Türkiyede baskın seçim olacakmış!
Abone olKanadoğlu yine sahnede...Olay hukukçu Uşak'ta bu iddiayı ısrarla dile getirdi..
Uşak Barosu tarafından düzenlenen "Hukuk Devleti ve Yargı
Bağımsızlığı" konulu seminere katılan Yargıtay Onursal Cumhuriyet
Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, baskın bir seçim olacağı iddiasında
bulunarak halkı güçlerini bir noktada birleştirmeye davet etti.
Anayasa değişiklik paketinin halk oylamasından çıkması halinde
Türkiye'yi karanlık günler ve dikta yönetiminin beklediğini savunan
Kanadoğlu, "Halk oylamasında ve bir baskın seçimde halkkın
güçlerini birleştirerek dikta yönetimine dur diyerek ortadan
kaldırması gerekmektedir" dedi.
Uşak Barosu tarafından Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Hukuk
Devleti ve Yargı Bağımsızlığı" konulu panele Yargıtay Onursal
Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, eski YÖK Başkanı Erdoğan
Teziç, Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Kadir Necati
Markoç ve Yargıtay 8. Ceza Dairesi Üyesi Hamdi Yaver Aktan
konuşmacı olarak katıldı. Panele dinleyici olarak ise Uşak
Cumhuriyet Başsavcısı Hamdi Ünal Karabeyoğlu, Uşak Adalet Komisyonu
Başkanı Ömer Erdoğmuş, Uşak Baro Başkanı Rıza Albay ve çoksayıda
davetli katıldı.
Paneldeki konuşmasını Başbakan Erdoğan'ı eleştirerek başlayan ve
Zonguldak'ta yaşanan maden kazası ile ilgili kısa bir değerlendirme
yapan Sabih Kanadoğlu; "Bir maden kazasının sebebini aramıyor
önlemini almıyorsan ve bütün bu beceriksizliğini kadere bağlıyor ve
iman ile ölçüyorsan Diyanet İşleri Başkanı'nı da imansızlıkla
suçluyorsun. Bir siyasi iktidarın şu aşamada en çok istediği
elbette ki anayasa tasarısının yürürlüğe geçmesi ve halk
oylamasından geçmesidir. Ondan sonra en çok istediği Anayasa
Mahkemesi'nden iptal kararı çıkmasıdır. Artık halk ve siyasi
partiler alıştırıldı: Mağduru oynamak. Mağduru oynamak prim
topladığı için oy getiren bir yöntem olarak görülmeye başlandı"
dedi
"DEMOKRASİLERDE GÜÇ HALKIN ELİNDEDİR"
Türkiye'de erken değil baskın bir seçim olacağı iddiasında bulunan
Sabih Kanadoğlu sözlerini söyle sürdürdü: "Birtakım rüzgarların
bazı yelkenleri doldurmasına yol açmaması için bir baskın seçim
öngörülmektedir. Günümüzde çok yakın bir tarihte sanıyorum ki bir
baskın seçim görünüyor. Demokrasilerde güç halkın elindedir ve
halkın gücünün önüne geçecek başka hiçbir güç yoktur. Eğer bir
baskın seçimle karşı karşıya gelme görünüyorsa o takdirde
halkımızın güçlerini bir noktada birleştirmesinde zorunluluk
vardır. Eğer belirli şekilde o gücünüzü birleştirebilirseniz
aslında ortaya konan bir iradenin de size egemen olmasını
engellersiniz. Çünkü gidilmek istenen doğrudan doğruya bir dikta
rejimidir. Eğer anayasa değişiklik paketi halk oylamasından evet
oyu alırsa o zaman Türkiye'yi karanlık günler ve dikta rejimi
beklemektedir. O halde kendi düşüncesinde yüreğinde herkesin
cevaplandırması gereken bir soru vardır. Eğer demokrasi insan hak
ve özgürlüklerini öne çıkaran, insan onuruna en yakışan rejim ise
ki
öyledir, o halde halkın güçlerini birleştirerek bu insan onurunu
ortadan kaldırabilecek dikta rejimine dur diyerek ortadan
kaldırması gerekmektedir."
Panel sonunda konuşmacılar dinleyicilerin sorularını da yanıtlarken Uşak Barosu konuşmacılara plaket takdim etti.