Türkiye raporu yarın oylanacak
Abone olAP Dışişleri Komisyonu, Türkiye raporu ve değişiklik önergelerini yarın oylayacak.
Rapor, Dışişleri Komisyonu'ndaki oylamanın ardından, Eylül ayı
sonunda yine Strasbourg'da düzenlenecek genel kurul toplantılarında
tartışılarak son kez oylamaya sunulacak.
AP Dışişleri Komisyonu'nda Türkiye raporuna bugüne kadar
parlamenterler ve siyasi gruplarca 349 değişiklik önergesi
verildi.
Taslak raporda, Türkiye'den, reform süreci, özellikle ifade
özgürlüğü, dini haklar ve azınlık hakları, sivil-asker ilişkileri,
kadın hakları, sendikalar, kültürel haklar, yargının bağımsızlığı
ve reformların uygulanmasının hızlandırılması isteniyor.
Hükümetin hazırladığı 9. reform paketinin memnuniyetle karşılandığı
ifade edilen raporda, yeni terörle mücadele yasasının temel hak ve
özgürlükleri kısıtlayıcı unsurlar içermemesi talep ediliyor.
"Hükümet yetkilileriyle askeri personel ve güvenlik personeline
ayrıcalık yapılmadan yargı önünde herkese eşit muamele yapılması"
istenen raporda, Türk Ceza Kanunu'nda "keyfi yorumlamaya uygun
olduğu" öne sürülen 216, 277, 288, 301, 305 ve 318. maddelerin
değiştirilmesi çağrısında bulunuluyor.
Taslak raporda, terör örgütü PKK sert bir dille kınanırken,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen yıl yaptığı
"cesaretlendirici açıklamanın ardından Türk hükümetinin Kürt
sorununa demokratik çözüm araması" çağrısına yer veriliyor.
Raporda, eski Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya'nın görevden
alınmasının "derin endişe kaynağı" olduğu ifade edilirken, Şemdinli
olaylarından sonraki gelişmelerin "Türk toplumunda ordunun rolünün
yeniden canlandığını değil, devam ettiğini gösterdiği" ileri
sürülüyor.
Yüzde 10 olan seçim barajının indirilmesi istenen raporda, bu
sayede TBMM'de daha geniş temsil sağlanacağı görüşü
savunuluyor.
AB yolunda yapılan reformları yansıtacak yeni bir anayasaya ihtiyaç
olabileceği görüşüne yer verilen raporda, Danıştay'a yapılan
saldırı da şiddetle kınanıyor.
Raporun "İnsan Hakları ve Azınlıkların Korunması" başlığı altında,
AP'nin son raporundan bu yana dini özgürlükler bağlamında ilerleme
sağlanmamış olmasından "esef duyulduğu" ifade edilirken, Türkiye'ye
dini azınlıkların ruhbanlarını eğitmede ve mülk edinmede
karşılaştıkları sorunları ortadan kaldırması çağrısı yapılıyor.
Raporda, Alevilerin tanınması ve korunması istenirken, cem
evlerinin de dini merkezler olarak tescil edilmesi, dini eğitimin
gönüllülük esasına göre düzenlenmesi ve sadece Sünni inancını
yansıtmaması gibi talepler yer alıyor.
"Güneydoğu" başlığı altında terör örgütü PKK'nın saldırılarını
yoğunlaştırmasının şiddetle kınandığı raporun taslağında, terörle
mücadelesinde Türkiye ile dayanışma içinde olunduğuna vurgu
yapılıyor.
Raporda, Türkiye'ye "koruculuk sistemini lağvetmesi", "Kürt
sorununa demokratik çözüm araması", "gözaltı ve tutuklamalarda
Avrupa standartlarını uygulaması" gibi çağrılarda bulunuluyor.
"Modern, demokratik ve laik Türkiye, medeniyetlerin birbirini daha
iyi anlamasında yapıcı rol oynayabilir" denilen taslak raporda,
Ermenistan ile diplomatik ve iyi komşuluk ilişkilerinin
başlatılmasında Türkiye'nin ön koşulsuz olarak gerekli adımları
atması ve bu ülkeyle sınır kapısını bir an önce açması
isteniyor.
Türkiye'nin limanlarını Rum gemilerine açması da talep edilen
raporda, "Kıbrıs (Rum kesimi) dahil tüm AB üyelerinin tanınması,
müzakere sürecinin zorunlu parçasıdır" deniliyor.