Ümüğümüzü sıktırmayacağım!
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan IMF'ye çıktı. IMP ile görüştüğünü açıklayan Erdoğan bakın neler söyledi?
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan,
''Böyle bir kriz ortamında IMF'nin isteklerine boyun eğerek
yarınımızı karanlığa sokamayız'' dedi.
Erdoğan, Karapürçek Kapalı Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti
Altındağ İlçe Teşkilatı 3. Olağan Kongresi'ne katıldı.
Kongrede yaptığı konuşmada, dünyada yaşanan küresel mali krize
değinen
Erdoğan, dünyanın bir ekonomik küresel kriz yaşadığını kaydetti.
Erdoğan, şöyle konuştu:
BİZ DERSİMİZİ ALDIK
''Bu ekonomik küresel krizi inşallah Türkiye olarak bizler en az
zararla atlatacağız. Bunu neye dayanarak söylüyorum? Çünkü 90'lı
yılların krizleri, 2001-2002 yılların krizlerinden biz dersimizi
aldık. Dersimizi ona göre çalıştık, çalışıyoruz. Sıkıntılarımız yok
mu? Tabii ki olacak ama biz bunları başarıyla atlatacağız.
FELAKET TELLARLARINA SESLENİYORUM
İnşallah bunu da başarılı bir şekilde atlatacağız. Fakat böyle
bir dönemde hala ülkemde felaket tellallığı yapanlara sesleniyorum.
Siz, dünyada felaket tellallığı yapanlardan mı, yanasınız yoksa
ülkemizin aydınlık yarınlarını yakalama gayreti içerisinde
olanlardan mı yanasınız?
İMF İLE GÖRÜŞÜYORUZ
İlgili bakanlarım bu ülkede ekonominin içerisinde olan tüzel kişiliklerle, gerçek kişilerle görüşmelerini yapıyorlar ama bize akıl veriyorlar. (Efendim IMF ile alınan kararı neden açıklamıyorsunuz? Biran önce açıklayın). IMF ile görüşmediğimizi kim söylüyor? Biz sizin talimatınızla mı IMF ile masaya oturup karara bağlayacağız? IMF ile zaten biz görüşmelerimizi yapıyoruz.
IMF'YE ÜMÜĞÜMÜZÜ SIKTIRMAM
Bu karşılıklı menfaat esasına dayalıdır. Eğer benim menfaatlerim
yerine gelirse oturur anlaşmamızı yaparız. Yoksa bugüne kadar
IMF'ye karşı olmayan bir iktidar şimdi niye karşı olsun?
Ama böyle bir kriz ortamında IMF'nin isteklerine boyun
eğerek yarınımızı karanlığa sokamayız. Mesele bu. Ülkenin
Başbakanı olarak arkadaşlarıma şunu söylüyorum. IMF yetkililerine
de siz bunu söyleyeceksiniz. Bizim böyle bir dönemdeki büyüme
hızımız, bütçe düzenlememiz, bütün bunlarda eğer bizimle bir
esneklik içerisinde anlaşmaya varırsanız eyvallah oturur imzalarız.
Ama yok, (Böyle bir fırsatı bulduk, hemen ne yapalım?
Ümüğünü sıkalım). Kusura bakmayın. Bedeli ne olursa olsun buna da
fırsat vermeyiz.''
''TERÖR ÖRGÜTÜ VE YANDAŞI OLAN SİYASİ PARTİ''
Erdoğan, yaptığı konuşmada, yatırımlara durmadan devam edileceğini
söyledi. Tunceli'ye dün bir ziyaret gerçekleştirdiğini de
hatırlatan Erdoğan, Tunceli'ye Başbakan olarak 2, genel başkan
olarak da 1 kere olmak üzere toplam 3 kez gittiğini ifade etti.
Önümüzdeki hafta sonu Van ve Hakkari'ye gideceğini bildiren
Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
''Şunu çok açık, net söylüyorum: Eğer teröre destek verenler, eğer
terörün yandaşları kalkıp da 780 bin metrekarelik vatan toprakları
içerisinde başbakanın herhangi bir şehre gidişini engelleme
gayretleri içine giriyorsa boşuna. Her metrekaresine gideceğiz,
çalışacağız, yatırımlarımızı yapacağız. Bizi bu ülkede herhangi bir
vatandaşımızdan koparmak mümkün değil. İster Türk , Kürt, Zaza,
Arnavut, Çerkez, Boşnak olsun, ne olursa olsun. Biz öyle bir
medeniyetin mensuplarıyız ki Yunus'un diliyle 'yaradılanı
Yaradan'dan ötürü severiz'.
PKK terör örgütü bizi Kürt kökenli vatandaşlarımızdan koparmak
istiyor, boşuna uğraşıyor. Bizim için Türk kökenli
vatandaşlarımızla Kürt kökenli vatandaşlarımız arasında hiçbir fark
yok. Hepsine aynı mesafedeyiz.Terör örgütü ve yandaşı olan siyasi
parti maalesef kimlik siyaseti yapıyor. Hizmet siyaseti değil.
Hizmet verelim anlayışları yok. Onlar zaten kimlik siyaseti
yapıyorlar. Terörle oy alacaklarını zannediyorlar, tehditle oy
alacaklarını sanıyorlar. Bir kere sıçrarsın, iki kere sıçrarsın ama
üçüncü de yorulursun. Bunun neticesi bu.
Benim milletimle terör örgütü arasındaki mesafe açılıyor, daha da
açılacak. İnşallah bu başarıldığı zaman da terör örgütü bir
yalnızlığın içinde kendi kendine kıvranarak bitecektir. Bunu böyle
bilmeliyiz. Birbirimize inanacağız, ülkemize güveneceğiz. Gözümüzü
hedeflerden ayrılmadan ilerleyeceğiz. Türkiye, yarınlarında
bugünlerden çok daha mutlu ve müreffeh bir ülke olacak.''