarak yaşamını yitirdi.

Damal'ın Ata Mahallesi'nde 3 çocuk annesi 33 yaşındaki Zeynep Ağamolla, geçen yıl 23 Aralık günü 16 yıllık eşi şizofreni hastası Musa Ağamolla tarafından başı kesilerek öldürüldü. İnşaatlarda çalışan Musa Ağamolla, küçük oğlunun gözü önünde eşinin kestiği başını pencereden attı.

Vahşete kurban giden genç kadının babası 65 yaşındaki Nebi Tatarhan, olaydan 50 gün sonra yaşamını yitirdi. İkisi kız 7 çocuk 13 torun sahibi Nebi Tatarhan'ın bir süredir mide kanseri tedavisi gördüğü ve tedaviye olumlu yanıt verdiği belirlendi.

Eşinin sağlık durumunun kızlarının ölümüne kadar iyi olduğunu, anlatan eşi 60 yaşındaki Zühre Tatarhan, "Ancak yaşanan o feci olaydan sonra Nebi hayata küstü. Tedaviyi reddetti. Yemeden ve içmeden kesildi. Çok zayıfladı. Sürekli Zeynep'i sayıklayıp ağlıyordu. Torunlarını gördükçe içi parçalanıyordu. Kızının acısına dayanamadı ve öldü" diye konuştu

Günün Önemli Haberleri