Uykusuzluk depresyona itiyor
Abone olUzmanlar, uyku bozukluklarının kişilik değişikliklerine yol açabileceğini, kişiyi depresyona itebileceğini söyledi.
Şevket Yılmaz Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi
Prof. Dr. Mehmet Karadağ, insanların hayatlarının 3’te birini
uyuyarak geçirdiğini belirterek, yeni doğan bebeklerin günün 18-20
saatinde uyuduğunu, erişkin insanlarda bu sürenin 4 -11 saat
arasına düştüğünü kaydetti.
Anadolu’da “Uyusun da büyüsün” diye bebeklere
söylenen ninnilerin altında yatan gerçeği bugün çok daha iyi
anladıklarını vurgulayan Karadağ, “Gerçekten de büyüme hormonunun
en fazla uyku sırasında salgılandığını, uykunun vücudun büyüme ve
yenilenmesinde, öğrenme ve bellek fonksiyonlarının gelişmesinde çok
önemli bir rol oynadığını bilim insanları ispatladı. Uykunun
sırları çözülmeye başlandı. Bilgisayarların tıp dünyasına
girmesiyle karanlıkta kalan tüm bilgiler yavaş yavaş gün ışığına
çıkıyor. Gözlemlere dayanan bilgileri artık test etme imkanına
kavuştuk. Bugün artık biliyoruz ki uyku eskiden zannedildiğinin
aksine pasif bir dinlenme olayı değil, aktif olarak yaşadığımız bir
restorasyon olayıdır. Uykuda gün boyu yıpranan vücudun ve beyin
fonksiyonlarının düzenlemesi yapılıyor ve yeni bir güne hazırlık
yapılıyor” dedi.
“VÜCUT KENDİNİ TEST
EDİYOR”
Sağlıklı uyku sırasında kasların gevşeyerek dinlenirken tüm sistemlerin bir bilgisayar gibi kendini test etmekte ve fonksiyonlarını yeniden düzenlemekte olduğunu kaydeden Karadağ, “Bağırsak hareketlerimiz yavaşlamakta, karaciğer, böbrek gibi önemli organlarımız günlük streslerin etkisinden kurtulmak için fonksiyonlarını azaltmakta. Yapılan çalışmalarda derin uykuda, vücutta protein sentezinin, hücre mitozunun ve büyüme hormonu salgılanmasının arttığı, buna karşılık adrenalin ve kortikosteroidler gibi katabolik, yıkıcı hormonların salgısının azaldığı gösterilmiştir” diye konuştu.
"UYKUSUZLUK DEPRESYONA
İTİYOR"
Uykuda solunum bozukluğu olan kişilerin sabah uyandıklarında yorgun
kalkacağını kaydeden Karadağ, şöyle devam etti:
“Zaman içerisinde sabah baş ağrıları görülebilir. Beyin fonksiyonları berraklığını kaybetmeye başlar. Unutkanlık, isteksizlik, mutsuzluk, gerginlik ve kişilik değişiklikleri görülmeye başlar. Uykuda solunum bozukluğuna bağlı olarak gelişen depresyon, cinsel isteksizlik ve cinsel güçsüzlük önemli sosyal problemlere neden olmaktadır. Hipertansiyonu olan kişilerde uykuda solunum bozukluğuna bağlı gece ani tansiyon yükselmeleri ve buna bağlı beyindeki anevrizmalarda kanama ve felç tablosu gelişme riski çok artmaktadır” diye konuştu.