Komşu komşunun külüne muhtaçtır, komşu ülke olmak bir
kaderdir bu kaderin imkanlarından faydalanmak lazım, gül dikeniyle,
gece gizemiyle dost dertleriyle birlikte sevilmeli yaklaşımıyla
Türkiye ile İran iktisadi ve sosyal açıdan biri diğerinin
imkanlarından nasıl yararlanabilir sorusuna cevap yada cevaplar
ramak için gerçekleşen formun üçüncüsü 25-26 Nisan günlerinde
TASAM ve İPIS aracılığıyla Van’da
gerçekleşti.
Bu forma komşu iki Devletin Dışişleri yetkilileri, sınıra yakın
illerin Valileri, Üniversite Rektörleri, Ticaret ve Sanayi ehli
kimseler ile sivil toplum kuruluşları temsilcileri, kanaat
insanları, Akademisyenler, Vekiller ve Büyük Elçiler
katıldı.
İki ülkenin inanç, kültür ve edebiyat açısından benzer bir tarza
sahip oldukları, karşılıklı iş birliği içinde tatlı bir rekabet
içinde sahip oldukları pastayı bölüşmek yerine büyütmenin
gerekliliği üzerinde duruldu.
AB acımasızca yaşanan ve milyonlarca insanın ölümüyle sonuçlanan
savaşlardan sonra bir araya gelebildiği halde Türkiye ve
İran’ın önderliğinde Orta Doğunun şekillenebilmesi daha
kolaydır. Kasrı şirin anlaşmasıyla İran Türkiye sınırı
çizildiğinden bu yanı iki ülke arasında herhangi bir savaşın
yaşanmadığı, ancak bununla birlikte biri diğerinin imkanından
yeterince yararlanmadığı ifade edildi.
Türkiye ve İran toprak bakımında Avrupa’nın %60, nüfus
itibariyle %35’i kadar olduğunu unutmayalım.
Daha rahat ticari ilişkiler kurabilmek için;
Ortak gümrük birliği,
Ortak Organize sanayi,
Ortak şirketler grubu,
Sınır illerin kimlik ile giriş çıkışının sağlanması
Gibi ciddi çalışmaların yapılması gerekliliği üzerinde
duruldu.
Ayrıca üniversiteler arasında var olan ilişkinin daha da
geliştirilmesinin gerekliliğine işret edildi.
Medyanın iki ülke arasında doğru ve iyi haberleri konu alarak
gereksiz gündemleri oluşturup İran ve Türkiye insanının birbirine
soğumasına sebep oluşturmaması gerektiği ifade edildi.
Söz konusu form;
Açılış konuşmalarından sonra,
*Sınır Ticareti ve lojistik,
*Turizm Derinleştirilmesi ve sınır illerimizin rolü,
*Türkiye-İran ilişkilerinde medyanın rolü,
*Enerji ve Altyapı alanında yeni anlaşma ve yatırımların
potansiyelleri,
*Kamu diplomasisi, Dil ve eğitim,
*Ekonomi ve ikili ilişkilet,
Olmak üzere altı oturumda gerçekleşti, bu formda gayet faydalı
bilgiler paylaşıldı ve yararlı bir deklarasyon yayınlandı.
Son oturumda Urmiye Ticaret Ataşemiz şu ifadeyi kullandı;
Rahmetli İmam Humeyni ölümüne yakın bir vakitte İran kamuoyuna
şöyle açık ve anlaşılır bir ifade kullanmış. “Size bir şey lazım
olursa önce Türkiye’ye bakın varsa oradan alın orada yoksa başka
ülkelere bakın” bu ifadeden de karşılıklı ticaretin ne derce önemli
olduğu bir kez daha anlaşılıyor dedi.
Zaman içinde formun semeresini hep beraber göreceğiz
inşallah.
Saat gecenin 3’ü sabah namazını kılıp artık uyumam lazım.
Bu yazıma olumsuz yorum yapanın kafasını kıracağım ona göre.