Türkiye’nin obez tablosu korkuttu
Abone olBeslenme ve Diyetetik Uzmanı Özge Akar, Türkiye’de kadınların yüzde 41.5’inin obez olduğunu belirterek, bu oranın erkeklerde ise yüzde 21.2 ...
Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Özge Akar, Türkiye’de kadınların
yüzde 41.5’inin obez olduğunu belirterek, bu oranın erkeklerde ise
yüzde 21.2 olduğunu söyledi.
Akar, yaptığı açıklamada, sağlıklı ve dengeli beslenmenin önemine
vurgu yaparak, yeterli ve dengeli beslenmeyi ‘büyüme, gelişme ve
sağlıklı olarak uzun süre yaşamak için gerekli olan besin
gruplarını yeterli miktarda almak’ olarak tarif etti. Akar,
özellikle yağ ve şekerden mümkün olduğunca uzak durulmasını
önerdi.
Türkiye’de erkeklerin yüzde 21,2’sinin, kadınların ise yüzde
41,5’inin obez olduğunu belirten Akar, obezitenin nedenlerini fazla
yemek yeme, fiziksel hareket azlığı, metabolik ve hormonal
bozukluklar ile genetik faktörler olarak sıraladı. Evde yapılan
yanlış uygulamalardan da bahseden Akar, “Kahvaltı yapmamak, çok
seyrek yemek yemek, gece yatmadan önce yemek tüketmek, atıştırmalık
dediğimiz abur-cubur yemek beslenmemizle ilgili evde yaptığımız
yanlışlardan. Dışarıda yemek ihtiyacımızı karşılarken de en başta
porsiyonlar büyüyor, garnitür (patates cipsi), yağ, krema tüketimiz
fazla, fast food promosyonlarını tercih ediyoruz, özellikle gazlı
içecekler tüketerek hata yapıyoruz” dedi.
Obezitenin tedavisi için diyet, egzersiz, davranış değişikliği,
ilaç ve cerrahi tedavi uygulanması gerektiğini söyleyen Akar,
alınan kalorilerin tüketilmesiyle ilgili örnekler de verdi. Akar, 1
dilim pizza yendiğinde kişinin bunu 50 dakika yürüyerek
eritebildiğini, 1 adet kaşarlı simit yendiğinde 2 saat 15 dakika
egzersiz yapılması gerektiğini belirtti. Şok zayıflama diyetlerini
kesinlikle önermediklerini de söyleyen Akar, şöyle konuştu: “Şok
zayıflama diyetlerinin yanı sıra son yıllarda internette, gazete,
dergilerde ya da eklerinde bitkisel desteklerin reklamlarına,
tanıtımlarına sıkça rastlıyoruz. ‘Zayıflamak hiç bu kadar kolay
olmadı, zayıflamak artık çok kolay, 1 ayda 6-8 kilo verebilirsiniz’
gibi ifadelerle gündemimiz meşgul ediliyor. Bunları sağlıklı ve
dengeli beslenmenin çözümü olarak görmüyoruz.’’
DENGELİ BESLENMENİN TEMEL BASAMAKLARI
Akar, dengeli beslenmek için şu önerilerde bulundu:
"Şeker, tatlı, pilav, makarna, börek gibi yiyecekler azaltılmalı.
Yemeklere eklenen yağ miktarı azaltılmalı ve et yemeklerine yağ
ilave edilmemeli. Kızartılmış yiyeceklerden uzak durulmalı.
Doygunluk sağlaması için salata yemeklerin yanında sık
kullanılmalı. Tam buğday, çavdar ve kepek ekmek tercih edilmeli.
İçecek olarak su, ayran ve maden suyu tercih edilmeli. Çay ve kahve
şekersiz içilirse enerji vermez. Meşrubat ve alkollü içeceklerin
enerjisi yoğun olduğu için tüketilmemeli. Meyve suyu yerine
meyvenin kendisi tüketilmeli. Kurubaklagillere ve bulgura diyette
daha çok yer verilmeli. Yemek tabağı küçük, salata tabağı büyük
tutulmalı."
Akar, obez olmamak için uzak durulması gerekenleri ise şöyle
sıraladı:
"Kişiye özel olmayan gazete ve dergi gibi yayınlarda bulunan
diyetler. Kısa sürede hızlı kilo kaybı sağlayan düşük enerjili şok
diyetler. Tek tip besine dayalı diyetler. Zayıflattığı öne sürülen
ve pek çok yan etkisi bulunan ilaçlar. Gerçek kilo kaybı yerine
vücutta sadece su kaybına neden olan diüretik ilaçlar, otlar,
çaylar. Akupunktur ile birlikte yapılan açlık diyetleri."
(İHA)