Valinin tarihi eser merakı
Abone olKayseri Valisi Orhan Düzgün, 1948 yılından bu yana Kültepe’de devam eden kazılarda çıkan tarihi eserlerin orjinaline yakın örneklerini yaptı...
Kayseri Valisi Orhan Düzgün, 1948 yılından bu yana Kültepe’de
devam eden kazılarda çıkan tarihi eserlerin orjinaline yakın
örneklerini yaptırarak odasına koydurdu.
2005 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve
Müzeler Genel Müdürlüğü’ne atanan ve 4 yıl bu görevi yürüttükten
sonra Ordu Valiliği’ne atanan ve ardından Kayseri’ye Vali olarak
atanan Orhan Düzgün’ün tarihi eserlere olan ilgisi dikkat
çekiyor.
Vali Orhan Düzgün’ün Kültepe kazılarında çıkan tarihi eserlerin
orjinallerine yakın örneklerini yaptırarak odasına koyması,
geçtiğimiz hafta Kayseri’yi ziyaret eden Ekonomi Bakanı Nihat
Zeybekçi ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın da
dikkatini çekti. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’nin sorusu üzerine
Vali Orhan Düzgün, "Bunlar Kültepe kazılarında çıkan tarihi
eserlerin yüzde 100 olmasada yüzde 99 benzerleri. Kazılarda çıkan
tarihi eserlerin bazı örneklerini yaptırarak buraya koydurduk"
dedi.
KÜLTEPE KAZILARI
Anadolu’daki en eski yazılı belgeler, 1800’lü yıllarda burada
ortaya çıkarıldı. Eski Assurca çivi yazısı metinlerin çözülmesi ve
1948’de başlayıp halen devam eden arkeolojik kazılar sayesinde,
Hititler öncesinde Anadolu’nun siyasi yapısı, Kültepe ve
Kültepe’nin yakın civarında koloni kurmuş olan Assurlu tüccarların
varlığı ve günlük hayata dair bilgiler aydınlanmaya başladı.
19. yüzyılın sonunda, Ortadoğu’da arkeolojik keşif ve kazı
faaliyetleri hızlanmıştı. O dönemdeki araştırmacıların pek çok
farklı hedefi bulunuyordu: Estetik değeri yüksek arkeolojik
eserleri belli başlı Avrupa müzelerine kazandırmak, kutsal kitap
coğrafyasının kanıtlanmasına çalışmak, eski Ortadoğu dillerinin
çözülmesini sağlamak ve siyasi amaçlı bilgi toplamak gibi... İşte
bu araştırmacılar, Osmanlı İmparatorluğu topraklarında gerçekleşen
arkeolojik çalışmaların da öncüleri olmuşlardır. Bu yıllarda Avrupa
eski eser piyasasında "Kapadokya tabletleri" diye adlandırılan,
çivi yazılı kil tabletler satılıyordu. Orta Anadolu’dan geldiği
bilinen bu tabletlerin kaynağını bulmak üzere Th. G. Pinches, Ernst
Chantre, Hugo Winckler ve H. Grothe, Kültepe’de kısa süreli kazılar
yaptılar; ama hedefe ulaşan, Hititçe’nin çözülmesine de katkısı
olan Çekoslovak dilbilimci Bedrich Hrozny oldu.
Kültepe’nin hemen yanında yer alan Karum’da (Pazarşehir) yapılan
kazılarda bu döneme ait çivi yazısı ile çeşitli yazılı tabletler
bulunmuş ve bu tabletlerden Asurlu tüccarlarla Hititli yerliler
arasındaki ticari ilişkilere ait bilgiler elde edilmiştir. Kültepe,
MÖ.4000 yılından Roma devri sonuna kadar devamlı olarak yerleşme
görmüştür.
(İHA)