Türkiye ile kavgaya son verin
Abone olWall Street Journal, Washington yönetimini, Türkiye ile Irak konusundaki tartışmalarına son vermeye çağırdı.
Gazetede, eski Demokrat senatör Bob Kerry imzasıyla yayımlanan
makalede, ''demokrasinin en büyük tehlikelerinden birinin,
kamuoyunun bazen yanılmakla kalmayıp, yıkıcı olabilmesinde
yattığı'' belirtildi. Makalede, ''Bugün en fazla kaygı verici olan
hususlardan biri ise bizim dış politika kararlarımızı, diğer
ülkelerin savaş öncesi davranışlarına bakarak almamızdır. Türkiye
bunun en önemli örneklerinden biridir'' denildi. TBMM'nin yabancı
asker bulundurma tezkeresini reddiyle ilgili olarak, ''bu kararın,
Ankara'nin güvenilir bir muttefik olduğunu düşünen pek çok kişiyi
şok ettiği'' görüşünü savunan Kerry, makalesinde daha sonra şunları
kaydetti: ''Kalbimiz kırıldığı ve kızgın olduğumuz için meseleyi
anlamak istemedik. Ancak durum Türkiye'de de aynıydı. Kısa süre
önce bu ülkede yapılan bir kamuoyu yoklaması, 1999'da yüzde 50 olan
Amerika'yı sevenlerin oranının bugün yüzde 15'e düştüğünü ortaya
koydu. ABD Başkanı'nın doğru karar aldığına inanan Türklerin oranı
ise yüzde 8'i geçmiyor. Türkler kendilerine 'ekonomik yardım
vaatleriyle satın alınabilecek' bir halk gözüyle bakılmasını
istemiyor. Biz ise 'yanlış atılan her adımın bir bedeli olması
gerektiğini' söylüyoruz. Washington'daki çevrelerde Türkiye'nin bu
bedeli ödemesi gerektiği lafları dolaşıyor.'' ''İKİ TARAF DA
YANILIYOR'' ''İki tarafın da yanıldığı'' görüşünün dile getirildiği
makalede, ''İki ülke de, Mart ayındaki oylamanın olumsuzluklarını
unutmalıdır. ABD ve Türkiye, vatandaşlarına kaderlerini belirleme
ve tercih hakkı tanıyan demokrasi vizyonunu paylaşan iki ülkedir''
denildi. Makalede daha sonra ABD ve Türkiye'nin İstanbul'da,
Irak'ın geleceğinin tartışılacağı bir konferans toplaması önerildi
ve konferansa, laik ve müreffeh bir Irak'ın kurulmasına katkıda
bulunmayı taahhüt eden ülkelerin katılmaları istendi. ''Savaş
sonrası vizyonun, Türkiye ile Irak arasında ekonomik ve sosyal
alanda işbirliği gerektirdiği'' kaydedilen makalede, ''Bu iki
ülkenin nüfusları 100 milyonu buluyor. Doğal kaynakları etkileyici.
Coğrafi konumları stratejik. Verecekleri örnek, İran, Suriye, Suudi
Arabistan ve Lübnan gibi ülkelerin liberalleşmesine esin kaynağı
olacaktır. Ancak duygularımızdan arınmadığımız takdirde tüm
bunların gerçekleşmesi olasılığı çok zayıftır'' denildi.